Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE; Uyuşmazlık, 3. kişi tarafından İİK.nun 106 ve 110.maddelerine göre haczin kaldırılması talebine ilişkindir. Adana 4.İcra Müdürlüğünün 2015/2599 esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacının takipte taraf olmadığı görülmüştür. Takip dosyasında taraf olmayan 3. kişi, dosyadaki taşınır haczinin kaldırılmasını şikayet yoluyla isteyemez. Bu konuda aktif dava ehliyeti yoktur. Üçüncü kişi ancak istihkak iddiası ve prosedürüne göre haczin kaldırılmasını isteyebilir. Her ne kadar şikayet eden vekili tarafından şikayete konu menkullere ilişkin Mersin 1....

İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Dosya kapsamında davacıya 03/08/2021 tarihinde haciz müzekkeresi gönderildiği, müzekkerenin davacıya 16/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, cevap verilmemesi üzerine davacının 24/03/2022 tarihli karar ile İİK'nın 356. maddesi uyarınca dosyaya borçlu olarak eklendiği, davacının yapılan tebligatın usulsüz olduğu iddiasıyla bu işlemin kaldırılması için icra müdürlüğüne yaptığı başvurunun 27/05/2022 tarihli karar ile reddedildiği, davacının bu kararın iptali için şikayet yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Bu haliyle davacının iddiası usulsüz tebliğ sebebiyle dosyaya borçlu sıfatıyla eklenmesinin iptali ve icra dosyasına yapılan ödemenin iadesi istemine ilişkindir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, davacı 3. kişinin, borçlunun ortak murislerinden kalan mirasını hükmen reddettiğini, muristen kalan taşınmazlara borçlunun borcundan dolayı konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğini ve alacaklı tarafça yeterince satış avansı yatırılmadığından haczin İİK 106. maddesi gereğince düştüğünü, icra müdürlüğünün hacizlerin kaldırılması taleplerinin reddine verilen kararının kaldırılması istemi ile şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği, kararın davacı tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. Takipte borçlu sıfatı bulunmayan üçüncü kişinin, mülkiyeti kendisine ait taşınmaza konan haczin kaldırılmasını icra mahkemesinden şikayet yolu ile isteme hakkı vardır. Zira 4721 sayılı TMK'nun 705/1. maddesi; "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur....

Borçlu vekili, şikayet dilekçesinde müvekkilinin takipten 10/02/2020 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmiş ise de, Örnek 10 ödeme emri tebliğinin bizzat borçlunun eşi imzasına 16/01/2020 yapıldığı ve böylelikle borçlu Perihan'ın takipten haberdar olduğu, ayrıca mahkememizin 2020/57 Esas sayılı dosyasında aynı icra dosyasına ilişkin yapılan usulsüz tebligat şikayetinin reddine karar verildiği, buna göre ıttıla tarihinin tebliğ tarihi olan 16/01/2020 olduğu ve bu tarihten itibaren 7 günlük şikayet süresi içerisinde dava açılması gerekirken yasal süre geçirildikten sonra 26/02/2020 tarihinde mahkememize başvurulduğu anlaşılmakla yetki itirazının, borca ve imzaya itirazın süresinde yapılmadığından reddine, usulsüz tebligata ilişkin memur işlemine yönelik şikayetin ise mahkememizin 2020/57 esas sayılı dosyasında karar daha önce karar verildiğinden karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesiyle "Davanın (yetki itirazının, borca ve imzaya...

Gerekçe ve Sonuç Borçlu şahıslara yapılan tebligatların usulüne uygun olduğu, borçlu şirkete tebligat yapılmadığı, senedin kambiyo vasfında olduğu, borca ve faize itirazların yerinde olmadığı gerekçesi ile borçlu şahıslar yönünden usulsüz tebligat şikayetinin reddi ile bu borçlular yönünden süresinde olmayan şikayet ve itirazın reddine, borçlu şirket yönünden şikayet ve itirazın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlular istinaf başvurusunda bulunmuştur. B.İstinaf Sebepleri Borçlular, şikayet dilekçesi içeriğini aynen tekrar ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....

    Ne var ki takip dosyasının incelenmesinde, usulsüz tebliğ edildiğini iddia ettiği ödeme emrinin 28.10.2014 tarihinde tebliğ edilmesinden sonra, borçlu vekili tarafından 05.11.2014 havale tarihli olarak icra müdürlüğüne verilen dilekçe ile borca ve imzaya itirazlarını bildirdiği görülmüş olmakla, şikayetçi borçlunun aynı tarihte icra takibi ve ödeme emri tebliğ işlemini öğrendiğinin kabulü gerekeceğinden, 04.12.2014 tarihinde yapılan şikayet, İİK’nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal 7 günlük süreden sonradır. O halde, mahkemece şikayetin süre aşımı nedeni ile reddine karar vermek gerekirken işin esasına girilerek usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile tebligat tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi isabetsizdir....

      Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrar ederek ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, TK'nun 32.maddesi ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53.maddesine göre ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihin, borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiğini bildirdiği tarih olduğunu, dava konusu icra takibinden kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği 03/12/2019 tarihi itibariyle haberdar olunduğunu, bu nedenle kararın kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 16,21 vd. maddeleri uyarınca açılmış usulsüz tebligat şikayetidir....

      İcra Müdürlüğü'nce talepte bulunulduğu ve İcra Müdürlüğü'nün 2008/8864 Esas sayılı dosyasında talebe uygun işlem yapıldığı, daha sonra ihtiyati haciz kararını veren ... 2 Asliye Hukuk Mahkemesi'nce 12.11.2013 tarih 2008/312 Esas sayılı karar ile 28843 ada 2 parsel üzerinde ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verildiği, bu karara dayanılarak ... vekili tarafından 28843 ada 2 parsel üzerindeki ihtiyati haczin kaldırılmasının talep edildiği, talebin İcra Müdürlüğü'nce takibe başlandıktan sonra ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin kararın icra mahkemesi tarafından verilebileceği gerekçesiyle 19.12.2013 tarihinde reddedildiği, bunun yanında anılan İcra Müdürlüğü dosyasında henüz icra takibine başlanmadığı anlaşılmaktadır. İcra Müdürlüğü, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 12.11.2013 tarih 2008/312 Esas sayılı 28843 ada 2 parsel hakkındaki ihtiyati haczin kaldırılması kararını uygulamakla yükümlü iken; kararın uygulanması hakkındaki talebin reddine karar verilmesi doğru değildir....

        bulunmayıp, haczin öğrenilme tarihinin şikayet tarihi olarak kabulü gerekmektedir....

          Dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK'nın 355 maddesi çerçevesinde incelenmiş ve kararın, mahkemece dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizce de benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere ve maddi delillere dayandırılarak verilmiş olduğu, şöyle ki; mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, iş bu dava usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin şikayet olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda yapılan incelemede; şikayetin İİK'nun 16. maddesi gereğince 7 günlük süreye tabi olduğu, takip dosyası içeriğinden davacının 20/08/2021 tarihinde haczin kaldırılmasını talep etmesi nedeniyle bu tarih itibariyle haberdar olduğu, yine vekilinin 09/09/2021 tarihinde dosyaya vekalet sunduğunun anlaşılması karşısında davanın öğrenme tarihinden itibaren 7 günlük şikayet süresinden sonra 04/10/2021 tarihinde açıldığı görülmekle şikayetin süreden reddine karar verilmesinde...

          UYAP Entegrasyonu