Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Gerekçeli kararın taraflarına tebliğinden itibaren kanuni süresi içinde istinaf gerekçelerini detaylı olarak sunma hakkı saklı tutularak yerel mahkeme tarafından usulsüz tebligata ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş olsa da tebligatın usulsüz yapıldığını, mükerrer takip ve derdestlik itirazlarının süresiz şikayete tabi olduğunu, bu sebeple Mahkeme tarafından usulsüz tebligata ilişkin taleplerinin reddi halinde dahi bu anlamda inceleme yapılması gerektiğini beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararının kaldırılmasını davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Gerekçeli Mahkeme kararı davacı vekiline 06/11/2019 tarihinde e-tebligat ile tebliğ edilmiş süresi içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesi sunulmamıştır....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ...İŞ MAHKEMESİ Y A R G I T A Y K A R A R I Davalı vekilinin 21.07.2016 tarihinde tebliğ edilen "Temyiz Talebinden Vazgeçilmiş Sayılmasına" ilişkin kararı 28.12.2016 tarihinde Uyap üzerinden Temyiz ettiği, davalı vekilinin gecikmiş itiraza dayanak olarak tebligatı alan Seda Şanver isimli kişinin çalışanı olmadığını belirterek usulsüz tebligata dayandığı, oysa mahkemenin gerekçeli kararının da davalı avukatının adresinde çalışanı sıfatıyla bu kişinin imzasına tebliğ edildiği, buna göre usulsüz tebligat savunmasının yerinde olmadığı anlaşılmakla davalı vekilinin ek karara yönelik temyiz talebinin süre geçtiğinden REDDİNE, 28.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    itirazın) süreden REDDİNE, Erzincan İcra Müdürlüğü'nün 2020/161 Esas sayılı dosyası üzerindeki TAKİBİN DEVAMINA, Usulsüz tebligata ilişkin memur işlemini şikayete yönelik yapılan itiraz hakkında Mahkememizin 2020/57 Esas sayılı dosyasına karar verilmekle, bu hususta Mahkememizce ayrıca KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA," şeklinde karar verilmiş karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

    Usulsüz tebligat şikayetine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Takip borçlusu şirket vekili İcra Mahkemesine başvurusunda, örnek 6 icra emri tebligatının usulsüz olduğunu belirterek, tebligatın usulsüzlük nedeniyle iptalini talep etmiş; bu dosya ile birleştirilen şikayet dosyası ile de kıymet takdiri tebligatının usulsüzlüğü şikayeti ve kıymet takdirine itirazda bulunmuştur. Mahkemece şirketin daimi işçisi Raif Demir adına tebliğ edilen icra emri ve kıymet takdir tebligatlarının Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri gereğince usulsüz olduğu kabul edilerek kıymet takdir itirazı incelenmiş, bu husustaki itirazın reddine karar verilmiştir. 7201 sayılı Kanun'un 32. maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

      iş bu davayı açmakta ve haczedilmezlik şikayetini ileri sürmekte aktif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davacının usulsüz tebliğe yönelik davasının reddine, davacının haczedilmezlik şikayetine yönelik davasının aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir....

      Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi günlük sürede yapılmalıdır. HGK'nun 5.6.1991 tarih ve 1991/12-258 Esas ve 1991/344 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere "....usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesi gereklidir." Borçlunun bildirdiği öğrenme tarihi esas olup bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. HGK'nun 12.02.1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere muhatabın beyan ettiği tarihin aksi tarih beyanıyla ispat edilemez. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı tebliğinden haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

        Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle;Mahkemece davanın hukuki nitelemesi ve gerekçesinde hata edildiğinden süre yönünden dava reddedildiğini, oysa ki huzurdaki davanın öncelikle memur muamelesini şikayet olarak kabulü gerektiğini, yargıtay uygulaması gereği de tebliğ edilmeyen işlemlerde öğrenme tarihi dava açma tarihi kabul edileceği ve şikayetin inceleneceğini, bu nedenle hükmün kaldırılması ve icra dosyasına itirazlarının süresinde olup olmadığını ve tebligatların usulsüz olup olmadığını incelemek gerektiğini, bir an için, yukarıdaki maddede açıklanan gerekçelerine itibar edilmez ise de, bu durumda davalarının öğrenme tarihinin düzeltilmesi davası yani usulsüz tebligat şikayeti olarak değerlendirilmesi halinde dahi şikayetlerinin esasının incelenmesi gerektiğini, huzurdaki davada ise usulsüz tebligata muttali olma söz konusu olmadığını, Borçlu Gülnara Kömürcüoğlu dışındaki müvekkilleri icra takibinden haberdar olup itiraz ettiğini, tebligatlardan ise haberdar olmadığını, dolayısıyla...

        İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilenler alacaklı ve ihale alıcısı istinaf başvurusunda bulunmuşlardır. B. İstinaf Sebepleri Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesinde; borçlu tarafından şikayet dilekçesinde 103 davetiyesine ilişkin tebligatın usulsüz yapıldığına ilişkin bir iddianın ileri sürülmediğini, ödeme emri tebligatının bila tebliğ iadesi üzerine ödeme emri, kıymet takdir raporu ve satış ilanının TK'nın 21/2. maddesi gereğince tebliğinin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. Şikayet edilen ihale alıcısı istinaf dilekçesinde; alacaklı tarafından ileri sürülen istinaf nedenlerini tekrar etmek suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

          İpotek veren taşınmaz maliki üçüncü kişiye, İİK'nun 150/ı maddesi gereğince hesap özeti gönderilmesi zorunluluğu bulunmamakta ise de; ipotek veren üçüncü kişi hakkında takip yapılabilmesi için Türk Medeni Kanunu'nun 887. maddesi uyarınca, alacağın kendisinden istenilmesi, yani muacceliyet ihtarının gönderilmesi gerekmekte olup, somut olayda şikayetçi ipotekli taşınmaz maliki şirkete hesap kat ihtarnamesinin 03/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tebligata yönelik şikayette bulunmadığı görülmekle asıl borçlunun mirasçılarına hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edilmediği veya usulsüz tebliğ edildiği hususu ancak adı geçenler tarafından şikayet konusu yapılması halinde incelenecek bir durum olup ipotekli taşınmaz maliki tarafından yapılan şikayetin incelenmesi sırasında mahkemece resen değerlendirilemez....

            . - 2015/331 K. sayılı dosyası üzerinden şikayette bulundukları, anılan şikayet dosyasında işbu ihalenin feshi şikayetinde bulunan vekil ile temsil edildikleri, mahkemenin 08.9.2015 tarihli kararının takip dosyasında mevcut olduğu, borçluların takip dosyasında vekille temsil edildikleri hususunun, Bölge Adliye Mahkemesi’nce de tespit edildiği görülmektedir. Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi’nce borçlular vekiline yapılan satış ilanı tebligatının mevcut olmadığı belirtilerek ihalenin feshine karar verilmiş ise de; Dairemizin 26.5.2021 tarihli eksiklik talep yazısı üzerine ilgili mahkemece gönderilen tebligat mazbatasının incelenmesinde, borçlular vekili Av. ... adına çıkartılan satış ilanı tebligatının 21.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde bu tebligata yönelik bir usulsüz tebliğ iddiasının bulunmadığı anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu