Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde davalı aleyhine yapılan icra takibinin usulsüz tebligat nedeniyle ... 21. İcra Hukuk Mahkemesi'nde şikayet davası açarak durdurulduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde genel itirazlarda bulunmuş bir itirazdan sözetmemiştir. İcra dosyası içerisinde takibe itiraz edildiğini gösterir herhangi bir başvuru olmadığı, takip dosyası içerisinde de icra müdürlüğünce de takibin durduğuna ilişkin herhangi bir karar alınmadığı görülmüştür. Mahkemece karar gerekçesinde "İcra Dosyası incelendiğinde borçlu itirazına dair kayda rastlanmadığı" belirtilmiştir....

    Niksar İcra Müdürlüğü'nün 2018/218 talimat sayılı dosyasının incelenmesinde; 11/11/2019 tarihinde davacı T1 yapılan tebligata "bizzat kendisine teslim edildi" ibaresi düşüldüğü, bu nedenle satış ilanının usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise; İİK'nın 16/1 maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerektiği, şikayetçinin, fesih nedeni olarak ileri sürdüğü ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu yasal sürede icra mahkemesine şikayet yoluyla ileri sürmez ise daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemeyeceği, satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında...

    Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; her ne kadar ilk derece mahkemesince şikayet esastan incelenerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne karar verilmiş ise de, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde açıkça müvekkilinin takipten 29/06/2022 tarihinde haberdar olduğunun belirtildiği, buna göre usulsüz tebligat şikayetinin öğrenme tarihi olan bu tarihten itibaren 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde yapılması gerektiği, ancak davacı vekili tarafından 7 günlük süre geçtikten sonra 26/09/2022 tarihinde şikayet yoluna başvurulduğu anlaşıldığından, şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken şikayetin esastan incelenerek kabulüne karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

    İcra Müdürlüğü'nün 2017/21402 Esas sayılı dosyasından müvekkiline mirasçı sıfatıyla yapılan ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz iken ve tebligatın usulsüz olduğuna dair nedenlerin yasal dayanaklı tüm delillerinin dosyada mevcut iken mahkemece delillerin takdirinde hataya düşülerek tebligatın usulüne uygun yapıldığından bahisle tebligata ilişkin şikayet yönünden davanın reddine karar verildiğini, tüm bu nedenlerle ilk derece mahkemesince usulsüz tebligata ilişkin şikayet yönünden verilen red kararının kaldırılarak davanın usulsüz tebligatın şikayeti yönünden de kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

    Borçlu vekili, şikayet dilekçesinde müvekkilinin takipten 10/02/2020 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmiş ise de, Örnek 10 ödeme emri tebliğinin bizzat borçlunun eşi imzasına 16/01/2020 yapıldığı ve böylelikle borçlu Perihan'ın takipten haberdar olduğu, ayrıca mahkememizin 2020/57 Esas sayılı dosyasında aynı icra dosyasına ilişkin yapılan usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verildiği, buna göre ıttıla tarihinin tebliğ tarihi olan 16/01/2020 olduğu ve bu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde dava açılması gerekirken yasal süre geçirildikten sonra 26/02/2020 tarihinde mahkememize başvurulduğu anlaşılmakla yetki itirazının, borca ve imzaya itirazın süresinde yapılmadığından reddine, usulsüz tebligata ilişkin memur işlemine yönelik şikayetin ise mahkememizin 2020/57 esas sayılı dosyasında karar daha önce karar verildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Davanın (yetki itirazının, borca ve imzaya...

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde; vekil her ne kadar gecikmiş itiraz hakkında şikayet olarak nitelendirse de Hâkim hukuki nitelendirme ile bağlı olmadığından ilgili davanın usulsüz tebligat şikayeti olduğu görülmüştür. Dava ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin şikayet davası niteliğinde olup, ilgili icra dosyası incelendiğinde şikayet eden tarafın ilgili tebligatı daha önce öğrendiğine dair herhangi bir taraf evrakı bulunmamaktadır. İcra müdürünün re'sen yapmış olduğu işlemler karşı tarafın bu işlemleri öğrendiği anlamına gelmemektedir....

    GEREKÇE: Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu vekilince ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette ve kambiyo hukukuna ilişkin şikayette bulunulmuş olup ilk derece mahkemesince şikayetin kısmen kabulü kısmen reddi ile, usulsüz tebligata ilişkin şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olarak bildirilen (tashihen) 23/07/2018 olarak düzeltilmesine, Kambiyo hukukuna ilişkin şikayetin reddine, şikayet eden (davacının) tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davalı (alacaklı) vekili süre tutum dilekçesiyle istinaf yasa yoluna başvurmuş olup, mahkemenin gerekçeli kararı davalı vekiline 02.06.2019 tarihinde tebliğ edildiği halde davalı vekilinin süresinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunmadığı, süre dolduktan sonra 17.06.2019 tarihinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355. maddesindeki; “inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2315 KARAR NO : 2023/462 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HATAY İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/05/2021 NUMARASI : 2021/232 ESAS 2021/327 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (Usulsüz Tebligata İlişkin) KARAR : Hatay İcra Hukuk Mahkemesi'nin 04/05/2021 tarih 2021/232 esas 2021/327 karar sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay İcra Dairesinin 2020/30692 esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinden müvekkilinin 29/03/2021 tarihinde banka hesaplarının haczedilmesi ile haberdar olduğunu, icra müdürlüğüne borcun tamamı yönünden yapmış oldukları itiraz ile takibin durdurulması talebinin itirazın süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, borca itirazın reddine dair işlemin usulsüz ve yasaya aykırı olduğunu, İçişleri Bakanlığı NVİ Genel müdürlüğünden alınma belgeden...

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin şikayet ve müdürlüğün borca itirazın süresinde yapılmadığından reddine ilişkin kararın kaldırılması talepli şikayettir. Hatay İcra Dairesi'nin 2022/23594 esas sayılı dosyası incelendiğinde; alacaklı T3 tarafından borçlular Hasan Saban, T1, Edibe Saban ve Süreyya Saban aleyhine 16/05/2022 tarihinde 100.000,00TL'nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı görülmüştür. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Bu durumda, aksine bir belge bulunmadığı sürece, muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

    Yukarıda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere muhatabın tebligat çıkarılan adreste ikamet etmekle birlikte, geçici olarak adreste bulunmadığının ve nedeninin, tevziat saatlerinden sonra geleceğinin adreste bulunmama sebebinin bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclisi üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak tespit edilmesi gerektiği ancak şikayete konu tebliğ kapsamında bu durumun tespitinin hiç yapılmamış olduğu bu haliyle tebligatın usulüne uygun olmadığı anlaşılmakla, şikayetçi borçlu usulsüz tebligat işleminden 21.03.2018 tarihinde haberdar olduğunu bildirdiğinden ve bu tarihten önce ıttılaya ilişkin belge bulunmadığından usulsüz tebligata ilişkin şikayetin kabulüne, davacı borçlu'ya yapılan ödeme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 21.03.2018 tarihi olarak düzeltilmesine ,icra dosyasının feragat nedeniyle kapatılmış ve davacı borçlu aleyhine konulmuş olan tüm hacizlerin kaldırılmış olduğu anlaşılmakla icra dosyası kapsamındaki...

    UYAP Entegrasyonu