Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın haczedildiği, haczin borçlu vekiline 103 davetiyesi ile 20/01/2020 tarihinde avukat Fatma Aygören'e tebliğ edildiği, borçlu vekili Fatma Aygören 103 davetiyesi ile kıymet takdiri raporunun borçluya asile tebliğini 22/01/2020 tarihli dilekçesinde beyan etmiş ise de, avukat Fatma Aygören tarafından tebliğ evrakı 20/01/2020 tarihinde alındığından ve bu tarihte avukat Fatma Aygören'in vekillikten istifası söz konusu olmadığı gibi, borçlunun 11/02/2020 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Taşınmaz haczine ilişkin 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet de İİK 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Borçlu meskeniyet şikayet dilekçesinde 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürmemiş, süresinden sonra tebligatının usulsüzlüğünü ileri sürmüştür....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/03/2019 NUMARASI : 2017/568 2019/176 DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Mersin 4....

ın mülkiyetinde bulunan evin meskeniyet iddiasıyla haczedilemeyeceğinin tespitine ve dolayısıyla haczin kaldırılmasına ilişkindir. Dava, tahsil dairesinin uyguladığı haczin şikayet yoluyla kaldırılması amacıyla açıldığından ve istihkak iddiası da sözkonusu olmadığından davanın Vergi Mahkemesince çözümlenmesi gerekir. Bu durumda davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek sonuçlandırılması doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 09.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Sayılı dosyada 103 davetiyesi 09.09.2022 tarihinde T1 tebliğ edildiği, şikayet eden T1 vekili ise iş bu icra dosyasına vekil kaydını 15.09.2022 tarihinde yaptığı, icra dosyasında şikayet eden vekiline 103 davetiyesinin tebliğ edilmediği, hal böyleyken 103 davetiyesinin tebliğ tarihinin şikayet eden T1 tebliğ tarihi olan 09.09.2022 tarihi olduğu, huzurda yapılan şikayetin tarihi ise 19.09.2022 olduğu, dolayısıyla meskeniyet iddiasıyla yapılacak şikayet süresi geçmiş olduğu, öncelikle huzurdaki şikayet, süresi içerisinde yapılmadığından usul yönünden reddine karar verilmesi gerektiği, davacı taraf haczedilen taşınmazda ikamet dahi etmediğinden, sosyal ve ekomik durumuna göre dava konusu taşınmaz haline münasip ev sayılamayacağından ve taşınmazın 3/20 hissesinin satışa konu olup, arta kalan tutar şikayet edene verileceğinden huzurdaki şikayetin reddinin gerektiği, evin borçlunun hâline münasip olup olmadığı belirlenirken hem objektif hem de sübjektif kriterlere başvurulması, buna göre...

    Şikayet tarihinden önce anılan maddeler uyarınca haczin düştüğünün veya haczin kaldırıldığının belirlenmesi halinde, davacının düşen bir haczin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı olmayacağından meskeniyet şikayetinin fuzuli yapıldığının kabulü gerekir. Somut olayda, dava konusu taşınmazın tapu kaydına 07/12/2021 tarihinde haciz şerhinin işlendiği, haczin konulduğu tarih itibariyle yürürlükte olan İİK'nın 106. maddesi uyarınca satış isteme süresinin 1 yıl olduğu, ancak bu hacze ilişkin olarak davalı alacaklının, 1 yıllık süre içinde satış talep etmediği, şikayet tarihi itibari ile dava konusu 07/12/2021 tarihli haciz ayakta olmakla birlikte haciz tarihinden itibaren 1 yıl içinde alacaklı tarafından taşınmazın satışının talep edilmemesi ve meskeniyet şikayetinin satış isteme sürelerini durdurmaması sebebiyle haczin düştüğü anlaşılmaktadır....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Şikayet, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki haczin İİK. 'nun 82/1- 12. Bendi uyarınca kaldırılması (meskeniyet iddiası) istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; Şikayet, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki haczin İİK. 'nun 82/1- 12. Bendi uyarınca kaldırılması (meskeniyet iddiası) istemine ilişkindir. Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 29/09/2022 tarihli 2022/297 Esas 2022/363 Karar sayılı karar ile tasarrufun iptali davasının davalı T1 yönünden husumet yokluğundan reddine karar verildiği, kararın 08/11/2022 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla mahkemenin karar tarihi itibariyle, şikayet edenin, takip dosyasında borçlu sıfatının kalktığı, her ne kadar hacizlerin kaldırılması yönünde işlem yapılmamış ise de hacizlerin de hükümsüz kaldığı, dolayısıyla somut olayda karar tarihi itibariyle meskeniyet şikayetin konusuz kaldığı anlaşılmış, mahkemece şikayetin konusuz kalması sebebiyle "esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde karar verilmesi ve şikayet tarihi itibariyle tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisisin isabetli olmadığı anlaşılmıştır....

    Dairemizce yapılan değerlendirmede; mahkemece Dairemizin 2022/1583 Esas 2022/1500 Karar sayılı 29/09/2022 tarihli ilamı doğrultusunda şikayete konu taşınmazın keşfinde görev yapan bilirkişilere dosyanın tevdi ile taşınmazın değerinin şikayet tarihi itibariyle hesaplandığı ve taşınmazın borçlunun haline münasip olduğu görülmekle meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış olup, şikayete konu 02/07/2020 tarihli hacze ilişkin 103 davetiyesinin 19/08/2020 tarihinde davacı borçluya tebliği üzerine İİK'nın 82/12 ve İİK'nın 16/1 maddesi gereğince 7 günlük yasal süre içerisinde 21/08/2020 tarihinde davanın açıldığı ve meskeniyet şikayetine konu taşınmazın şikayet tarihi itibariyle değerinin ve borçlunun haline münasip evin değerinin hüküm kurmaya ve denetime elverişli raporla usulünce tespit edildiği görülmekle davalı alacaklı tarafın ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin...

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2020/219 ESAS, 2020/479 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ,müvekkili aleyhine Bakırköy 11. İcra Müdürlüğünün 2017/7548 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine geçildiğini, müvekkilinin ailesi ile oturduğu İstanbul ili, Bakırköy ilçesi, Şevketiye Mah., 335 ada, 8 parsel, 10 numara da kayıtlı taşınmazı üzerine haciz konulduğunu ileri sürerek meskeniyet itirazında bulunarak, haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı vekili davanın reddini istemiştir İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından , İ.İ.K.'...

    UYAP Entegrasyonu