WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, şikayet eden vekilinin mahcuz mallar üzerinde istihkak iddiasında (hapis hakkı nedeniyle) bulunduğu, bunun reddine ilişkin icra mahkemesi kararının temyiz edilmeyerek kesinleştiği, sıra cetvelinin düzenlendiği tarihte şikayet eden şirketin alacağının kesinleşmediği ve mahcuzlar üzerinde haczi bulunmadığı belirterek şikayetin reddine karar verilmiştir. Şikayet eden vekili kararı temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366.maddesi uyarınca ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 24.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    yalnızca İİK'nın 96- 97 ve 99 maddesi gereğince şikayet olarak değerlendirilip eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, takip miktarı veya mahcuzun miktarından hangisi az ise o değer üzerinden nispi harç alınarak ve varsa noksan harç tamamlattırılarak ve tarafların tüm delilleri toplanarak, çekişmenin istihkak davası prosedürüne göre çözümlenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen tüm bu hususlar dikkate alınmadan davanın şikayet başvurusu şeklinde görülerek yazılı biçimde karar verilmesi doğru olmadığından HMK 353- (1) a) 6) maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına; yukarıda belirtilen şekilde inceleme yapılması için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

    Somut olayda; dava dilekçesinin ilk sayfasında DAVA başlığının karşısında " İstihkak 'üçüncü kişinin ileri sürdüğü istihkak iddiasının reddedilmesi' isteminden ibarettir." ibarelerinin bulunduğu, dava dilekçesinin son sayfasında 3. Bent ve devamında "İlgili takipte üçüncü kişi olan davalı T3 ileri sürdüğü istihkak iddiasının reddedilmesi...talep ederim." denildiği, anılan dava dilekçesinde borçlu ve üçüncü kişinin davalı olarak gösterildiği, peşin harcın nispi olarak yatırdığı, bu durumda alacaklının davasının istihkak iddiasının reddi davası olduğu anlaşılmıştır. Bütün bunlara rağmen , telefon görüşmesi ile yapılan istihkak iddiasının usul ve yasaya uygun olmadığı, istihkak iddiasının geçerli olmadığı, icra müdürlüğüne yazılı istihkak beyanında bulunulmadığı belirtilerek ve bu nedenlerle davanın şikayet olduğu kabul edilerek menkul haczinin istihkaksız olarak yapılmış olduğuna hükmedilmesi isabetsizdir....

    Mahkemece, şikayet başvurusundan önce dosya borcunun ödendiği, gemi hakkında verilen seferden men kararı ödemeyle kaldırıldıktan sonra, önceki tarihli icra müdürü işlemini şikayette hukuki yararın kalmadığı gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra dosyasında taraf olmayan 3. kişi, dosyadaki haczin kaldırılmasını şikayet yoluyla isteyemez. Bu konuda aktif dava ehliyeti yoktur. 3. kişi ancak istihkak iddiası ve prosedürüne göre haczin kaldırılmasını isteyebilir. Eldeki davada davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili şirkete ait gemi üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş olmakla, davacı üçüncü kişinin talebinin istihkak davası niteliğinde olduğunun kabulü gerekir....

      Mahkemece, 3.kişi Türkiye Fİnans Katılım Bankası AŞ'nin borçlunun bankalarında bulunan hesapları üzerinde rehin hakkı bulunduğunu ileri sürdüğünü, bu durumda icra müdürünün İİK'nun 99.maddesi gereğince alacaklıya 3.kişi aleyhine dava açmak üzere 7 günlük süre vermesi gerektiğini, davacı alacaklının 01.03.2011 tarihli dilekçe ile 3.kişi bankanın istihkak iddialarını kabul etmediklerin bu iddianın değerlendirmesi için dosyanın icra mahkemesine gönderilmesini talep etmiş, icra müdürü 02.03.2011 tarihli kararı ile 3.kişinin itirazının kaldırılması için alacaklı vekilince icra mahkemesine müracaatı gerektiğinden talebin reddine karar verildiği, anılan kararın yerinde olduğundan şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İstem, icra müdürünün 3.kişinin istihkak iddiası üzerine verdiği 02.03.2011 tarihli kararının iptaline yönelik şikayet niteliğindedir....

        No: 66 A/39 Kartal/İstanbul adresinde 04.12.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, haciz tutanağında söz konusu menkullerin üçüncü kişi elinde haczedildiğinden icra memuru tarafından alacaklı vekiline İİK m.99 hükmü uyarınca istihkak davası açmak için 7 günlük süre verildiğini, Orhangazi İcra Dairesinin söz konusu kararına karşı Orhangazi İcra Hukuk Mahkemesi 2019/157 Esas sayılı dosyası ile şikayet yoluna başvurulduğunu ve derdest olduğunu, ancak, henüz şikayet dosyasında karar verilmeden, Orhangazi İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/155 Esas, 2019/121 Karar sayılı kararı ile üçüncü kişi olarak taraflarına istihkak davası açmak üzere süre verildiğinden işbu istihkak davasını açma zorunluğu doğduğunu, taraflarınca, İİK m.97 hükmü değil İİK m.99 hükmünün uygulanması gerektiğine yönelik şikayet dosyasının sonucunda dava yükü davalı alacaklıya geçeceğinden işbu dava konusuz kalacağını, bu nedenle şikayet davasının bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini, ayrıca, davalı alacaklı da bu durumu bildiğini...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak, Şikayet KARAR İncelenmesi gerekli bulunduğundan; ... 28. İcra Müdürlüğü'nün 2013/15011 Esas sayılı takip dosyasının aslının veya onaylı bir örneklerinin gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Şikayetçi 3.kişi .......................... talimat icra dairesi tarafından uygulanan 30.03.2005 tarihli haciz sırasında İİK.nun 99.maddesi yerine 96.maddesine göre işlem yapılmasını şikayet etmektedir. Talimat icra dairesi haczi tamamladıktan ve istihkak iddialarını tutanağa geçirdikten sonra sözü edilen istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere dosyayı asıl icra dairesine göndermek zorundadır. Bu durumda Mahkemece İcra Müdürünün yukarıda yer verilen ilkeler esas alınarak sadece talimat icrasının İİK.nun 96.maddesine göre istihkak davası açmak üzere süre veremeyeceği vurgulanıp, işlemin bu bölümü hakkında iptal kararı verilmesi gerekirken haciz işleminin tamamının iptaline karar verilmesi isabetsizdir.    SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 30.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.    ...

            Şti. lehine keşide edilmiş çekler bulunmuş olup, mülkiyet karinesinin alacaklı lehine olduğunu, istihkak iddia eden şirket ile borçlu şirketler arasında fiili ve organik bağın mevcut olduğunu, davanın kabulü ile İcra Müdürlüğü işleminin kaldırılarak, haczin İİK'nin 97. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına ve istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen dosyada davalı üçüncü kişi vekili, mahcuz malların tamamının müvekkiline ait olduğunu ifade ederek davacının usule aykırı davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince; talep şikayet olarak nitelendirilerek dosya üzerinden yapılan incelemede, 15.03.2018 tarihli haciz sırasında borçlu şirket yetkilisinin haciz mahallinde hazır bulunduğu, haciz mahallinde borçlu şirketlere ait ticari defter ve kayıtlar ile borçlu ..... ve Tic. Ltd....

              ın haczin iptali isteminin istihkak davası olarak vasıflandırılıp, noksan harcı da tamamlatılmak suretiyle yargılamanın istihkak prosedürü kapsamında sürdürülerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verildiği, dosyanın onaylı örneğinin Dairemizce istenilmesine rağmen makul sürede işlem yapılmadığı ve eksikliğin giderilememiş olması nedeniyle Mahkemece derdestlik dava şartına yönelik araştırma yapılmadan karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, davacı üçüncü kişi vekili tarafından karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur. Dava, üçüncü kişinin İİK'nin 96. maddesine dayalı istihkak iddiasının kabulü talebine ilişkindir. Davacı üçüncü kişi vekilinin Bakırköy 3. İcra Hukuk Mahkemesine haczin iptali için yaptığı şikayet başvurusu nedeniyle verilen ret kararının, Yargıtay 12....

                UYAP Entegrasyonu