WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İptali istenen itiraza yönelik olarak ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla İzmir 1.İcra Hukuk Mahkemesinin .../... esas sayılı dosyasında ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunun tespiti talep edilmiş ve mahkemece yapılan yargılama sonucunda 07/12/2021 tarihli karar ile ödeme emrinin usulsüz olduğunun tespitine karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir....

    Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; müvekkilinin tevziat saatinden sonra dönmeyeceğinin tanık beyanları ile ispatlandığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, ödeme emri dışında senet örneğinin yanlış geldiğinin araştırılmadığını, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvuru; gecikmiş itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali talebiyle şikayet ve borca itiraz niteliğindedir....

    Kararın temyizi üzerine Dairemizce ‘...Mahkemece, şikayet olunanın takibi üzerine trafik kaydına 20.11.2011 tarihinde ihtiyati haciz konulan 07 VT 77 plakalı aracın sahibi olan borçlu Yaşar Akça'ya ödeme emrinin 14.12.2011 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 10 günlük süresinin geçtiği ve ihtiyati haczin 25.12.2011 tarihinde kesin hacze dönüştüğü, bu durumda şikayet olunanın haczinin şikayetçinin haczinden daha önce kesinleştiği ve sıra cetvelinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, şikayet olunanın borçlu ... yönünden ihtiyati haczinin kesin hacze dönüştüğü 25.12.2011 tarihinden yaklaşık üç ay sonra diğer borçlu .... tarafından icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi üzerine ... İcra Müdürlüğü tarafından çıkarılan ödeme emrinin tebliği esas alınarak, yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.’ gerekçesiyle bozulmuştur....

      Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; şikayetin sadece sıraya yönelik olmayıp şikayet olunanın alacağının muvazaaya dayalı olduğunun ileri sürülmesi halinde genel mahkemelerin görevli olduğu, şikayet dilekçesinde takip alacaklısı ile borçlu şirketin eski ortağının birlikte hareket ederek, icra takibinin muvaazalı olarak kesinleştirildiği iddia edildiğinden muvazaanın, yalnız ödeme emrinin tebliği ile sınırlı olduğunun kabul edilemeyeceği, borçlu şirket, tebliğin usulsüzlüğüne yönelik şikayette bulunmadığına, takip kesinleşerek haciz konulduğuna ve bunun sonucu şikayet olunan alacaklının sıra cetvelinde birinci sırada yer aldığına göre muvazaa iddiasının, takibin bütününe ve alacağa yönelik yapıldığının kabulü gerektiği gerekçesiyle şikayet dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelindeki sıraya ilişkindir....

        Maddeleri gereğince, "vekille takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılır müvekkile yapılan tebligat usulsüzdür," hükmünün yer aldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle şikayetlerinin kabulüne, Sivas İcra Müdürlüğü'nün 2020/10098 esas sayılı dosyasında takibin durdurulmasına, müvekkili için takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, Sivas İcra Müdürlüğünün 2020/10098 esas sayılı icra takip dosyasında borçlu T1 adına çıkartılan Örnek 4/5 nolu ödeme emri ve Mahkeme kararının borçlu T1'ya tebliğ işleminin iptaline, Örnek 4/5 nolu ödeme emri ve Mahkeme kararının borçlu T1 vekili Av. T2 tebliği suretiyle tebliğ işlemi eksikliğinin giderilmesine, İcra takibinin iptali isteminin reddine yönelik karar verildiği anlaşılmıştır....

        İcra Hukuk Mahkemesi 2022/598 Esas,2022/641Karar sayılı ilamı ile ödeme emrinde takip hesabı kısmının bu kısmın ödeme emrinden çıkartılması gerektiği belirtilmiş olup , bunun için ödeme emrinin iptali ile yeniden ödeme emri düzenlenmesinin gerekmediği anlaşılmıştır .(T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi 2020/2509 Esas,2022/826 Karar; T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/1042 esas ,2021/2158 karar ) Açıklanan nedenlerle takip hesabı yazan kısmın ödeme emrinden çıkartılması halinde yeniden ödeme emrinin düzenlenmesini gerektiren bir husus bulunmadığı anlaşılmakla 06/05/2022 tarihli icra müdürlüğü kararının yasaya uygun bulunması nedeniyle şikayetin reddine"dair karar verildiği görülmüştür....

        Bu itibarla mahkemece şikayetçinin geçerli bir haczi olduğu kabul edilerek şikayet olunan yönünden inceleme yapılmalıdır. Şikayet olunanın dosyasında borçlu ...'a ödeme emrinin 02.08.2005 tarihinde tebliğ edildiği, bu borçlu yönünden takibin 13.08.2005 tarihinde kesinleştiği, borçlu ...'a ödeme emrinin 13.09.2005 tarihinde tebliğ edildiği ve bu borçlu yönünden takibin 24.09.2005 tarihinde kesinleştiği, bu dosyada 15.08.2005 tarihinde haciz konulduğu dikkate alındığında, satış avansının yatırıldığı 20.08.2007 tarihi itibariyle borçlu ... yönünden iki yıllık sürenin geçmesi sebebiyle haczin düştüğü, diğer borçlu yönünden haczin ayakta kaldığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, şikayet olunanın haczinin şikayetçinin haczinden daha önce olduğu, borçlu ... yönünden şikayet olunanın haczinin düştüğü ve gareme koşullarının oluşmadığı da dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....

          Borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine yaptığı başvuruda, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, kira sözleşmesinin 2 yıl süreli olduğunu, ödeme emrinde borca itiraz süresi 7 gün, ödeme süresi 30 gün olarak belirlenmesi gerekirken, itiraz süresi 3 gün ödeme süresi 6 gün olarak belirtildiğini, ödeme emrinin usulsüz düzenlendiğini ileri sürerek ödeme emrinin iptalini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra takibinin esasını takip talebi ve buna uygun düzenlenerek borçluya tebliğ edilen ödeme emri oluşturur. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun takip talebi ve muhtevası başlıklı 58. maddesinin 5. bendinde “Takip yollarından hangisinin seçildiği;” hükmü yer almaktadır. İİK'nun 58/5. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca takip talebinde takip yollarından hangisinin seçildiğinin açıkça belirtilmesi gerekir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Şikayetçi icra kefili, 31.07.2013 tarihli icra kefalet işleminin ve aynı tarihli borç ödeme taahhüdünün geçersiz olduğunu ileri sürerek, anılan işlemlerin ve icra emrinin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurmuş, mahkemece şikayetin reddine karar verilmiştir. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptali talep edilemez....

              Sonuç olarak bilirkişi raporuna göre fazla talep edildiği belirlenen miktarın icra emrine aykırı olmakla birlikte bu hususun düzeltilmesi mümkün olup İcra emrinin iptali sebebi değildir. Davacının işlemiş faize ilişkin itirazlarının kısmen kabulü ile takip talebinde fazla talep edildiği tespit edilen 381,73- TL işlemiş faizin iptali ile ödeme emrinin bu miktar üzerinden düzeltilmesine, fazlaya ilişkin diğer taleplerin reddine'' karar verildiği görülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu