"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şikayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm icra takibine dair usulsüz tebligata dayalı şikayete ve gecikmiş itiraz talebine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 tarihli 2012/1 sayılı ... bölümü kararı gereğince Yargıtay 12. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 04.09.2012 (Salı)...
ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; bila tebliğ iade edilen ödeme emri tebligatında yazılı olan, muhatabın tanınmadığına yönelik tespitin, borçlunun yaklaşık 20 yıldır bu adreste ikamet etmesi nedeniyle gerçeğe uygun olmadığını, bu suretle geçersiz olan tebligata dayalı olarak TK'nın 21/2. maddesi gereğince yapılan tebligatın da usulsüz olduğunu, takipten 25.11.2020 tarihinde haberdar olduğunu, ödeme emri tebligat zarfında ödeme emri değil sayman mutemet alındısı bulunduğunu ileri sürerek ödeme emri tebligatının iptali ile tebligatı öğrenme tarihinin 25.11.2020 olarak kabulünü talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
Uyuşmazlık; İİK 'nın 89/1, 2 ve 3. maddeleri gereğince düzenlenen haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğine ve 27/07/2021 tarihli memur işlemine yönelik şikayet niteliğindedir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, "Tüm dosya kapsamına göre; borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatılarak takibin kesinleştiği, boçlunun murisinin vefat etmesi üzerine alacaklı vekilinin talebi ile icra müdürlüğü tarafından 30/07/2021 tarihinden alacaklı vekiline veraset ilamı çıkartmaya yönelik yetki verildiği, açılan usulsüz tebligata yönelik şikayet davasında davanın kabulü ile tebliğ tarihinin 02/08/2021 olarak düzeltidiği anlaşılmaktadır. Şikâyetçi yerleşik içtihatlara göre tebligatın usulsüz olması nedeniyle takibin kesinleşmeyeceğinden ödeme emri düzeltme tarihinden önceki haciz ve işlemler hükümsüz kaldığı gerekçesi ile alacaklı tarafa verilen veraset ilamı çıkamaya yönelik 30/07/2021 tarihli kararın iptalini talep etmiştir....
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesi içeriği tekrar ederek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayete ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK md 16., TK md. 16 3....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde katılma yolu ile şikayetçi vekili ve şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, 25.03.2015 tarihli sıra cetvelinde ikinci sırada şikayet olunanın, 3. sırada ise şikayetçinin alacağına yer verildiğini, şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyada borçluya yapılan ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olmadığını, TK 21. maddedeki usule uyulmadan tebliğ yapıldığını, bu nedenle şikayet olunanın geçerli bir haczinin de bulunmadığını ve şikayetçinin haczinin önceki tarihli olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Şikayet K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kiralananın tahliyesine ilişkin takipte ödeme emrinin iptali, usulsüz tebligata ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 08.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkile yapılan ve bila iade dönen ilk tebligatın usulsüz olduğunu, bu kapsamda iade dönen tebligat sonrası müvekkile TK 21/2 uyarınca yapılan tebligatın da usulsüz tebligata dayanılarak yapıldığı için doğal olarak usulsüz olacağını, adreste bulunmama durumunun tespit edilmesiyle beraber en yakın komşuya haber verilmediğini, tebligat parçası üzerine kayıt düşülmediğini, bu tebligat parçasında da yönetici ve kapıcıya bildirim yapıldığına dair bir açıklama görülmediğini, bu durum tebligat parçasını açıkça usulsüz hale getirdiğini, müvekkile TK 21/2 uyarınca tebligat yapılması için öncesinde bilinen adresine usulüne uygun bir şekilde yapılmış tebligatın bulunması gerektiğini, somut olayda müvekkiline yapılan ilk tebligatta müvekkilin tanınmadığını beyan eden komşunun kim olduğunun belirtilmemesi yapılan tebligatın usulsüz olduğunu gösterdiğini, bu sebepten ötürü TK 21/2'ye göre yapılan tebligatın da usulsüz olduğunu...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, ödeme emrinin, borçluya 04/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, mahkemeye yapılan başvurunun 27/01/2020 olduğu, ayrıca davacı vekili tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğine yönelik herhangi bir şikayet başvurusunun olmadığı, varılan noktada şikayetin İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal (7) günlük hak düşürücü süreden sonra gerçekleştirildiği belirtilerek, şikayetin süreaşımı sebebiyle reddine karar verilmiştir....
O halde yukarıdaki açıklamalar ışığı altında şikayet eden 3. kişiye yapılan tebliğ işlemleri usulsüz olduğundan şikayetin kabulü gerekirken yazılı şekilde reddi isabetsiz olup kararın bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla şikayet edenin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Şikayet eden 3. kişinin karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Dairemizin 29.09.2014 tarih ve 2014/17745-22661 sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....