Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu vekili, dosya borcu için yapılan 28.114,08 TL ödemeye rağmen bildirilen bakiyenin fahiş olduğunu ileri sürdüğünden, İcra Mahkemesi'nce dosya alacağının ilama uygun olarak ve taleple bağlılık kuralı dikkate alınarak bilirkişi aracılığıyla belirlenmesi, dosya borcu hesaplanırken, 26.11.2012 tarihinde yapılan 28.114,08 TL kısmi ödemenin TBK 100. maddesi gözönünde bulundurularak mahsubu ile sonucuna göre şikayet hakkında bir karar verilmesi gerekir. Anılan ilkelere uygunluğu yönünde, Yargıtay denetimine açık olmayan bilirkişi raporu esas alınarak eksik inceleme ile muhtıranın iptaline karar verilmesi doğru değildir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Şikayet takibe konu ilama aykırı olarak başlatılan takibin iptali istemine ilişkindir. İlamın infazına yönelik İcra Mahkemesi kararlarının İİK'nun 363/1. maddesi gereğince temyiz kabiliyeti bulunmaktadır. Bu nedenle İcra Mahkemesi'nin 28.03.2013 tarih, 2013/107 Esas, 2013/143 Karar sayılı Ek Kararının kaldırılmasına oybirliğiyle karar verildikten sonra temyiz incelemesine geçildi....

      Mahkemece ilamın kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği şikayeti dışındaki diğer şikayet ve itiraz nedenleri hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu durum 6100 sayılı HMK'nun 297/2.maddesine aykırı olduğundan mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz talebinin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Borçlu vekili şikayet dilekçesinde, aynı ilama dayalı olarak mükerrer olarak takip başlatıldığı, takipte fazla faiz talep edildiği, faiz başlangıç tarihleri ve faiz uygulanan asıl alacak miktarları bakımından açıklık bulunmadığı yönünde esasa ilişkin şikayetler de ileri sürmüş olduğundan bu halde, Mahkemece, borçlu aleyhine başlatıldığı ileri sürülen önceki takip dosyası da getirtilerek esasa ilişkin şikayetlerin değerlendirilmesi, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde anılan şikayet sebepleri değerlendirilmeden sonuca gidilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi ŞİKAYET EDEN : ... KARŞI TARAF : ... DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün şikayet eden borçlu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 3,70 TL'nin temyiz edenden alınmasına, 10.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Borçlu vekilinin şikayet dilekçesindeki somut anlatımının celp edilen takip dosyasına uymadığı görülmektedir. Bu durumda anılan madde hükmüne göre duruşma açılarak taraf teşkili sağlanıp icra dosyası hakkında açıklama sorularak varsa tarafların gösterecekleri deliller toplandıktan sonra şikayet hakkında karar verilmesi gerekirken evrak üzerinde ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 05.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Borçluya gönderilen icra emri, kanuna ve özellikle ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesi de mümkün değildir (HGK 8.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E., 1997/776 K. sayılı kararı). Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21.6.2000 tarih, 2000/12-1002 E). Somut olayda, ilama dayalı ...'...

                O halde takibin sadece şikayet eden ... bakımından iptali gerekirken, tümden iptali ile şikayet etmeyen diğer borçlular hakkında da iptalinin sağlanmış olması isabetsiz olup, mahkemece şikayet eden davacı ... bakımından takibin iptali şeklinde hüküm kurulması gerektiği sonucuna varılmıştır. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                  Mahkemce, yapılan re'sen hesaplamada 31/05/2006 ile takip tarihi olan 17/03/2015 arası 3212 gün için %9 yasal faiz üzerinden toplam 33.054,14-TL işleyeceği bu durumda fazla talep olmadığı gerekçesi ile şikayet red edilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesine şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). Şikayeti inceleyecek icra mahkemesinin yetkisi ise sınırlıdır....

                    Çendik (...) için 5.000,00TL, davacı ... için 5.000,00TL, davacı ... için 5.000,00TL manevi tazminatın davalıların kusur oranlarına göre birbirlerine rücu hakları saklı kalmak kaydıyla kaza tarihi olan 4/3/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin isteminin reddine, Davalılarca yapılan ödemelerin infaz aşamasında dikkate alınmasına,” karar verildiği, şikayet konusu 26.11.2015 tarihli örnek 4-5 nolu icra emrinde alacağının tamamının borçlulardan talep edildiği görülmektedir. Bu durumda, borçluların kusur oranlarına göre birbirlerine rücu edebilmesi, borçlular arasındaki iç ilişki olup, icra takibine dayanak ilamda müştereken ve müteselsilen tahsile karar verildiğinden, şikayet konusu icra emrinin şikayet tarihi itibariyle ilama uygun olduğunun kabulü gerekir. O halde mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                      UYAP Entegrasyonu