"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. ... A R A R Davacı alacaklı vekili, borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleştiğini, Tapu Müdürlüğü tarafından istihkak iddia edilen taşınmazlara haciz şerhi konulduğunu, 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu, belirterek, davanın kabulü ile 3. kişinin istihkak iddiasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Buna göre hesaplama yapıldığında 2014 yılında İcra Mahkemeleri’nce istihkak davaları sonucunda verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyiz konusu 5.440,00.-TL’sının üzerinde bulunmalıdır. İİK’nun 363. maddesinin 1. fıkrasının 7. bendinde temyiz edilebilecek kararlar arasında sayılan istihkak davalarında ve istihkak davalarına ilişkin takibin taliki kararlarında temyiz incelemesi yapılabilmesi için aynı fıkranın son cümlesinde yer alan özel düzenlemeye göre İcra Mahkemesi kararının taalluk ettiği malın veya hakkın değerinin belirlenen bu miktarı geçmesi şarttır. Somut olayda; temyiz konusu mahcuzların değeri, kesinlik sınırı olan 5.440,00.-TL’sının altındadır. Bu durumda; istihkak iddiasının reddine ilişkin hüküm bölümü de kesin nitelik taşıdığından temyiz dilekçesinin reddi gerekir....
Talep, davacı alacaklının açtığı İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet ile terditli olarak ileri sürdüğü istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. 1-Davacı alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, 2. Davalı borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Kural olarak bir dava sonunda verilen nihai kararları temyiz hakkı, o davada taraf olan ve kararın bozulmasında hukuki yararı bulunan kişilere aittir. İstihkak davası sonucunda davalı üçüncü kişinin istihkak iddiasının haklı olduğu sonucuna varılırsa, icra mahkemesince istihkak davasının reddine karar verilir. Yani bu durumda davacı alacaklı davayı kaybetmiş olacağından, dava üçüncü kişi lehine sonuçlanmış olacaktır....
Karşı taraf (alacaklı) vekili, dava konusu mahcuzlarla ilgili üçüncü kişinin açtığı istihkak davasının bulunduğunu, istihkak davası açıldıktan sonra yapılan şikâyet başvurusunda üçüncü kişinin hukuki yararının bulunmadığını, diğer yandan istihkak iddiasının muvazaalı olarak ileri sürüldüğünü, haczin İİK’nun 96. maddesi uyarınca yapıldığını belirterek şikâyet başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda: “davanın İcra Müdürlüğü’nün 02.01.2012 tarihli kararının iptali istemi ile açıldığı, bu davaya konu haciz işlemi ile ilgili Nazilli İcra Hukuk Mahkemesi’nde ...Esas sayı ile istihkak davası açıldığı, bu davaya ilişkin taleplerin istihkak davası sırasında ele alınıp reddedildiği, bu husus- lara ilişkin karar verilmeyeceği yönündeki müdürlük kararının yerinde olduğu“ gerekçesi ile şikâyet başvurusunun reddine karar verilmiş; hüküm, şikayet eden vekili tarafından temyiz edilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2013/102 esas sayılı istihkak iddiasının reddi davası açtığı, bu durumda şikayetçi vekilinin 22.07.2013 tarihli şikayetinin İİK’nın 347. maddesinde belirtilen öğrenme tarihinden itibaren üç aylık süreden sonra olduğunun anlaşılması karşısında, şikayetçinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, tebliğnameye aykırı olarak İİK’nın 347. maddesi uyarınca şikayet hakkının DÜŞÜRÜLMESİNE, 06/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu itibarla 04.12.2019 tarihli haciz işlemi geçerli olmadığından istihkak davasının özel dava koşulunun (geçerli bir haczin varlığı) huzurdaki davada karşılanmadığı anlaşılmış istihkak iddiasının reddi davasının dava koşulu yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Şikayetin reddine, istihkak iddiasının reddi davasının dava koşulu yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalının koşulları bulunmayan tazminat talebinin reddine, davalı vekilinin koşulları bulunmayan tazminat talebinin reddine," karar verildiği görülmüştür. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Borçluların ticari faaliyetini sürdürdüğü OSB Mah. Uzay Çağıcad No:62/A/16 Yenimahalle/ Ankara adresine 23/10/2019 tarihinde Ankara 17 İcra Dairesi 2019/206 Tlmt. sayılı dosyası ile haciz ve muhafaza işlemi için gidildiğini, haciz mahalli adresinde T3 İhr. Ltd....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ: İstihkak Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Dava, üçüncü kişi tarafından İİK'nun 96.maddesi gereği istihkak iddiasının kabulü istemi ile borçlu tarafından açılan icra memur işleminin şikayet yolu ile düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Mahkemece, icra takip dosyasındaki istihkak şikayeti yönünden haciz yapılan adresin borçlu şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresi olduğu, bu suretle üçüncü kişinin istihkak iddiasının icra müdürlüğü tarafından reddedilmesi gerektiği anlaşıldığından davanın kabulü ile üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmiş, karar davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, şikayet ve alacaklı tarafından İİK’nin 99. maddesi uyarınca açılmış istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. 1. Davalı ...’nin şikayete yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; İcra Mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK'nin 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan Mahkeme kararları kesindir....
İcra Müdürlüğüne yönelttiği 11.06.2015 tarihli talebinde dava konusu hacizde geçerli istihkak iddiasında bulunulmadığını belirterek, malların muhafazasına karar verilmesini istediği, İcra Müdürlüğünün ret kararına karşı da şikayet yoluna başvurduğu anlaşılmakla, yargılama giderlerinden sorumlulukla ilgili değerlendirme yapılırken davacı alacaklının şikayet sürecinin dikkate alınması gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davacı alacaklının iş bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gerekçesi ile, dava şartı yokluğundan davanın reddine,yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı alacaklı lehine hükmedilmesi üzerine karar davalı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 1....
Dava, alacaklının memur muamelesini şikayeti ile terditli olarak açtığı İİK’nin 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece davacının şikayet talebinin reddine karar verildiğine göre, terditli talep hakkında da karar verilmesi gerekmektedir. İstihkak davalarına İİK’nin 97/11. maddeleri hükmünce genel hükümler dairesinde ve basit yargılama usulüne göre bakılır. İcra Mahkemesince takip konusu alacak ile mahcuz malların değerinden hangisi az ise o değer üzerinden peşin nispi harç alınmak suretiyle, harç tamamlattırılarak duruşma açılması, anlaşmazlığın istihkak davası prosedüründe tarafların delilleri toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgıya düşülerek şikayetin reddine karar verilmesi ile yetinilmesi hatalı olduğundan hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....