İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Tebligat yapılan adresin Akaryakıt İstasyonu olduğu, 24 saat faaliyette bulunduğunu, Akaryakıt İstasyonuna gönderilen tebligatın yetkili kimse olmadığından bahisle iade edilmesinden sonra 35.maddeye göre tebligat yapıldığını, tebligatın iş yerinin neresine asıldığının dahi belli olmadığını, yetkili olmasa dahi yetkiliden sonra gelen kişilere tebligat yapılması gerektiğini, fakat tebliğ memurunun hiç bir araştırma yapmadan tebligatı iade ettiğini, tebliğ memurunun tanık olarak dinlenmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, tebligatın usulsüzlüğü şikayetine ilişkindir....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile borçlunun intifa hakkı yönünden tapunun 2 parselinde kayıtlı 41 ve 42 bağımsız bölüm numaralı taşınmazlar üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın şikayet edilen alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Taşınmazın, borçlunun mülkiyetinde olmadığı gerekçesi ile haczin kaldırılmasını istemek ve bu yönde şikayette bulunmak hakkı, taşınmaz maliki veya maliklerine aittir. Somut olayda, haciz tarihinde taşınmazlar borçlu ve şikayetçinin murisleri adına kayıtlıdır. Şu halde şikayetçi üçüncü kişinin taşınmazlar üzerinde hakkı bulunduğundan şikayette hukuki yararı vardır. Şikayet dilekçesinin incelenmesinden, şikayetçi üçüncü kişinin icranın geri bırakılması kararının verilmiş olması dışında, ayrıca haciz konulan taşınmazların kendisine ait olduğu gerekçesiyle de hacizlerin kaldırılması talebinde bulunduğu, ancak mahkemece şikayetçinin bu yöndeki şikayetinin değerlendirilmediği görülmektedir....
maddesinin son cümlesinde hacizlerin kaldırılması usul ve yöntemini “söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” şeklinde açıkça belirtmiştir. Bu durumda Mahkemece İcra Müdürlüğü'ne 6552 sayılı Kanun'un 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda 15. maddenin son fıkrasına eklenen hüküm gereğince işlem yapılması yönünde talimat verilmekle yetinilmesi gerekirken anılan yasal prosedürün işletilmesi sağlanmadan mevcut hacizlerin kaldırılması şeklinde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Tebligat Kanununun 10. maddesinin 1. fıkrasında; "Tebligat tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır" hükmü yer almaktadır. Bu hüküm tüzel kişiler için de geçerlidir. Şirket adresini değiştirmiş ise, ticaret sicil gazetesinde yeni adresin yayımından itibaren tebligatlar yeni adrese yapılır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca; daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu durumda anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, tebligat yapılan adresin tebliğ tarihi itibariyle muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması zorunludur. İcra takip dosyasının incelenmesinde, şikayetçi borçlunun “ Orhanlı Mah. Derviş Cad....
Temyiz Sebepleri Davalı/alacaklı vekili; borçluya çıkarılan ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğunu, borçlunun 5 yıl boyunca takipten haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ödeme emrinin diğer takip dosyası ile aynı şekilde tebliğ edildiğini ve o takipte ödeme emrinden daha önce haberdar olduğunu beyan ederek ihalenin feshi davası açtığını ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tebligat usulsüzlüğü şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesi, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 30. maddesi, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 16. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat 3....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte, takip kesinleştikten sonraki zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemli asıl dava ve taşkın haciz şikayeti, hacizlerin ve yakalama şerhlerinin kaldırılması, 89/1.,89/2., ve 89/3. hacizlerinin usulune uygun tebliğ edilmediği, takip kesinleştikten sonraki zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemli birleşen dava dosyalarındaki şikayetler istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2. 2004 sayılı İİK md. 71/2, İİK md. 33/a, 3. İİK md.16, İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği md. 42 ve md. 44, 4. 7201 sayılı TK md. 35/4, 5. Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelil md. 30- 31. 3. Değerlendirme 1. Alacaklılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2. Birleşen dosyalar davacısı haciz ihbarnamesi borçlusu... Tarım Gıda Nak. İnş. Kon. Tur. San. ve Tic. Ltd....
Baki KURU: Hukuk Muhakemeleri Usulü, c.4, Beşinci baskı, s.3556, İstanbul-1991) Buna göre İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/121 Esas 2015/164 Karar sayılı ilamı ile şikayet husumet yokluğu nedeniyle reddedildiğine ve şikayetçi tapuda isim tashihi yaptırmak suretiyle husumet eksikliğini giderdiğine göre, ilk karar yeni şikayet yönünden kesin hüküm hüküm oluşturmaz. O halde mahkemece şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken dava şartı yokluğu gerekçesi ile reddi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Mahkemesi'nin 2013/726 Esas sayılı dosyasında Belediyenin tüm hesaplarına konulan hacizlerin kaldırılması için şikayet yoluna başvurulduğu, Mahkemenin Anayasa Mahkemesine iptal başvurusunun sonucunu beklediğinden bahisle, öncelikle derdestlik nedeniyle, ayrıca takibin dayanağı olan Mahkeme ilamının ilgili yasa maddeleri yürürlüğe girdiği tarihten önceki bir döneme ait bir ilam olması nedeniyle şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, borçlu Belediye Başkanlığı tarafından hesapların haczedilmezliğinin ileri sürüldüğü derdest bir dosyanın bulunduğu, haczedilmezliğe ilişkin iddiaların ilk dosyada değerlendirilip sonuçlandırılması gerektiği gerekçesi ile şikayetin derdestlik nedeni ile reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamı incelendiğinde; 15....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 29/12/2020 tarihli, 2020/293 esas ve 2020/394 karar sayılı kararında İİK'nun 106- 110. maddeleri uyarınca süresinde satış istenip istenmediğine yönelik hacizlerin düştüğüne ilişkin şikayet üzerine verilen karar, İİK'nun 363. maddesinde sayılan kesin nitelikte kararlardan olduğundan, HMK'nun 352. maddesi uyarınca niteliği itibariyle kesin hükme yönelik istinaf talebinin REDDİNE, 2- Aydın 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 29/12/2020 tarihli, 2020/293 esas ve 2020/394 karar sayılı kararında İİK'nun 106- 110....