Mahkemece, öncelikle tebligat usulsüzlüğü şikayetinin incelenip tebligatın usulüne uygun olduğunun belirlenmesi durumunda istemin süreden reddi, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde ise tebliğ tarihinin tebligatı öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ve sürede olan şikayet ve itirazların esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden yazılı şekilde istemin süreden reddine karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/971 esas ve 2020/870 karar sayılı ilamı ile şikayetçi 3.kişi İnternational..Şirketine gönderilen haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmiş olup, icra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesine gerek olmadığından ve haciz ihbarnamelerinin iptalinin doğal sonucu olarak 3.kişinin malvarlığına konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğinden, bu şikayete konu icra müdürlüğünün 02.10.2020 tarihli, 3.kişinin malvarlığına konulan hacizlerin kaldırılması kararından dönülerek, 02.10.2020 tarihinde kaldırılan hacizlerin, eski tarihli hacizler korunarak yeniden tesisine ilişkin kararının hatalı olduğu, ancak yargılama sürerken 23.10.2020 tarihinde 3.kişinin malvarlığı üzerindeki hacizlerin kaldılmasına karar verildiğinden, şikayet konusuz kalmıştır. Bu nedenle Mahkemece, konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir....
Borçlunun usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle icra mahkemesine başvurduğu, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 10.03.2017 tarih ve 2016/328 E.-2016/537 K. sayılı kararı ile; borçluya yapılan tebligatın, Tebligat Kanunu 16. ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 22. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne, tebliğ tarihinin 29.12.2016 olduğunun tespitine ve takip kesinleşmeden yapılan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, alacaklı vekili tarafından, şikayetin kabulüne dair ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulduğu, ... Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesi 09.05.2017 tarihli, 2017/1246 E., 2017/1149 K. sayılı kararı ile, davalının istinaf başvurusunun HMK.'...
Tüm dosya kapsamı ve dosya içerisinde bulunan icra dosyası ile tüm bilgi ve belgeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı T1 adına çıkarılan ödeme emri tebligatının TK 12- 13 maddesine göre tebliğ yapıldığı belirlenmiştir. Her ne kadar davacı adına çıkarılan ödeme emri TK 12- 13 maddesine göre tebliğ edilmiş ise de ; tüzel kişilere iş yerinde tebligat yapılırken, tebligat anında tüzel kişiyi temsile yetkili kişinin kim olduğu, o anda iş yerinde bulunup bulunmadığı, iş yerinde bulunmadığı takdirde yerine tebligatı almaya yetkili kişinin kim olduğu ve görevi tespit edilerek tebligatın bu usule göre yapılması gerekmektedir, dağıtıcı tarafından tebligat üzerine bu hususların hiçbiri tespit edilmeden iş yerindeki konumu ve görevi belli olmayan ve şirket yetkilisi olmadığı da anlaşılan kişiye tebligat yapılması usulsüzdür. Yine şirket yetkilisinin tevziat saatlerinde neden işyerinde bulunmadığı tebliğ mazbatsına açıklanmadığı belirlenmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/241 Esas ve 2020/88 Karar sayılı kararı ile usulsüz tebligat işleminin tespit edilmiş olduğu, icra dairesince buna rağmen talebin reddine karar verildiği, yaptıkları şikayetin istinaf incelemesi sonucunda usulsüz tebligat yönünden kesinleştiği, ıttıla tarihi ve usülsüz tebligat şikayetinin kesinleşmekle şikayete konu hacizlerin tebliğinden önce işlenmiş olduğu ve usulsüz olarak konulmuş hacizlerin kaldırılmasının gerektiği, yetki itirazının kabulü kararı ile yetkisiz icra müdürlüğünde yapılan tüm işlemlerin usulsüz ve geçersiz olduğu, takip kesinleşmeden konulan hacizler nedeniyle borçlunun maaşından kesinti yapılan miktarların icra dosyasına iadesinin istenmesi gerektiği ileri sürülerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince:"Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak tetkik edildiğinde; davacı borçlu vekili, davacı şirkete ödeme emrinin gerekli araştırma yapılmadan usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğini ileri sürerek; usulsüz tebligat şikayetinde bulunmuş olmakla birlikte; davacı borçlu vekili ayrıca yetki itirazında bulunulmuş ve davacı borçlu aleyhine tesis edilen hacizlerin kaldırılması ve takibin iptali talebinde bulunmuştur. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde bu adrese 7201 sayılı T.K.'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir....
İstinaf incelemesi HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re'sen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır. İstinaf konusu uyuşmazlık ilamsız takipte, takip borçlusu tarafından açılan ödeme emri tebligatı usulsüzlüğü iddiası ve hacizlerin kaldırılması şikayetidir. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Borçlu şirketin tebligat adresinin, ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı bulunması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat, salahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/49 D.İş sayılı ihtiyati haciz kararına dayalı olarak genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, alacaklının ihtiyati haciz talebinin %15 teminat karşılığında kabulü ile borçlunun menkul ve gayri menkul malları ile 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının 200.000 TL alacağa kadar yetecek kısmının ihtiyaten haczine karar verildiği, alacaklının talebi üzerine davacı hakkında takip başlatıldığı dosyadan ihtiyati hacizlerin tatbik edildiği, ihtiyati haciz kararında belirtilen miktar kadar nakit teminat bedelinin şikayetçi tarafından 08/07/2021 tarihinde icra dosyasına yatırıldığı, İİK'nun 266. maddesi uyarınca ihtiyati hacizlerin kaldırılması için ihtiyati haciz kararında belirtilen miktar kadar teminat alınması yeterli olup dosya borcunun tamamının depo edilmesinin gerekmediği, mahkemece açıklanan nedenle şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve yasaya uygun bulunmadığı anlaşıldığından davacı borçlu vekilinin...
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/818 Esas ve 2021/537 Karar sayılı kararının kesinleşmesi beklenmeden hacizlerin fekki talebinin reddine ilişkin müdürlük kararının kaldırılmasına karar verildiğini, bu noktada, ilk derece mahkemesi tarafından bahsi geçen usûlsüz tebligat şikâyetine ilişkin dosyanın kesinleşmesi beklenmesi gerekirken 13 gün içerisinde şikâyetin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, yukarıda açıklanan tüm bu hususlar doğrultusunda, taraf teşkili dahi yapılmadan ve dosya üzerinden verilen şikâyetin kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararının hatalı olduğunu ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak şikâyet başvurusunun reddine karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Uyuşmazlık, İstanbul 3. İcra Müdürlüğü'nün 2021/19924 Esas sayılı takip dosyasında davacı - borçlu vekilinin hacizlerin kaldırılması talebinin reddine dair 08/09/2021 tarihli memurluk kararının kaldırılması istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince " Tebligat usulsüzlüğü şikayetinin REDDİNE, 2004 sayılı İ.İ.K'nun 168/5 ve 169/a maddesine dayalı borca itirazın süreaşımı nedeniyle REDDİNE, 2004 sayılı İ.İ.K'nun 16. maddesine dayalı hacizlerin kaldırılması isteğinin REDDİNE, " dair karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine 24.01.2020 tarihinde İstanbul 2....