WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra İflas Kanunun 71 inci maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33a. maddesi hükmü kıyasen uygulanır" Aynı kanunun 33/a maddesinde; "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir. Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder....

    Davanın salt istifanın ulaşmasından ya da ihracın kesinleşmesinden önce ya da sonra açılmış olması olgusu, istifanın ulaşmasından ya da ihracın kesinleşmesinden önce doğan bu sorumluluğu kaldırmaz. Nitekim, anılan Kanun'un 27/son cümlesinde, ortaklığın düşmesinin ortağın anasözleşme veya diğer suretlerle doğmuş borçlarının yok olmasını gerektirmeyeceği düzenlemesine yer verilmiştir. İstifanın ulaştığı ya da ihracın kesinleştiği tarihten sonra doğan aidat borçlarından ortak sorumlu değil ise de, istifanın ulaşmasından ya da ihracın kesinleşmesinden sonra daireyi kooperatife geri vermesi gerekirken vermeyip, kullanmaya devam etmiş ve/veya genel hizmetlerden yararlanmakta ise, bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden ve dairede oturmasının karşılığı olan ecrimisil alacağından talep halinde sorumlu olacaktır....

      Davalı/alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; takibin 03/04/2018 tarihinde kesinleştiğini, İİK'nın 71. maddesi hükmünün takibin kesinleşmesinden sonraki evrede uygulanabileceğini, 17/07/2012 tarihine kadar kesinleşmiş bir takip bulunmadığından İİK'nın 71/2. ve 33/a maddelerinin uygulanamayacağını, takibin devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Takip dosyası içeriğinden, davacı/borçluya ilk kez ödeme emrinin 03/04/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacının ise 5 günlük süre içerisinde 06/04/2018 tarihinde eldeki davayı açtığı anlaşıldığına göre; başvuru bu hali ile İİK'nın 168/4 ve 169/a-4- 5 madde ve fıkralarına dayalı takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin zamanaşımı itirazıdır. 6762 sayılı TTK'nın 726. maddesinde, çek için düzenlenen zamanaşımı süresi 6 ay iken 03/02/2012 tarih ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Kanunun 7. maddesiyle bu süre üç yıla çıkarılmıştır....

      Takip, genel haciz yoluyla ilamsız takip olup bu tür takiplerin kesinleşmesinden önceki evrede her türlü itiraz İİK'nın 62/1. maddesi uyarınca icra dairesine yapılır. Takibin kesinleşmesinden sonraki evredeki iptal istekleri hakkında ise İİK'nın 71. maddesi hükümleri uygulanır. İİK'nın 71. maddesi uyarınca; borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve ferilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden istiyebilir. Görüldüğü üzere ilamsız takibin kesinleşmesinden sonra borçlunun icra mahkemesinde ileri sürebileceği takibin iptali ve taliki nedenleri sınırlı olup, itiraz ancak maddede sayılan belgelerle kanıtlandığı takdirde kabul edilebilir....

      Şirketi olduğu, sonraki cirantanın ......... tarafından ciro edildiği ve ......... Ends. Mak. Ödeyiniz şeklinde cirolandığı, sonraki cirantanın ......... San... Şirketinin olduğu, işbu cirodan sonra yazı ile çek üzerine yazılar yazıldığı ve üzerinin karalandığı, sonraki cirantanın ......... Şirketi olduğu, sonraki cirantanın ......... Şirketi olduğu, sonraki cirantanın ......... Şirketi olduğu, sonraki cirantanın .......... Şirketi olduğu, işbu cirantadan sonra bankanın kaşesinin bulunduğu görülmüştür. Somut olayda; davalının iktisabında ağır kusurlu veya kötüniyetli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Muhatabın çeki ibraz eden kişiye geçerli bir ödeme yapabilmesi için bu kişinin çek bedelini tahsil konusunda talep hakkına sahip olması zorunludur. Emre yazılı çeklerde düzgün bir ciro zinciri ile hak sahibi olduğu anlaşılan kişi (yetkili hamil) olması gerekir....

        ya sandalye ile vurduğu kabul edildiği halde, sandalyenin Türk Ceza Kanunu'nun 6/1-f-4 maddesine göre “Saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli diğer şey” olarak silah niteliği taşıyıp taşımadığının tartışılmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 17.04.2007 tarih ve 2007/10-71 esas 2007/98 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesi uyarınca kişinin mükerrir sayılması için ilk hükmün kesinleşmesinden sonra ikinci suçun işlenmesi yeterli olup, ilk suçun 01.06.2005 tarihinden önce veya sonra işlenmesinin mükerrirlik açısından önemi bulunmadığı, sanığın adli sicil kaydı incelendiğinde Çorum 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 14.11.2003 tarih ve 2002/1329 esas 2003/1609 karar sayılı ilamı ile aldığı 6 ay 18 ... hapis cezasının 17.09.2004 tarihinde infaz edildiği, 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesinde öngörülen süreler henüz tamamlanmadan sonraki suçu işlediği ve önceki mahkumiyetinin tekerrüre esas olduğu ve TCK.nun...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : YEŞİLOVA SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/03/2014 NUMARASI : 2014/50-2014/70 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “18.12.2005 tarihinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu yerin paftasında yol niteliği ile tespit harici bırakıldığı, davacı tarafından 06.10.2006 tarihinde Yeşilova Kadastro Mahkemesinde açılan davada, Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi üzerine, dava dosyasının o yer Sulh Hukuk Mahkemesine gönderildiği, Sulh Hukuk Mahkemesince; görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde başvuruda bulunulmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği dolayısıyla o davanın hiç açılmamış olarak kabulü gerektiği açıklandıktan sonra, eldeki davanın 27.12.2010 tarihinde, tespit tarihinden sonraki...

            olduğu, gerekçeli kararın bu davalıya tebliğe çıkarıldığı, bila ikmal iade edildiği, sonraki yapılan yazışmaların ...Tic. A.Ş (...) nin adresinin tespitine yönelik olduğu, gerekçeli görevsizlik kararı kesinleşmesinden sonra ek karar ile davadan taraf çıkarma yapıldığı, UYAP kayıtlarında taraf çıkarma yapılmamış olduğu, yazılan ek kararın taraflara tebliğ edilip kesinleşmeden dosyanın Mahkememize gönderildiği anlaşılmakla, kararın tebliği ve eksikliklerin giderilmesi için dosyanın ... 44.Asliye Hukuk Mahkemesinin ...Esas, ... Karar sayılı dosyasının iadesine karar vermek gerekmiştir. K A R A R / Tebliğ işlemlerinin yapılması hususunda dosyanın ... 44.Asliye Hukuk Mahkemesine İADESİNE, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 27/06/2024 Yazı İşleri Müdürü E-İMZALI Hakim E-İMZALI...

              Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Uyuşmazlık, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımı süresinin dolduğundan bahisle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi talebine ilişkindir. Somut olayda, kesinlik sınırının takip talebindeki alacak miktarına göre değil, dosya hesabına göre belirleneceği ve bu miktarın İİK'nun 363. maddesinde öngörülen temyiz sınırının üstünde olduğu anlaşılmakla, temyiz talebinin reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 7....

                Mahkemece, çekişmeli taşınmazla ilgili tutanağın 1978 yılında düzenlendiği, davacının bu tarihten sonraki satın almaya dayanarak dava açtığı, Kadastro Kanununun 26. maddesi hükmü gereğince kadastro mahkemesinin ancak kadastro tutanağı düzenlenmesinden önceki haklara dayalı olarak açılacak olan davalara bakabileceği, tutanağın düzenlenme tarihinden sonrasına ilişkin haklara dayanan davalarda genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesi ile mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesinden sonra dosyanın görevli Seferihisar Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi tarafından incelenerek 28/03/2013 tarih, 2012/14059- 2013/3342 sayılı kararla hüküm onanmıştır. Onama kararının mahkeme eline geçmemiş olması nedeniyle dosyanın ikince kez inceleme yapılmak üzere Dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır....

                  UYAP Entegrasyonu