Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Borçlu vekili İcra Müdürlüğü'nce ücret ve kıdem tazminatı alacakları için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranının dönemsel olarak uygulanması gerektiğini, icra müdürünün ise 4 yıllık dönem için %18 oranında faiz uygulayarak hesap yaptığını, alacağın brütten nete çevrilmediğini belirterek 27.11.2014 tarihli hesap işleminin iptali ile kesintiler yapılarak fiilen uygulanan faiz oranlarına göre dosya hesabının yeniden yapılmasını talep etmiştir....

    Kararı, şikayet olunan... vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. Şikayet olunanın alacaklı olduğu ... Gayrimenkul Satış İcra Müdürlüğü'nün 2002/653 E. sayılı dosyasında (Eski Esas 2001/15297 E.) alacaklı ...'ın, kambiyo senedine dayalı olarak, borçlu hakkında 07.11.2001 tarihinde icra takibi başlattığı, bedeli paylaşıma konu taşınmazların tapu kayıtlarına 13.11.2001 tarihinde ihtiyati haciz konulduğu, ödeme emrinin takip borçlusuna 14.11.2001 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerinde ödeme emrine karşı itiraz ve şikayet süresi 5 gün, ödeme süresi ise 10 gündür.(İİK'nın 168/2,3,4.) Bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından (İİK m.78/I), henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczi de 5 günlük itiraz ve şikayet süresinin geçmesiyle değil, 10 günlük ödeme süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haczin hüküm ve sonuçlarını doğurur....

      Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir." dolayısıyla davacının borca ve imzaya itiraz hakkı bulunmadığından zamanaşımı talebinin ise takip konusu alacak takip nedeniyle zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 01 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girdiği, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 7. maddesinde; "Türk Borçlar Kanunu'nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76'ncı, faize ilişkin 88'inci, temerrüt faizine ilişkin 120'nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138'inci maddesi, görülmekte olan davalarda da uygulanır" şeklinde düzenleme getirilmiştir....

        - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin kredi sözleşmesi uyarınca davalılardan olan alacağının tahsili için başlatığı icra takibine davalıların itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, %40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ...; asıl borca itirazının olmadığını, faize itiraz ettiğini belirtmiştir. Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir....

          Hukuk Dairesi' nin bozmaya uyarak verdiği 02/10/2019 tarihli karar, davacı/borçlunun temyizi üzerine Dairemizin 23/12/2019 gün ve 2019/13277 E. 2019/18305 K. sayılı ilamı ile özet ve sonuç olarak; "...Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Dairemizin bozmaya ilişkin ilamında yalnızca tüketici kredisi iddiası yönünden inceleme yapılarak istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğinden bahisle bozma kararı verilmiş ise de; borçlunun, gerek dava dilekçesinde gerekse istinaf dilekçesinde işlemiş faize, faizin türüne ve oranına da itiraz ettiği, temyiz dilekçesinde de bu hususları tekrar ettiği, yerleşik içtihatlarımıza göre takipte istenilen miktarın ihtarnameye uygun olmadığı ve itiraz edilmeksizin kesinleşen hesap kat ihtarnamesinin düzenlendiği tarihten, borçlunun temerrüde düştüğü tarihe kadar işleyen akdi faiz ile bu tarihten takip tarihine kadar işleyen temerrüt faiz miktarı ile işleyecek faiz oranının şikayet konusu yapılabileceği, o halde açıklanan düzenlemeler gereğince faize...

            Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki şikayet dolayısıyla yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

              , faize ve ferilerine ve yetkiye itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, Yank İnşaat yönünden imzaya, borca, ferilerine, yetkiye ve faize itirazlarının kabulünü talep etmiştir....

              Gerekçe ve Sonuç İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının, hesaplamanın TRH 1,8 teknik faize göre yapılması gerektiği yönündeki itirazının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, TRH 1,8 teknik faize göre bilirkişi raporu alınarak, müterafik kusur indirimi yapılmadan, başvurunun kısmen kabulüne 120.664,17 TL maddi tazminatın 08.01.2021 tarihinden yasal faizi ile beraber davalıdan tahsiline karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

                Sayılı emsal içtihadında belirtildiği üzere; Şikayetçi, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25. maddesi hükmüne göre de, hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez.Yine Y.12. HD.nin 27.09.2010 T., 8528/21169 EK. Sayılı ve 2009/23590 E. 2010/5162 K. sayılı emsal içtihatlarından da anlaşıldığı üzere; İnceleme icra mahkemesine sunulan şikayet dilekçesinde ileri sürülen şikayet sebepleri ile sınırlı olarak yapılır.Somut olayda; emsal içtihatlar ve HMK.nun 25. maddesi gereğince şikayet dilekçesinde yer almayan ve sonradan ileri sürülen usulsüz tebliğ iddiası incelenemez....

                UYAP Entegrasyonu