"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ve tazminat davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalı şirket arasında müvekkillerinin murisleri ...'dan miras yolu ile intikal eden ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin feshi, tazminat, itirazın iptali ve kira ortak gider ve reklam katkı payının tahsili Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi, tazminat, itirazın iptali ve kira ortak gider ve reklam katkı payının tahsili davasına dair kararın temyiz incelemesi duruşmalı olarak davalı-birleşen dosya davacısı ve davacı-karşı davalı tarafından süresi içinde istenilmekle gün tayin edilerek taraflara gönderilen davetiyelerin tebliğ edilmesi üzerine belli günde davacı-karşı davalı vekili Av. ... ve davalı-karşı davacı şirket vekili Av. ... geldiler. Hazır bulunanların sözlü beyanları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü....
Usul hukukuna ilişkin yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildirilecek olursa; davacı tarafından ıslah yoluyla kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi ile kal ve tazminat talebinde bulunulmuş, sözleşme davalı şirket ile davacı arsa sahibi arasında imzalanmıştır. Davalı ... feshi istenen sözleşmeyi şirket yetkilisi sıfatıyla imzalamıştır. Davalı ... bu sözleşmede müşterek borçlu, müteselsil kefil, garanti eden ve yüklenici şirketin fiilini taahhüt eden olarak yer almamaktadır. Öte yandan; davalı ...'in şahsi olarak sorumlu tutulabilmesi için gereken nedenler de yasal delillerle kanıtlanamamıştır. Hal böyle olunca da; ıslah yoluyla değiştirilen davada taraf sıfatı bulunmayan davalı ... hakkındaki davanın taraf sıfatı (pasif husumet) yokluğundan reddi gerekirken, bu husus gözden kaçırılarak yanlış değerlendirme ile davalı ... adına açılan davanın kabulü doğru olmamıştır....
gerekçesiyle, 2014/325 esas sayılı asıl dava dosyası yönünden; davanın davalı Nazmi Düzgün yönünden reddine, davalı Osman Ercüment Yiğit yönünden şirketin feshi talebinin reddine, tazminat talebinin kabulüne, davalı şirket yönünden hem şirketin feshi hem tazminat talebinin ve açılan davanın kabulüne, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün 584229 sicil nosunda kayıtlı Erfan Isıtıcı Soğutucu Fan San.ve Tic. Ltd.Şti'nin feshine, oluşan 628.847,81 TL zararın davalı Osman Ercüment Yiğit'ten tahsiline, tazmin edilecek bedelin şirketin tasfiye paylarına eklenmesine; Birleşen İstanbul 9 ATM 2009/119- 43 E-K sayılı davanın süresi içerisinde yenilenmediğinden davanın açılmamış sayılmasına, karar verilmiştir. Bu karara karşı, asıl davada davacı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur....
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, fesih ve tasfiye istemine ilişkin davanın feshi istenilen şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesinin gerekmesine göre davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, davalı şirketin haklı nedenle feshi, tasfiye memuru atanması, yönetim zafiyeti nedeniyle şirkete kayyım atanması ve ortaklardan tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda feshi için haklı neden oluşmadığı sonucuna varılarak davalılardan şirket yönünden de davanın reddine karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 13/06/2013 NUMARASI : 2011/485-2013/388 Taraflar arasında görülen sözleşmenin feshi, tazminat davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 23.01.2014 gün ve 2013/6409 Esas, 2014/389 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Davacı vekili, müvekkili müflis yüklenici şirket ile davalı arsa sahipleri arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, ancak müvekkilinin Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nce iflasına karar verildiği ve kararın 13.04.2009 tarihinde kesinleştiği, ikinci alacaklılar toplantısında masanın sözleşmeye girmeyeceği ve inşaatlara devam etmeyeceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile davacı müflis şirket tarafından yapılan imalat badelinin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar yargılamaya katılmamışlardır....
KARAR Davacılar,oteller arası rulet sistemi dahilinde Bodrum’daki beş yıldızlı otellerde konaklama yapılacağı taahhüdü üzerine 13.5.2009 tarihinde davalı ile 3.8.2009-10.8.2009 tarihlerini kapsayan paket tur sözleşmesi imzaladıklarını, ödemeyi yaptıklarını, yakın arkadaşlarının da katılımını sağladıklarını, birkaç gün kala hangi otelde kalacaklarını sorduklarında dört yıldızlı bir tesiste rezervasyon yapıldığını öğrendiklerini, paralarını geri istediklerini, başka şirket aracılığıyla tatil yapmak zorunda kaldıklarını, mağdur olduklarını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile 2.864,52TL ödemenin istirdadı, başka şirket aracılığıyla yaptıkları tatil nedeniyle oluşan 771,19TL fazla ödeme ile her bir davacı için 2.000TL olmak üzere toplam 4.000TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
Hal böyle iken, davalı şirketin hiçbir hukuki ve somut dayanağı bulunmaksızın sözleşme feshi gerçekleştirmesi neticesinde hem müvekkil şirket elde etmekte olduğu gelirden yoksun kalmış hem de marka kullanım hakkı devam ediyor olsaydı elde edeceği ticari ilişkilerden mahrum kalmıştır. Ayrıca davalının haksız feshi sebebi ile şirket itibari zedelenmiş, şirket itibar kaybına uğramıştır. Zira, ortada haklı feshi oluşturacak nitelikte herhangi bir somut sebep veyahut delil teşkil edebilecek husus bulunmamakla birlikte, ayrıca davalı şirket bakımından da dava konusu sözleşmenin devamını çekilmez hale getirecek nitelikte objektif bir sebep de bulunmamaktadır....
Mahkemece; taraflar arasında TBK hükümlerine tabi belirsiz süreli iş akdi bulunduğu, davalı şirketin haklı bir neden olmaksızın ve fesih ihbar sürelerine uymadan iş akdini feshetmesi sebebiyle davacının tazminat taleplerinde haklı olduğu kabul edilerek; "davanın kabulüne, dava konusu 4.319,28 TL iş akdinin bildirimsiz feshi nedeniyle, 4.319,28 TL iş akdinin bildirimsiz feshi tazminat alacağı nedeniyle olmak üzere toplam 8.638,56 TL alacağın, 200 TL'sine dava tarihinden kalan 8.438,56 TL'sine ıslah tarihi olan 09/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" şeklinde karar verilmiş, karar süresi içinde davalı vekilince istinaf edilmiştir. Davacının, davalı şirket nezdinde TBK hükümlerine tabi belirsiz süreli iş akdi ile tarım işçisi olarak 12/11/2013 ile 13/05/2015 tarihleri arasında çalıştığı, davalı şirket tarafından iş akdinin sonlandırıldığı hususları uyuşmazlık dışıdır....
Arasındaki frenchise sözleşmesinden kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davanın tefrik edilerek mahkememiz son esasına kaydına " şeklinde gereği düşünülmüş olup, mahkememiz son esasına kaydı yapılan 2022/... esas sayılı işbu bu tefrik dosyası açılmıştır" denilerek dosya .... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/257 nolu esasına kaydının yapıldığı, daha sonra dosyanın Mahkememizin 2021/... Esas sayılı doyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür. Birleşen dosya yönünden 09/06/2022 tarihli duruşmada alınan 1 nolu ara kararı uyarınca "Birleşen dosyada , davacıları frenceis sözleşmesinin haksız feshi ve kira sözleşmesinin haksız feshi iddiası ile ayrım yapmadan 10.000,00TL madde, 10.000,00TL de manevi tazminat istemiş olup, kira sözleşmesinden kaynaklı davanın ......