Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, dava dilekçesi ile, davalıdan aldığı hayvanlara karşılık verdiği 4000,00 liralık senet bedelinin tamamını ödediği halde bu senede dayanılarak aleyhine takibe girişildiğini, aracının haczedildiğini ve maaşına haciz konularak yapılan kesintiler sonucu 3589,00 lira ödemek zorunda kaldığını, aracının da yediemin sıfatıyla otopark sahibine teslim edildiğini, davalı hakkında yaptığı şikayet sonucu Ayancık Sulh Ceza Mahkmesince bedelsiz kalan senedi kullanmak suçundan davalının mahkum olduğunu, hükmün kesinleştiğini beyanla bedelsiz kalan senet nedeniyle mükerrer ödemek zorunda kaldığı 3589,00 lira ile yediemin ve park ücreti için ödemek zorunda kalacağı 3400,00 lira olmak üzere toplam 6989,00 liranın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 6989,00 liranın Nisan 2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Aracın muhafazasına ilişkin bu bedel Adalet Bakanlığınca yayınlanan Yediemin Depolarına İlişkin Ücretten fazla olamaz. Bu durumda Adalet Bakanlığının yediemin depoları ile ilgili tarife uyarınca yediemin deposunun alacağı belirlenip İİK’nun 138. maddesi uyarınca ödedikten sonra kalan miktar için alacaklılar arasında sıra cetveli yapılması gerekir. Mahkemece yukarıda açıklanan şekilde bu bedel belirlendikten sonra sonuca uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün şikayetçi yararına BOZULMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 28.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

      ye birinci sıra alacaklısı olarak, rüçhanlı kira bedeli olarak ödenmesine karar verildiğini, para artmadığından ve rüçhanlı alacak olmaması gerekçesi ile MTV borcunun ödenmesine yer olmadığına karar verildiğini kendi alacaklarının rüçhanlı olduğunu ve yediemin ücretinin tarifeye göre belirlenmesi gerektiğini ileri sürerek sıra cetvelinde belirtilen yediemin ücreti miktarının ve alacaklarının rüçhanlı alacak olduğunun tespitine ve sıra cetveline yapılan itirazın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2012/1243 E. sayılı takip dosyasında düzenlenen 28.06.2013 tarihli sıra cetvelinde paylaşıma konu mahcuzun satış bedeli 141.000,00 TL olmasına rağmen 10.185.85 TL'sinin muhafaza masrafı olarak müvekkiline, 36.385.31 TL'sinin şikayet olunan Vergi Dairesine, 60.676.84 TL sinin ise diğer şikayet olunana ayrıldığını, satış bedelinden kalan 33.751,00 TL'sinin sıra cetvelinde gösterilmediğini ve paylaşıma dahil edilmediğini, bunun müvekkiline ayrılması gerektiğini, şayet bu pay yediemin ücreti ise bu ücretin fahiş olduğunu, ayrıca sıra cetvelinde İİK'nın 100. madde bilgilerinin yer almadığını, şikayet olunan ......

          Dairemizce yapılan değerlendirmede; Niğde İcra Dairesinin 2014/2469 Esas (2008/56 Eski Esas) sayılı takip dosyasında, davalı alacaklı T3 A.Ş tarafından dava dışı borçlu Cuma Şanlı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, davacı alacaklı vekilinin talebi üzerine icra müdürlüğünce takip borçlusunun mirasçısı sıfatıyla davacıya 03/10/2022 tarihli borç muhtırasının gönderildiği, davacı tarafından mirasın süresi içerisinde reddi nedeniyle takibin iptali istemli işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır....

          03/12/2019 olarak kabulünü talep ettiklerini, yediemin alacaklısının ancak muhafaza tedbirinin uygulandığı dosyadan yediemin ücretinin tahsilini talep edebileceğini, dava konusu takipte olduğu gibi müstakil haciz yolu kullanılarak takip yapılması ve itiraz olmaksızın bu dosyadan menkulün satılması halinde yediemin alacaklısının öncelik hakkına sahip olamayacağını, yani diğer alacaklılarla birlikte sıraya gireceğini, yediemin alacaklısının alacağın doğduğu mahcuz malı satarak alacağını tahsil yoluna gidebileceğini, yoksa borçluya ait başkaca herhangi bir taşınmaz yada taşınır mal haczetmesinin mümkün olmadığını belirterek ödeme emrinin tebliğ tarihinin 03/12/2019 olduğunun kabulüne bu mümkün olmadığı takdirde takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; ilgili takip dosyasına 17/08/2021 tarihinde 23.128,83 TL ödeme yapıldığını, hal böyle iken 10/02/2022 tarihinde tanzim olunan borç muhtırasının ödendiği anlaşılan kısmının yasal dayanağının bulunmadığını, karara dayanak Bursa 10. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/523 esas 2022/43 karar sayılı ilamının da kesinleşmediğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Uyuşmazlık, 10/02/2022 tarihli bakiye borç muhtırasına yönelik şikayet niteliğindedir. HMK. 'nun 266/1. Maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir...." şeklinde düzenleme bulunmaktadır....

          İcra Müdürlüğünce davalı şirkete tebliğ edilen muhtıra sebebiyle yediemin ...nın davalı şirket nezdinde taahhuk etmiş herhangi bir hak ve alacağı bulunmamasına rağmen icra tehdidi altında olunduğunda ödeme yapılmak zorunda kalındığını, davacı tarafından borcu sona erdiren ibrarname verildiğini, ibrarname içeriğinde "27/11/2012 tarihine kadar oluşmuş yediemin ücretinin tamamının 32.000,00 TL olduğunu kabul eder icra dosyası tüm alacaklarının (alacaklı ve borçlu vekillerinin) yediemin ücret alacaklarının tamamının iş bu tahsilat ile almış olduğundan 27/11/2012 tarihi itibariyle iddia ederim" yazılı olduğunu, bu beyanı ile davacının yediemin ücretinin tamamını 32.000,00 TL olduğunu ve bu bedelin tamamını tahsil ettiğini, yediemin ücreti bakımından alacaklı ve borçlu tarafları ibra ettiğini açıkça kabul ettiğini, davacının mahcuzları 27/11/2012 tarihinde borçluya teslim ederken ve ibrarname imzalanırken hiç bir ihtirazi kayıt koymadığını, ibrarnameye uygun hareket ederek ibrarnamenin gerçekliğini...

            Şikayet olunan yargılamaya katılmamıştır. Mahkemece, iddia, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, takibe konu alacağın, bedeli paylaşıma konu olan aracın otoparkta muhafazasından kaynaklanan yediemin ücreti olduğu, yediemin ücretinin İİK'nun 138'inci maddesinin 2 nci fıkrasında belirtilen tüm alacaklıları ilgilendiren masraflardan olduğu, bu nedenle satış bedelinden öncelikle ödenmesi gerektiği, sıra cetvelinin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

              dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle DÜŞMESİNE, 22/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu