meskeniyet iddiasına yönelik şikayetin süre aşımından reddine karar vermiştir....
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; dava konusunun meskeniyet ve haczedilemezlik iddiası olduğu, mahkemenin görevli olduğu, Küçükçekmece 4 . İcra Müdürlüğü nün 020/14916 Esas sayılı dosyasında şikayetçiye ait lokantaya yapılan hacze yönelik şikayetin tefrik edilerek yeni esasa kaydedildiği, İİK'nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 12. bendi gereğince meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, aynı Kanun'un 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tâbi olacağı, şikayet süresinin haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlayacağı, somut olayda, Bakırköy 2 ATM'nin 2021/373 Esas sayılı dosyasında şikayetçi, dava konusu taşınmazdaki haczin kaldırılmasını talep etmekle en geç bu tarihte hacizden haberdar olduğu ancak şikayetçinin İİK'nun 16/1. maddesinde öngörülen 7 günlük süreyi geçirerek .20/09/2021 .tarihinde mahkemeye başvurduğu gerekçesiyle süresinde yapılmayan şikayetin reddine dair karar verildiği görülmüştür....
Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet eden-3. kişi vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Şikayet ve istinaf dilekçesini tekrarla, müvekkilinin aktif dava ehliyeti olduğunu, Anayasa Mahkemesinin 12.12.2019 tarih ve 2016/10454 sayılı emsal kararı ile eşin de meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı olduğuna karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İcra İflas Kanunu'nun 82. maddesi. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
Taraflar arasındaki şikayet nedeniyle yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince istemin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Şikayetçi borçlu vekili talep dilekçesinde; haczedilen şikayet konusu taşınmazda aile konutu şerhi olduğunu da beyanla İİK md. 82/1-12 gereği meskeniyet şikayetinde bulunmuştur. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; şikayet sebeplerine karşı davanın reddini istemiştir. III....
Öte yandan; borçlunun şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporuna itiraz ettiği taşınmazlardan biri de aynı zamanda meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmaz olup, mahkemece her iki şikayet konusunun da aynı dosyada çözümlenmesi ve borçludan alınacak tek bir gider avansı ile yapılacak keşifte her iki şikayet konusuna ilişkin olarak da tek rapor alınabilecek olması karşısında, mahkemenin tefrik kararı da usul ekonomisi ilkesi gereğince doğru bulunmamıştır. O halde mahkemece, kıymet takdirine itirazla birlikte meskeniyet şikayetinin yapıldığı ve tefrik kararı veren .......... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2016/......
Birleşen dava yönünden davacının meskeniyet şikayetinin incelenmesinde; Şikayet, İİK.nın 82/1- 12.maddesi kapsamında meskeniyet iddiasına dayalı haczin kaldırılması talebine ilişkindir. İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Nitekim Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2017/1053 esas 2018/5592 karar sayılı ilamı da aynı doğrultudadır. Davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazını ipotek ettiği, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte haciz sahfası bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunulamayacağı anlaşıldığından davacının meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/12486 E. sayılı dosyasında 24/12/2018 tarihinde infaz edildiğini, ihtiyati haciz tebliği ile kesin hacze dönüştüğü halde davacının yine süresi içinde meskeniyet iddiasında bulunmadığını, taşınmazın tapu kaydı üzerine 29/07/2020 tarihinde ikinci haciz konduğunu, birinci haciz düşmediğinden ikinci hacizden sonra meskeniyet iddiası için yeni bir itiraz süresi başlamayacağını, davalı tarafından yapılan ödemeler ile inşa edilmiş davaya konu binalar için davacının meskeniyet iddiasında bulunamayacağını, taşınmaz içindeki yapıların İmar Kanunu'nun 32. maddesine göre mühürlendiğini, davacıya idari para cezası tahakkuk ettirildiğini ve binaların yıkımına karar verildiğini, yapı kayıt belgesinin de iptal edildiğini, ekonomik değeri olmayan, yıkıma tabi bir taşınmaz için satışa esas olmak üzere kıymet takdiri yapılmayacağını ve bu yapı için meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, davacının icra dosyasından yaptığı sorgusundaki adresinin 15/09/2020 tarihi itibariyle "Acıbadem...
Meskeniyet şikayetinin satış isteme süresini durdurmaması, alacaklı taraflarca da bir yıllık süre içerisinde satış talebinde bulunulmamış olması karşısında, şikayet tarihi itibariyle geçerli haciz var ise de, karar tarihi itibariyle haczin hükümsüz kaldığı tespit edilmiştir. Meskeniyet şikayetine konu haciz karar tarihi itibariyle hükümsüz kaldığından, iş bu şikayet konusuz kalmıştır. Bu haliyle mahkemece esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, şikayetin kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilecektir. (Dairemizce aynı yönde verilen 2019/2261 E 2021/379 K sayılı karar, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2021/3814 E 2021/7596 K sayılı kararı ile onanmıştır.)...
CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde, davacı borçlunun 01.09.2020 tarihinden itibaren ilgili haczi öğrendiğini ve yedi günlük itiraz süresini kaçırdığını meskeniyet itirazının mahkemece süre yönünden reddedilmesi gerektiğini, bunun haricinde borçlunun ilgili taşınmazlar üzerindeki ipotekler sebebiyle meskeniyet itirazı hakkından önceden feragat etmesi gerektiğini yurt dışında ikamet ettiği ve yerleşik olduğu birden fazla taşınmaza sahip olduğu yurt dışına çıkmadan önce dahi dava konusu taşınmazı mesken olarak kullanmadığı ve davalı alacaklı müvekkilin ipotek alacaklısı olması sebepleriyle esas yönünden de meskeniyet itirazının reddedilmesini talep etmiştir. III....
İcra Müdürlüğün'ün 2017/137 Talimat sayılı dosyası üzerinden 24/07/2018 tarihinde kıymet takdiri yapılmak üzere taşınmazın bulunduğu yere gidildiğinin belirtildiği, meskeniyet şikayetine konu davanın 16/08/2018 tarihinde açıldığı, hacizden borçlunun en geç kıymet takdirinin yapıldığı tarihte haberdar olduğunun anlaşılması karşısında 7 günlük meskeniyet şikayet süresinin geçmiş olduğu ve bu nedenle ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK'nın 353/1- b-1. maddesi gereğince esastan reddi gerekmiş ve aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur....