Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasında -----yapılan hisse devir sözleşmesinde hisse devri ile cezai şart ve diğer sınırlandırıcı hükümlerin konulduğu, bu adi yazılı sözleşmenin dışında taraflar arasında---------- sözleşmesinin imzalandığı, protokolün hisse devrine yönelik olduğu imzalanan hisse devri sözleşmesine dayanılarak, hisse devirlerinin gerçekleştiği, ------- sözleşmenin noterde onaylanarak ------ ilanlarının yapıldığı sözleşmenin geçerli olduğu,------ ile onaylanan hisse devir sözleşmesin de cezai şart öngörülmediği, ayrıca davacı Şirket ile Davalı -----arasında geçerli bir rekabet yasağının var olduğu sonucuna varılsa dahi bu defa da Davacı tarafın müşteri kaybı iddiasını destekleyecek belge ve defterleri sunmadığından, zarar hesaplaması yapılamadığı, davacının cezai şart alacağının şartlarının gerçekleşmediği ve davacının maddi zararını ispat edemediği doeğerlendirildiğinden davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; dava konusu işlem tarihi itibari ile somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6762 sayılı ...'nın 520. maddesinde limited şirket hisselerinin ne şekilde devredileceğinin düzenlendiği, ortada geçerli bir devir olmadığı, bu suretle sözleşmede düzenlenen cezai şartın talep edilebilmesinin de mümkün bulunmadığı, davacının takip yaparken kötü niyetle hareket ettiğinin kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava limited şirket hisse devir vaadi sözleşmesine dayalı cezai şart alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı vekili, .../01/2008 tarihli ‘hisse devir sözleşmesi-sulh-ibra-protokolü’ başlıklı sözleşmeye istinaden davalının, davacıya ait ... Özel Sağlık Hizmetleri İnş. Tur. ve Tic. Ltd....

      nin karşılıklı hisse devri yapılmasının kararlaştırıldığı, sözleşme kapsamındaki işlemlerin yerine getirilmemesi halinde cezai şart ödeneceğinin belirtildiği, sözleşmede sözleşme şartlarının yerine getirilmemesi halinde cezai şart ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacıların sözleşmenin yerine getirilmesini aynı anda cezai şartında ödenmesine karar verilmesini talep ettikleri, aynı anda hem sözleşmenin yerini getirilmesini hem de cezai şartın ödenmesine karar verilmesini talep edemeyecekleri, asıl taleplerinin şirketlerin hisse devrine yönelik olduğu gerekçesiyle cezai şart ödenmesi taleplerinin de reddine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 2011/1353 E.- 2012/8057 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere anonim şirket hisse devri için gerekli koşulların sağlanmadığı gerekçesiyle bu talebin de reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....

        Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesine aykırılık nedeniyle cezai şart talebine ilişkin icra takibine itirazın iptali davası olup, mahkemece, davalı tarafın sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediği ve sözleşmedeki imzasını da inkar etmediği gerekçesiyle sözleşmede öngörülen cezai şartı davacının hak kazandığı kanaatiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Limited şirket hisse devir sözleşmeleri 6102 sayılı TTK'nın 595. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılması ve tarafların imzalarının noterce onanması şart olduğu gibi, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun da onayı şarttır. Somut olayda, hisse devir sözleşmesinde noter onayı bulunmadığı gibi, sözleşmede hisselerini devreden ortağın imzası değil şirket müdürünün imzası bulunmaktadır....

          Mahkememizce tüm dosya kapsamına göre yapılan değerlendirmeye göre; dava konusu olan protokolün amacının limited şirket pay devrine ilişkin olduğu, bu bağlamda TTK'nın limited şirkette pay devrine ilişkin hükümlerinin uygulanacağı, limited şirket hissesinin devri için yazılı bir sözleşme yapılması, bu sözleşmenin imzalanması ve imzaların noter tarafından onaylanması gerektiği; bu şekilde yapılmış bir işlem olmadığından geçerli bir hisse devir sözleşmesinin bulunmadığı, davalıların, hisse devri taahhüdünü içeren dava konusu protokolün yapıldığı tarihte yürürlükte olan eski BK m. 20 maddesindeki “Akdin muhtevi olduğu şartlardan bir kısmının butlanı akdi iptal etmeyip yalnız şartı, lâğvolur....

