Şti. ortağı ...un, işyerini borçludan devraldıklarını, işyerinin kendilerine ait olduğunu iddia ettiği, istihkak iddiasının haciz tutanağına yazılarak haczin İİK'nın 97. maddesine göre yapıldığının belirtildiği, alacaklı vekilinin 26.05.2014 tarihinde İcra Müdürlüğü'nden, borçluya ait işyerini devraldığını iddia ettiği şirketin takip dosyasına borçlu olarak eklenerek şirkete ilişkin tapu ve araç sorgulaması yapılmasını talep ettiği, İcra Müdürlüğü'nce talebin 27.05.2014 tarihinde reddi üzerine alacaklı vekilinin şikayet başvurusunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Haciz sırasında ileri sürülen istihkak iddiasının İİK'nun 96 ve devamı maddelerine göre çözümlenmesi gerekir. İstihkak iddia eden kişinin dosyaya borçlu olarak kaydı gibi bir uygulama yasada bulunmamaktadır....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/896 E. sayılı dosyası ile istihkak davası açıldığını, ancak üçüncü kişinin aynı zamanda İİK'nın 97-99. maddesinin uygulanmasına ilişkin şikayet talebinde bulunulduğunu, ... 2.lcra Hukuk Mahkemesinin 2018/761 Esas, 2019/9 Karar sayılı ilamı ile haczin İİK'nın 99. maddesine göre yapılmış sayılmasına karar verildiğini, ilamda süre verilmemiş olması ve ihtarat içermemesi, İİK'nın 99. maddesinde öngörülen prosedürün işletilmemesi sebebiyle dava açma süresinin başlamadan eldeki davanın açıldığını, istihkak iddiasının hiçbir hukuki temeli olmadığını, borçlu ile üçüncü kişi arasında organik bağ olduğunu, muvazaalı işlemler yapıldığını ileri sürerek davanın kabulü ile üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. II....
K A R A R Davacı alacaklı vekili, haciz mahallinde borçlu adına belge bulunduğunu, borçlu şirket ile üçüncü kişi şirketin faaliyet alanlarının aynı olduğu ve şirketler arasında organik bağ bulunduğu belli olmasına rağmen, İcra Memurluğunca İİK'nin 99. maddesinin uygulanmasına karar verildiğini, bu kararın usül ve yasaya aykırı olduğunu açıklayarak, Müdürlüğün İİK'nin 99. maddesi uyarınca dava açmak üzere süre verilmesine ilişkin 18.12.2015 tarihli kararının kaldırılması ile İİK'nin 97. maddesinin uygulanmasına, talebin kabul edilmemesi halinde istihkak iddiasının reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu; şikayete konu kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının memur muamelesini şikayeti ile terditli olarak açtığı İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/151 Esas sayılı dosyasının gönderilmesinin istendiği, gönderilen söz konusu dava dosyasının incelenmesinde ise; davacısının alacaklı, davalısının ise şikayetçi borçlu olduğu ve 3. kişi şirket tarafından haciz sırasında yapılan istihkak iddiasının reddi talebiyle açılan istihkak davası olduğu, dava konusu takibin karar düzeltme talebine esas takip ile aynı olduğu, istihkak dava dilekçesi ile tensip zabtının şikayetçi borçluya 15.06.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmaktadır....
Dava, alacaklının memur muamelesini şikayet ile terditli olarak açtığı İİK’nın 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Temyize konu olayda, alacaklı yanca, davalı üçüncü kişi şirket ile borçlu arasında danışıklı işlem olduğu iddia edilmesine rağmen mahkemece yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığı görülmektedir....
Bu dava ile birleştirilen davada ise davacı alacaklı vekili, icra müdürlüğünce kendilerine istihkak davası açmak üzere süre verilmesine ilişkin 27.04.2010 tarihli memur işleminin iptali, olmaması halinde davanın istihkak iddiasının reddi davası olarak nitelindirilerek 3.kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 4.6.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunan ... ‘ün üçüncü kişinin çalışanı olduğu, anılan şahsın, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili olmadığı sabittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın süre yönünden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, ... 5.İcra Müdürlüğünün 2010/2743 sayılı takip dosyasından, borçluya ait işyerinde yapılan 22.03.2011 tarihli haciz sırasında, davalı 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK'nun 99maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddine, açılan davanın kabulüne karar verilmesini talep ekmiştir. Davalı 3.kişi vekili, davanın süresinde açılmadığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Ancak şikayet başvurusu verilen yedi günlük dava açma süresini kesmeyeceğinden, alacaklının İİK’nin 99. maddesi gereğince süresi içinde üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi için dava açması gerekirken şikayet başvurusu ile yetinildiğinden üçüncü şahsın istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. Aynı mahcuzlara ilişkin verilmiş başka bir haciz kararı da olmamakla mahcuzlar üzerindeki haciz düşmüştür. Açıklanan nedenlerle davanın geçerli bir haczin olmadığı gerekçesi ile hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru olmamakla birlikte sonucu itibari ile doğru olan kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....
ın soy isim benzerliği dışında akrabalık ilişkisi bulunmadığı, İİK'nin 99. maddesi uyarınca işlem yapılarak alacaklıya istihkak iddiasının aksini ispat için süre verilmesinde usulsüzlük bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, alacaklının memur muamelesini şikayeti ile terditli olarak açtığı İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece davacının şikayet talebinin reddine karar verildiğine göre, 2. (terditli) talep hakkında da karar verilmesi gerekmektedir. İstihkak davalarına İİK'nin 97/11. maddesi hükmünce genel hükümler dairesinde ve basit yargılama usulüne göre bakılır....