İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; rehin açığı belgesinin müvekkiline tebliğ edilmediğini mahkemece borçluya tebligat yapıldığı hususunda hataya düşüldüğünü, müvekkilinin rehin açığı belgesinden tesadüfen haberdar olduğunu düzenlenen rehin açığı belgesinin hukuka aykırı olduğunu bu belgeye dayanarak başlatılan takibin iptali gerektiğini, müvekkilinin taşınmazın maliki 3.kişi olarak sorumluluğunun ipotekli taşınmaz ile sınırlı olduğunu 2 adet ipotekli taşınmazın satıldığını dosya alacaklısının önünde başka alacaklı bulunduğundan dosya alacaklısına ödeme yapılamadığını, bunun üzerine alacaklı tarafından rehin açığı belgesi alınarak icra takibi başlatıldığını müvekkiline hiçbir tebligat yapılmadığını belirterek takibin iptalini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine Gebze 4....
Bu nedenle, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla taşınmazın satılması halinde sorumluluğu kalmayacağından, bir diğer anlatımla borçtan şahsen sorumluluğu söz konusu olmadığından, hakkında İİK.nun 152.maddesi uyarınca rehin açığı belgesi düzenlenemez. Bu maddeye göre düzenlenen rehin açığı belgesi ile ancak asıl borçlu aleyhine takip yapılması mümkün olup, borçtan şahsen sorumlu olmayan ipotekli taşınmaz maliki 3. kişinin mal varlığına başvurulamaz. Nitekim, borçluların şikayeti üzerine ... 23. İcra Hukuk Mahkemesinin 23/06/2016 tarih ve 2016/500 E.-560 K. sayılı kararı ile ...10. İcra Müdürlüğünün 2013/1189 Esas sayılı dosyası üzerinden düzenlenen rehin açığı belgesinin iptaline karar verildiği anlaşıldığından, rehin açığı belgesine dayalı olarak ... 5....
Bu maddeye göre düzenlenen rehin açığı belgesi ile ancak asıl borçlu aleyhine takip yapılması mümkün olup, borçtan şahsen sorumlu olmayan ipotekli taşınmaz maliki 3. kişinin mal varlığına başvurulamaz. Kötü niyet tazminatının uygulama alanı olayda bulunmamaktadır. Nitekim, alacaklı vekilinin ... 8. İcra Dairesinin 2019/41482 esas sayılı dosyasında 09.01.2020 tarihinde vermiş olduğu talep dilekçesinde şikayetçi hakkında düzenlenen rehin açığı belgesinin sehven hazırlandığının bildirilmiş olmasına dayanılarak konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiş olsa da; yasaya aykırı bir şekilde alınmış olan rehin açığı belgesinin ve başlatılan takibin de iptali gerekir....
rehin açığı belgesinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2007/8870 esas sayılı dosyasında usule aykırı şekilde rehin açığı belgesi alındığını, kendilerinin böyle bir belge talep etmediğini, ancak bu belgenin alacaklı kısmına müvekkilinin adının yazılmış olduğunu, müvekkilinin rehin açığına dayalı olarak takip yapmadığını, ... 5. İcra Müdürlüğünün 2007/8870 esas sayılı dosyasındaki takip çıkışının 65.117,48 TL olduğunu, 43,000 TL tahsil ettiklerini, kalan 22.117,48 TL'yi ise temlik ettiklerini, temlik ettikleri miktarın dışında alacakları kalmadığını belirtmek amacıyla ibraname verdiklerini, davacı yanın rehin açığı belgesinin iptali için dava açtığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir....
Sayılı İİK 150/e hükmü uyarınca yasal olarak düşen takip dosyasından işlemlere devam edilerek ihale yapılması ve rehin açığı belgesi düzenlenmesinin yasaya ve kamu düzenine aykırı olduğunu, iş bu hususların süreye tabi olmadan her zaman şikayet yoluyla iptalinin mümkün olduğunu bu nedenlerle söz konusu rehin açığı belgesinin "süresiz şikayet" yoluyla iptaline, müvekkillerinin 2006/527 e. sayılı dosyada borçlu sıfatı olmadıklarının tespitine ve mal varlıklarına konulan hacizlerin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
açığı belgesi düzenlenerek takibin sonuçlandırıldığının anlaşıldığı, dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar süresiz olarak şikayet konusu yapılabilecek ise de emsal içtihat kapsamında rehin açığı belgesinin düzenlenmesi ile takibin sonuçlandırıldığı, şikayetin ise takibin sonuçlanmasından sonra 24.05.2021 tarihinde yapıldığı anlaşılmakla takip sonuçlandırıldıktan sonra takibe ilişkin herhangi bir işleme süresiz de olsa şikayet yoluna başvurulamayacağının kabulü gerektiğinden şikayetin reddine karar verilmiştir....
Sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, takip konusu taşınmaz satılarak paraya çevrildiğini, daha sonra davalı alacaklı vekilinin talebi ile ipotek vereneler hakkında kesin rehin açığı belgesi düzenlendiğini, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, müvekkilin ipotek veren üçüncü kişi olduğunu, kredi borçlusu olmadığını, ipotek verenin sorumluluğunun ipotek verilen gayrimenkul ile sınırlı olduğunu, müvekkilleri aleyhine rehin açığı belgesi verilmesinin tamamen ve açıkça hukuka aykırı olduğunu beyanla, kesin rehin açığı belgesi verilmesine ilişkin icra müdürlüğü kararının kaldırılmasına, kesin rehin açığı belgesinin iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı taraf süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır....
İİK'nun 152/3. maddesi gereğince rehin açığı belgesinin ayrı takip konusu yapılması gerekip, rehin açığı belgesine dayalı olarak, menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takibe devam edilip haciz işlemi yapılması mümkün değildir. O halde mahkemece şikayetin bu sebeple kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü doğru değil ise de sonuçta şikayet kabul edildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması yoluna giidlmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Rehin açığı belgesinin iptali ile menfi tespit istemine ilişkin davada icra mahkemesinin görevli olduğuna ilişkin karar ve gerekçenin hatalı olduğunu, oysa mavakkilinin, icra takibi sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açtığını, dilekçede yer alan müvekkilinin sorumluluğunun ipotekli taşınmazlarla sınırlı olduğu ve ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan takipte taşınmazların ihale edilmesi ile sorumluluğu kalktığına ilişkin açıklamaların mahkemenin yorumunun aksine, rehin açığı belgesindeki alacak miktarının dava konusu edildiğini ve müvekkilin rehin açığı belgesinde yazılı olduğu kadar borcunun bulunmadığının tespitine ilişkin bir talep olduğunu, “Rehin açığı belgesine dayanılarak başlatılan İstanbul 30....