Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, davalı şirketin 17/10/2007 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yokluğunun tespiti ile usulsüz olarak yapılan hisse devirlerini onaylayan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespit edilerek, yapılan satışların pay defterinden silinmesi istemlerine ilişkin olup mahkemece verilen davalı şirketin 17/10/2007 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan kararların yokluğunun tespitine, yapılan hisse satışlarının onayına ilişkin Yönetim Kurulu kararının batıl (hükümsüz) olduğunun ve satış sonrası paylara sahip olan kişilerin bu pay devirlerini davalı şirkete karşı ileri sürmelerinin mümkün bulunmadığının tespitine dair kısmen kabul kararı Dairemizin 09/05/2013 tarihli 2012/3004 Esas 2013/9515 Karar sayılı ilamıyla bozulmuştur....

    yok hükmünde olduğunun tespitine, davacının davalı şirketle %0,002 pay karşılığı 10 TL sermaye ile hissedar olduğunun tespitine karar verilmiştir....

      maddesinde öngörülen iki şart gerçekleşmeden yapılan genel kurulun hukuken yok olacağı ve alınan kararların da yoklukla malul olacağı, mahkemece de bu hususlar tespit edilerek genel kurul kararının yoklukla malul olduğu gerekçede belirtilmiş olmasına rağmen hükümde genel kurul kararının iptaline karar verilmiş olmasının hükümle gerekçe arasında çelişki oluşturduğu gibi, dava konusu genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesi gerekirken iptal kararı verilmesinin de doğru görülmediği gerekçesiyle davalı şirket vekilinin istinafının esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın şirket yönünden kabulüne, 01.08.2017 tarihli genel kurul kararının yoklukla malul olduğunun tespitine, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        Temyiz istemine konu eldeki davada mahkemece genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti istemiyle yargılamaya devam edilmiştir. 2....

          İNCELEME ve GEREKÇE : Davanın TTK m.410/2 maddesi gereğince şirketin genel kurulunu toplantıya çağırmak üzere davacıya yetki verilmesi talebine ilişkindir.Davacı Davalı Şirket nezdinde tesis edilen tüm genel kurulların yok hükmünde olduğu sabit olduğundan yok hükmündeki 01.12.2016 tarihli Genel Kurul ve günümüze dek gelinen süreçteki tüm genel kurulların yeniden yapılmasını iddia etmiştir.Davalı yok hükmünde olan bir genel kurul toplantısının olmadığını, aynı iddiaların tartışıldığı---- ATM nin ----- sayılı dosya ile bu dosyanın birleştirilmesi gerektiği istemiyle davanın reddini talep etmiştir----ATM nin ----- sayılı dosyasında 15/04/2020 tarihli genel kurulun iptalinin talep edildiği, derdest olduğu, eldeki davada ise 01/12/2016 tarihli genel kuruldan itibaren yapılmış genel kurulların yok hükmünde olmasından ötürü yeni baştan yapılmasının istendiği; somut olaya uygulanacak TTK nun 411,412 maddelerine göre geçmiş genel kurulun yeniden yapılmasının istenemeyeceği; koşulları varsa genel...

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/91 Esas KARAR NO : 2021/599 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 10/02/2021 KARAR TARİHİ : 02/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle;--------- olduğunu, dava konusu ------- hisse devri yapıldığını, ayrıca --- edildiğini, müvekkili ..---- imzasının olmadığını ve müvekkili adına atılan imzanın sahte olduğunu, bu nedenle alınan kararın yok hükmünde olduğunu, davanın sonuçlanması ve kararın kesinleşmesine kadar, geri dönüşü olmayan zararların önlenmesi için, dava konusu 14.02.2020 tarihli, davalı şirketin ortaklar kurulu kararının yürütülmesinin durdurulması yönünde ve ...------ yetkisinin kaldırılması yönünde tedbir kararı verilerek davanın ------ terkini yönünde karar verilmesini...

              Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, ortaklar kurulu kararının butlanının, yokluğunun tespiti, iptali, şirket yöneticisinin azli, şirkete kayyım atanması, şirketin uğradığı zararın tespiti ile davalı şirket müdüründen tahsili ve şirketin ortaklarına borçlu olmadığının tespiti istemlerine ilişkindir. Dairemiz uygulamalarına göre kural olarak çağrı olmaksızın veya yetkili organlarca yapılmış çağrı bulunmaksızın yapılan genel kurul toplantılarında alınan karar dışında çağrıda usulsüzlük yokluk ya da butlan sonucu doğurmayıp iptal sebebidir. Mahkemece şirketin tasfiyeye sokulmasına ilişkin usulsüz çağrı ile toplanan ortaklar kurulu kararının yok hükmünde olduğunun kabulü bu nedenle doğru görülmemiştir. Öte yandan 6102 sayılı TTK’nın 447. maddesinde düzenlenen hukuka aykırılıkların yaptırımı butlan olup, mahkemece TTK’nın 447. maddesi gereği kararın yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesi de doğru olmamıştır....

                ileri sürülerek, 09.10.2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısının yok hükmünde olduğunun tespiti ile iptali istenmiştir....

                  hiçbir şekilde tebligat yapılmadığını, toplantı tutanaklarının dahi ibraz edilmediğini bildirerek; şirketin ana sözleşmeye, usul ve yasaya aykırı olarak yapılan ... tarihli 2021 olağan genel kurul kararının ve ... tarihli genel kurulu kararının telafisi imkansız zararlar doğurmaması, şirketin müvekkilin ve diğer ortakların haklarının korunması adına yürürlüğünün durdurulması yönünde ivedilikle ihtiyati tedbir kararı verilmesine, dava konusu ... tarihli 2021 olağan genel kurul kararının şirket esas sözleşmesinde öngörülen yönetim kurulu toplantı nisabı oluşmaksızın alınan genel kurul çağrısı yapan ve gündemi belirleyen yönetim kurulu kararının yok hükmünde olması sebebiyle ve usul ve esaslara , iyi niyet ve dürüstlük kuralına aykırı şekilde alınan kararlar olması nedeniyle yok hükmünde olduğunun tespitine, aksi kanaatte bulunulacaksa da TTK 447....

                    Taraflar arasındaki genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunun tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Dava dilekçesinde davalı Derneğin, 25.09.2016 tarihli Olağanüstü Genel Kurulunun Dernek Yönetiminin usulsüz seçilmiş olması nedeni ile yok hükmünde olduğunun tespiti ile genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesi istenmiştir. II....

                      UYAP Entegrasyonu