İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ödeme emrinin davacı borçluya tebliğine ilişkin tebliğ mazbatası incelendiğinde, muhatabın adresine normal tebligat gönderildiği, mernis şerhli gönderilmediği, borçlunun adreste ikamet ettiği halde adresin o an kapalı olması nedeniyle komşusu......
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin şikayet eden borçluya “İncilipınar Mah. 1236/1 Sokak No:4/2 Merkez ...” adresinde Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca 06.03.2021 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet edenin adres kayıt sistemindeki adresinin 03.04.2009 tarihinden beri “İncilipınar Mah. 1236/1 Sokak No:6/2 Merkez ...” adresi olduğu görülmekle ödeme emri tebliğ edilen adresin, borçlunun adres kayıt sistemindeki adresi olmayıp tebliğ işleminin usulsüz olduğu, şikayet eden borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmesi yeterli olup ödeme emri tebliğ edilen adresin borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı olan adres olmadığının ayrıca ileri sürülmesi gerekmediği, şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihinin aksi karşı tarafça yazılı belge ile ispatlanamadığından şikayetin süresinde olduğu anlaşılmakla, şikayet eden borçlu takibin durdurulmasını ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiş ise de, takip...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;İstanbul 14.İcra Müdürlüğü 2019/23579 Esas sayılı dosyasında yapılan incelemede şikayet konusu icra takibinde PTT Web sitesinden temin edilen bilgilendirme kayıtlarında tebliğ işlemlerinin yapıldığı belirtilmiş ise de, şikayetçiye gönderilen ödeme emri tebliğine ilişkin tebliğ mazbatası elde edilememiş olup dosyada mevcut değildir, tebliğ işlemlerinin ne şekilde yapıldığı, Tebligat Kanunu ve ilgili Yönetmeliğe uygun prosedürün yerine getirilip getirilmediğine dair yeterli bilgi bulunmadığından, PTT Web sitesinden temin edilen bilgi amaçlı kayıtlara itibar edilmesi de mümkün olmadığından, şikayetçi borçluya ödeme emrinin tebliğine ilişkin işlemlerin usulüne uygun olarak yapıldığından bahsedilemeyeceği, bu kapsamda şikayet sebeplerine itibar edilmesi gerektiği anlaşıldığından, bu haliyle 18/07/2019 tarihi olarak ödeme emri tebliğ tarihinin tespitine; öte yandan borca itiraz konusu işletilen faiz, talep edilen faiz çeşidi...
İlk derece Mahkemesi; UYAP sistemi üzerinden yapılan evrak işlem kütüğü kontrolünde, şikayete konu edilen ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının 26/02/2023 tarihinde, saat 15:44:23'te, ödeme emrinin de aynı tarihte 15:44:34'te davacı borçlu tarafından okunduğu anlaşıldığından, bu haliyle usulsüz tebliğe ilişkin yapılan şikayetin yasal süresinde olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir....
Mehmet Karakoç tarafından 14/05/2019 tarihinde verilen itiraz dilekçesinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinin 10/05/2019 tarihinde öğrenildiği belirtilmiştir. Usulsüz tebligat şikayetinin, İİK'nun 16. Maddesi gereğince 7 günlük yasal sürede yapılması gerektiğinden mahkemece, 07/08/2019 tarihinde yapılan şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/337 Esas sayılı dosyasıyla ödeme emrinin tebliğine yönelik şikayette bulunduğu, aynı Mahkemede istinafa konu 2020/339 Esas sayılı dosyasıyla imzaya ve borca itiraz ettiği, Mahkemece her iki dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal süresinde yapılmadığı gerekçeleriyle reddine karar verildiği, karar tarihi itibarıyla ve halen davacı borçlunun usulsüz tebliğe yönelik şikayetinin reddine dair kararın kesinleşmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacının imzaya ve borca itirazının süresinde yapılıp yapılmadığının tespiti, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetinin kesin olarak sonuçlanmasına bağlıdır....
Usulsüz tebliğ şikayetine konu, ödeme emri tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasının icra takip dosyası içerisinde olmamasına rağmen Mahkemece bu konuda araştırma yapılmaksızın tebliğ mazbatası aslının incelenmesine gerek görülmemesi ve ... ... Yakası Ptt Başmüdürlüğünün cevabı doğrultusunda karar verilmesi doğru olmamıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesi kapsamında şikayet niteliğinde olup, aynı Yasanın 18/3. maddesi gereğince; şikayetin incelenmesi konusunda duruşma yapılmasına gerek olup olmadığı hususu icra mahkemesinin takdirine bırakılmış ise de, somut olayın özellikleri göz önüne alındığında icra mahkemesi takdirini duruşma açılması yönünde kullanmalı, tarafların iddia ve delilleri toplanarak varılacak sonuç çerçevesinde karar verilmelidir....
İcra Dairesinin 2020/6318 esas sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu aleyhine faturaya dayalı olarak 78.003,90TL asıl alacak ve işlemiş faizinin tahsili için genel haciz yoluyla yapılan takipte ödeme emrinin davacı borçluya 27/07/2020 tarihinde TK'nun 21/2 maddesine göre tebliğ edildiği, şikayetin 05/09/2020 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır. Şikayetçi vekili, şikayet dilekçesinde, usulsüz tebliğ işleminin Temmuz ayı sonunda öğrenildiğine yönelik beyan bulunmamaktadır. Ödeme emri tebligatın, Temmuz ayı sonunda muhtara teslim edildiğinin 03/09/2020 tarihinde öğrenildiği beyan edilerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi istenmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2021/36 2021/406 DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Adana 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 27.05.2021 tarih 2021/36 esas 2021/406 karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 9. İcra Müdürlüğünün 2021/63 E sayılı dosyasından müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, usulsüz tebliğin 21/01/2021 tarihinde uyap vatandaş portalından öğrenildiğini belirterek ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ödeme emrinin usulünce tebliğ edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda, ödeme emrinin şikayetçiye tebliğ edilmek üzere gönderildiğinin sabit olduğu, ancak tebliğ mazbatasının takip dosyasına dönmediği, tebliğ işlemi sadece mazbatayla tevsik edilebileceğinden PTT'den getirtilen "gönderi reklamasyon belgesi" veya "tebligat teslim belgesi" içeriğine göre usulsüz tebligat şikayetinin incelenemeyeceği, bu durumda şikayet süresinde yapılmış ise ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesinin gerekeceği, şikayet dilekçesinde usulsüz tebligatın 10/08/2020 tarihinde öğrenildiğinin belirtildiği şikayetin de 7 günlük yasal süre içinde kalan 17/08/2020 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından mahkemece bu gerekçeyle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken başka gerekçeyle şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur. Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde, ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada eksiklik bulunmadığı, ancak kararın gerekçesinde hata edildiği anlaşıldığından HMK.nun 353- 1- b-2....