Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Haciz üçüncü kişi nezdinde iken yapıldığı iddiası ile üçüncü kişi bu kararı şikayet yolu ile düzeltilmesi ve İİİK 99 göre alacaklıya istihkak davası açmak için süre verilmesini talep edebilir. Somut olayda ise haczin ve istihkak iddiası 05.08.2021 tarihinde yapılmış olup icra müdürlüğünce İİK'nın 96 ve 97 veya 99 maddelerine göre şikayet konusu olacak bir kararın verilmediği aşamada üçüncü kişi icra müdürünün kararının beklemede ertesi gün 06.08.2021'de istihkak davası açmıştır. Davanın açıldığı İskilip İcra Hukuk Mahkemesi de istemi şikayet değil istihkak davası olarak niteleyecek bu davaların nisbi harca tabii olması nedeniyle eksik harcın ikmal ettirerek işin esasını inceleyecek istihkak davasının reddine karar vermiştir. İstihkak davası ile birlikte haczedilmezlik ve taşkın haczin şikayetleri ise tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/636 Esas, 2015/522 Karar sayılı kararı ile istihkak davasının reddine karar verildiği, bu davanın mükerrer olduğuna kararında yer vermiş ise de, dosya içerisinde yer alan kararın tetkikinde, davanın davacı 3.kişinin temyize konu bu dava ile aynı yerde aynı gün yapılan hacizle ilgili olarak aynı taraflara yönelttiği istihkak davası, temyize konu dosyanın ise şikayet başvurusuna ilişkin olduğu, bu nedenle derdestlik durumunun da söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır. İstihkak davası niteliği gereği, şikayet başvurusundan farklı usul ve esasa tabi olduğu gibi uyuşmazlığın şikayet koşullarına göre çözümlenmesi gerekir ki şikayet istemi kabul edilen ve kendisini vekil ile temsil ettiren şikayetçi üçüncü kişi yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi ve harcın da maktu olarak hesaplanması gerekmektedir....

      Mahkemece dava harcı tamamlattırılarak istihkak davası prosedürüne göre karar verilmesi gerekirken anılan başvuruyu talimat icra müdürlüğünün işlemine karşı şikayet olarak yorumlayarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davacı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, icra memurunun muamelesini şikayete ilişkindir. Yerel Mahkemece şikayet isteminin reddine karar verilmiş;Özel Dairenin yukarıda yazılı bozma kararı üzerine; davacı vekilinin davanın memur muamelesini şikayet olduğu açık beyanı karşısında davanın istihkak davası olarak kabulünün mümkün olmadığı belirtilerek direnme kararı verilmiştir. Uyuşmazlık; davanın niteliğine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet KARAR Üçüncü kişi, ... . İcra Müdürlüğü’nün 2012/27378 sayılı takip dosyasında yazılan talimat uyarınca ... . İcra Müdürlüğü’nün 2012/1498 sayılı talimat dosyasında yapılan 18.12.2012 günlü hacizle ilgili İİK’nun 99. maddesinin uygulanması gerektiği yönünde yaptıkları şikayet başvurusunun Mahkemece kabul edildiğini, bu durumda haczedilen eşyaların muhafaza altına alınamayacağını belirterek bu durumun tespiti ile yatırdıkları teminatın iadesine karar verilmesi istemi ile şikayet başvurusunda bulunmuştur. Somut olayda üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri gereğince açtığı bir istihkak davası ya da hacze yönelik hangi maddenin uygulanması gerektiği yönünde yapılmış bir şikayet başvurusu bulunmamaktadır. Kaldı ki bu yönde yapılan başvuru ... ....

          Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Hacizde, yasada gösterilen kişilerce istihkak iddiasında bulunulması ile İİK’nun 96. maddesindeki 7 günlük yasal hak düşürücü süre kesilir. Somut olayda haciz sırasında istihkak iddiasında bulunan kişi yasada sayılan kişilerden değildir. Hacizdeki istihkak iddiası 7 günlük süreyi kesmemiştir. İcra Müdürlüğü’nde istihkak iddiasında bulunulmayıp doğrudan dava açıldığına göre 7 günlük yasal sürenin başlangıcında haczi öğrenme tarihinin dikkate alınması gerekir. Üçüncü kişi,haciz işlemine karşı Küçükçekmece 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nde 05.11.2009’da şikayet yoluna başvurduğuna göre haczi en erken bu tarihte öğrendiğinin kabulü gerekir. Öte yandan şikayet yoluna başvurulması da süreyi kesen sebeplerden değildir.Bu durumda, 10.12.2009’da açılan istihkak davasının süre aşımından reddi gerekirken işin esasına yönelik karar verilmesi hatalıdır....

            İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince:" Mahkememizce 12/12/2019 tarihli tensip zaptının 4 no.lu ara kararı ile: "Davacı tarafa, davanın konusu memur işlemine yönelik mahçuz mallar üzerinde "şikayet" mi yoksa "istihkak" mı davası olduğunu, ayrıca davanın konusu şikayet ise hangi tarihli memur işlemine yönelik şikayet olduğunu açıklamak üzere HMK'nun 119/1,ğ ve 119/2 maddesi gereğince bir haftalık kesin süre verilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına" karar verildiği, tensip zaptının davacı vekiline 30/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 02/01/2020 tarihli dilekçesinde, davanın konusunun 10/09/2019 tarihinde icra dosyasından yasaya aykırı olarak verilen müvekkili şirketin menkul malları üzerine haciz uygulanmasına dair icra memur işleminin şikayeti olduğunu, ayrıca Mahkememiz nezdinde istihkak davası açıldığını bildirdiği görülmüştür....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, şikayet edilenin İzmir 6.İcra Müdürlüğü'nün 2009/4851 sayılı takip dosyasında borçluya ait malları haczettirdiğini, bu mallar için aynı dosyada 3. şahsın istihkak iddiasının bulunduğunu, davanın derdest olduğunu, haczin kesinleşmediğini, bu mallarının borçluya mı, yoksa istihkak iddia edene mi ait olduğunun belli olmaması nedeniyle paylaştırmanın istihkak davası olmayan dosyalar arasında yapılması gerektiğini ileri sürerek, yapılan derecelendirme kararının iptali ile paylaştırmanın istihkak iddiası olmayan dosyalar arasında yapılmasına, bu olmaz ise istihkak davasının sonucunun beklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Bölge Adliye Mahkemesince, davacı alacaklı vekili tarafından istihkak iddiasının kabul edilmesi nedeniyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, davacı alacaklı vekili hile, cebren ve tehditle alınan kabul beyanından rücu ettiklerini, dolandırıcılık, silahla tehdit, senedin yağması suçları nedeni ile ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek istihkak iddiasının kabul beyanının işleme alınmamasını, soruşturma dosyalarının sonucunun beklenmesini, kabul beyanından rücü iradesinin dikkate alınmasını talep etmiştir. Talep, İİK'nın 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet ve terditli istihkak olup, istihkak davası İİK'nın 97. maddesinin 11. fıkrası uyarınca basit yargılama usulüne tabidir. Ayrıca istihkak davasına genel hükümler dairesinde bakılır. ( ..., ..., ......

                Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde, İcra Müdürlüğünün İİK.’nın 99. maddesi gereği istihkak iddiasının reddi davası açılması için taraflarına süre verilmesi kararının iptalinin yanı sıra, üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddini de talep etmiştir. Bu durumda Mahkemece, borçlu ile istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişinin davaya dahili sağlanıp, takip miktarı veya mahcuzun miktarından hangisi az ise o değer üzerinden nispi harç alınarak ve varsa noksan harç tamamlattırılarak ve tarafların tüm delilleri toplanarak, çekişmenin istihkak davası prosedürüne göre çözümlenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, belirtilen tüm bu hususlar dikkate alınmadan davanın yanlızca şikayet başvurusu şeklinde görülüp yazılı biçimde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                  Mahkemece, asıl dava dosyasında talimat icrasının gösterilen adreslerde haciz yapmasının usule aykırı olmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine, birleşen dava dosyasında, tüzel kişilerde istihkak iddiasının tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca ileri sürülebileceği, haciz mahallinde üçüncü kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunan kişinin tüzel kişiyi temsile yetkili kişi olmadığı, bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul olan süresinde yapılmış usule uygun bir istihkak iddiasının bulunmadığı gerekçeleri ile davanın kabulüne davalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmiş, karar davacı-birleşen dosyada davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Asıl dava, memur işlemini şikayet, birleşen dava ise alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. İstihkak davalarında geçerli bir haczin bulunması dava şartı olup, hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir....

                    UYAP Entegrasyonu