İİK 100. maddesi metninden anlaşılacağı üzere rehin alacaklarına iştirak mümkün değildir. 6183 sayılı Kanun'un 69. maddesi uyarınca da kamu alacaklarına iştirak edilemez.Somut olayda şikayet edilenin alacağı rehine dayandığı için şikayetçilerin işçi alacaklarına ilişkin davaların açılma tarihleri rehinden önce olsa dahi rehin alacağına iştirak etmeleri mümkün değildir. Rehnin muvazaalı olduğuna dair bir itirazları da olmadığına göre eldeki davada şikayetçilerin imtiyaz iddiaları dinlenmeyecektir. Kabule göre de işçilerin imtiyazlı olan alacakları iflastan, İİK 140/3 ifadesine göre haciz sıra cetvelinde haciz talep tarihinden önceki 1 yıl ile sınırlıdır. Bölge Adliye Mahkemesince bu sınırlama dikkate alınmadan tüm işçilik alacaklarının rüçhanlı kabul edilmesi de doğru görülmemiştir.Yukarıdaki gerekçelere istinaden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8....
Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1-İtiraz, alacağın esas ve miktarına yönelik ise dava yoluyla genel mahkemede (İİK m.142/1), yalnız sıraya ilişkin ise icra mahkemesinde (İİK m.142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda uyuşmazlık, bedeli paylaşıma konu aracın muhafaza ücretinin MTV'den önce ödenip ödenmeyeceği ve yediemin ücretinin miktarına ilişkindir. Motorlu Taşıtlar Vergisinin muhafaza masraflarından önce ödenip ödenmeyeceği hususu icra mahkemesinde şikayet yoluyla çözülebilir ise de, yediemin ücretinin miktarı yani yediemine ödenen ücretin sıra cetvelinde ödenen kadar olup olmadığı genel mahkemelerde yapılacak yargılama sırasında çözümlenebilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de, muhafaza masraflarının tespitinde yedieminin kendi tarifesi değil Adalet Bakanlığınca belirlenen tarifenin uygulanacağına ilişkin bu belirleme genel mahkemelere aittir....
Talep, alacaklının açtığı İİK 97-99. maddelerinin uygulanmasına ilişkin şikayet ile terditli olarak ileri sürdüğü istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma ilamı gereğince öncelikle alacaklının şikayet istemi hakkında bir karar verilerek istemin sonuca bağlanması, şikayet kabul edilmediği takdirde terditli açılan davada istihkak davası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, şikayet talebi hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmeksizin istihkak davası ile ilgili olarak yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Davalı-3.kişi ... Taşımacılık Tur. Ve İnş. Tic. San. Ltd. Şti.'...
Kişinin haciz tarihinden önceki bir tarihi taşıyan resmi bir belge ile taşınmazı işgal ettiği hususunu kanıtlayamadığı, mahkemece şikayetin husumet yönünden reddine karar verilmiş ise de talep reddedildiğinden kararın sonuç itibariyle doğru olduğu anlaşılmakla istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verildiği görülmüş olup, her ne kadar icra müdürlüğünce 30/01/2020 tarihli karar ile Mehmet Fatih Koç'a İİK 135/2. Madde kapsamında tahliye emri gönderilmesine karar verilmişse de Mehmet Fatih Koç'un 30/01/2020 tarihinden önce tahliyeye ilişkin karardan haberdar olduğu ve bu konuda şikayet yoluna başvurduğu, bu nedenle yeniden Mehmet Fatih Koç'a İİK 135/2. Maddesi kapsamında tahliye emri gönderilmesine gerek bulunmadığı anlaşılmakla davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2017/671 esas sayılı dosyasında verilen 30/01/2020 tarihli Mehmet Fatih Koç'a İİK 135/2....
GEREKÇE; Uyuşmazlık; Şikayet; İİK 134. maddesi kapsamında bir adet taşınmaz ihalesinin feshi talebine ilişkindir. İİK.'nın 363. maddesinin ilk fıkrasında açıkça; istinaf yoluna başvuru süresinin kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren on gün olduğu belirtilmiştir. İİK.'nın 365.maddesinin 1.fıkrası "istinaf yoluna başvurma, yasal süre geçtikten sonra yapılır veya istinaf yoluna başvurulmasına olanak bulunmayan bir karara veya vazgeçme nedeniyle itiraz veya şikayetin reddine yahut süresi geçmiş bir şikayete ilişkin olursa, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri gereğince istem icra mahkemesince reddedilir" düzenlemesini, Yine İİK.nın 365/son fıkrası da "Bölge Adliye Mahkemesi, birinci fıkra kapsamına girdiği hâlde reddine karar verilmemiş başvuruyu geri çevirmeyip doğrudan kesin karara bağlar" hükmünü içerir. HMK.'...
Somut olayda davacının talebi satışın iptali olup mahkeme kararı İİK 363. Madde gereği kesin niteliktedir. Hal böyle olunca İİK 363. maddenin 1. fıkrasında açıkça " ... Satış ilanının iptali, satışın düşürülmesi ..." talepleri hakkında şikayet üzerine verilen icra mahkemesi kararlarının kesin olduğu belirtilmekle istinaf dilekçesinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayetçinin, kendisine İİK.'nun 89.maddesine göre gönderilen birinci, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun yapılmadığını ileri sürerek, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan ''13.01.2015'' olarak düzeltilmesi isteğiyle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile şikayetçiye çıkarılan haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından, "Şikayetçi kendisine yapılan İİK 89 haciz ihbarnamesi tebliğinin usulüne aykırı olarak yapıldığını, tebliğ yapılan adresin şube adresi olduğunu beyan etmiş ise de; icra dosyasının incelenmesinde kendisine birinci haciz ihbarnamesinin Çerkeşli köyü mevki Çerkeşli OSB 13. cd. No:1 Dilovası adresinde 04/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü gibi Beşiktaş adresinde tebliğ edilmediği, Şikayet dilekçesinde de tebligat adresini adres olarak gösterdiği, bu sebeple usulsüz tebliğ şikayetinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, şikayet dışı borçlu adına kayıtlı aracın 7.250,64 TL bedelle satıldığını, ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2014/7855 E. sayılı dosyasından hazırlanan derece kararında, Şikayet olunanın alacaklı olduğu dosya alacağının yediemin alacağı olduğu, satış bedelinin yediemin alacağını dahi karşılamadığını, para kalmadığından aracın aynından doğan MTV borcuna ödeme yapılamayacağına karar verildiğini, Motorlu taşıtlar vergisi alacağının aracın aynından doğduğundan rüçhan hakkına sahip olduğunu Adalet Bakanlığı'nca çıkartılan ilgili yönetmelik ve ücret tarifelerinin özel depo ve garajlarda da uygulanması zorunlu olduğunu ileri sürerek ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2014/7855 E., sayılı dosyasından düzenlenen derece kararının iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
Ancak icra dosyasının incelenmesinde, şikayet başvurusu yapıldıktan sonra dosya borcunun borçlu şirket tarafından ödendiği ve dosyanın infazen işlemden kaldırılmasına karar verildiği, İcra Müdürlüğü'nün 02.07.2015 tarihli karar içeriğinden anlaşılmaktadır. Borçlu tarafından yapılan ödemenin ihtirazi kayıtla yapılmış olması halinde dayanak ilamla ilamlı takip yapılamayacağından takibin iptali gerekeceği, ihtirazi kayıtsız yapılmış olması halinde ise şikayet tarihinden sonra dosya borcu ödenmiş olması nedeni ile şikayetin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinden Mahkemece, bu hususun araştırılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK' nun 366 ve 6100 HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK' nun 388/4....