            arasında akdedilen 04.03.2012 tarihli hisse devir protokolü ile; davacının, davalı ... Elektrik Üretim Ltd. Şti. nezdinde sahip bulunduğu şirket hisselerinden %51'inin davalıya devredildiğini, hisse devri sonrasında davalı ... A.Ş'nin davalı ... Elektrik Üretim Ltd. Şti'nin hisselerinin toplamının %51'nin hissedarı ve hâkim ortağa haline geldiğini, protokolün 3 ncü maddesinde; “ Şirketin (... Elektrik Üretim Ltd. Şti'in ) sahip olduğu lisans nedeniyle, şirket hisselerinin %100’nün taraflarca değeri 7.000.000 Euro olarak kabul ve beyan edilmiştir, ..., ...'a Şirket (... Elektrik Üretim Ltd Şti)'nin %51’i için 1.500.000 Euro ödeyecektir. Ancak proje için gereken öz kaynak ve kredinin temini ... rin sorumluluğunda olması nedeniyle Şirket değerine bakılmaksızın, hisse devri için ..., ......

              Dava, limited şirket hisse devri sözleşmesine dayalı olarak açılan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin olup mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak limited şirket hisse devri işlemlerini düzenleyen 6762 sayılı TTK'nın 520. maddesi gereğince yapılması gereken işlemlerin geçerlilik şartı mahiyetinde olduğu göz önüne alındığında 15/01/2008 tarihli davacı ile davalı arasında yapılan hisse devrinin TTK 520'de öngörüldüğü gibi İmzaları noterce tasdik edilmiş yazılı sözleşme şeklinde yapılmadığı anlaşıldığından işbu devir sözleşmesi geçersiz olup geçersiz olan bu sözleşmeye bağlı yan edimlerin de talep edilemeyeceği açıktır. Davalının kendi edimini yerine getirdiğine ilişkin iddiası yönünden ise daha önce kendisinin açmış olduğu Trabzon 2....

                Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava limitet şirket hisse devri vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı alıcının sözleşme yükümlülüklerine aykırılık sebebiyle cezai şart borcundan sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen sözleşme kapsamında müvekkiline ait dava dışı limitet şirket hisselerini davalıya devrinin öngörüldüğünü bu kapsamda davalı tarafından hisse bedellerinin ödenerek hisselerin devralındığını ancak davalının müvekkilinin şahsına ait taşınmazlar üzerinde dava dışı limitet şirket lehine konulmuş olan ipotekleri kaldırma vaadinde bulunmasına karşın bu sorumluluğunu yerine getirmediğini ileri sürerek işbu davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda yukarıda değinilen gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  Davalı hisse bedeli yerine tadilat ve tefriş masraflarını yüklenmiştir. Dava dilekçesinde davanın eser sözleşmesine dayalı alacak davası olduğu belirtilmiş ise de temel ilişki eser sözleşmesi değil ortaklık devir sözleşmesi mahiyetindedir. 6098 Sayılı Kanun’un 146. Maddesi gereğince tarafların sözleşmede öngörülen koşullara uymaması, sözleşmeye aykırı davranışlarda kaynaklı açılacak davalar on ( 10 ) yıllık genel zamanaşımına tabi olduğundan davalının zamanaşımı itirazı kabul edilmemiştir. Davanın Limited şirket ortaklığı devri sözleşmesine ilişkin olması sebebi ile görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur. Taraflar arasında ortaklık ilişkisi kurulmadığına göre davalının yapmış olduğu masrafları sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan taraftan talep etme hakkı bulunmaktadır....

                    önüne alındığında, belirlenen cezai şart miktarının fahiş bir miktar olduğunu, her ne kadar taraflar hisse bedellerini 11.12.2014 tarihli "Zeyilname" başlıklı belge ile 1.900.000,00-TL'ye yükseltmiş olsalar da bu miktara göre de belirlenen cezai şart bedelinin fahiş olduğunu, müvekkili aleyhine gerek hisse devri nedeniyle olan alacak gerekse cezai şart alacağı için.........

                      UYAP Entegrasyonu