Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/03/2016 tarih ve 2015/344-2016/204 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı; davalı bankadan iki adet tüketici kredisi kullandığını, ayrıca davalı bankada maaş hesabının bulunduğunu, davalı bankanın İİK'nın 83/2 maddesine aykırı olarak maaş hesabına bloke koyarak kredi taksitlerini tahsil ettiğini, oysa maaşının dörtte birinin icra kanalıyla bir başka borç için de kesildiğini, bu nedenle evinin ihtiyaçlarını karşılayamadığını, maaşından kesilen toplam miktarın 4.843,52 TL olduğunu ileri sürerek maaşı üzerindeki usulsüz blokenin kaldırılması ve mağduriyetinin giderilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/19597 Esas sayılı dosyasında alacaklı olduğunu iddia eden tarafça 03.08.2011 ve 29.09.2012 tarihlerinde satış talebinde bulunulmuş ise de; talebinin icra müdürlüğünce reddedilmesi ve bu kararın kaldırılması için şikayet yoluyla İcra Hakimliği'ne başvurulmaması sonucu geçerli bir satış talebinin varlığından sözedilemeyeceğinden ve süresinde geçerli bir satış talebi de bulunmadığından, usul ve yasaya uygun olan şikayetin kabulü yerine reddine dair verilen kararın bu yönü ile bozulması gerektiğinden, Sayın çoğunluğun onama yönündeki görüşüne katılamıyorum....
Yine birikmiş nafaka borçları için emekli maaş haczinde de uygulanması gerekli, İİK'nun 83. maddesi hükmüne göre; borçlunun ve ailesinin geçimi için icra müdürlüğünce zorunlu olarak taktir edilen miktar tenzil olunduktan sonra kalan bölümünün haczedilebileceği ve bu miktarın maaşın 1/4'ünden az olamayacağı belirtilmiştir. Somut olayda borçlu aleyhine birikmiş ve devam eden aylar nafakasının tahsili amacıyla ilamlı takip başlatıldığı, alacaklı vekilinin birikmiş nafaka yönünden borçlunun emekli maaşının 1/4 'ü üzerine haciz konulması talebinin İcra Müdürlüğü'nce birikmiş nafakanın adi alacak vasfında bulunduğu, bu nedenle tahsili için emekli maaşı üzerine haciz konulamayacağından bahisle reddedildiği, şikayet üzerine icra Mahkemesi'nce de kararın yerinde bulunarak talebin reddedildiği, hükmün alacaklı vekilince temyiz edildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunanlar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçiler vekili, dava dışı borçluya ait taşınmazlardaki müşterek mülkiyet hisselerinin satımı sonucunda düzenlenen sıra cetvelinde, satış parasının 1. ve 2. sırada yer alan şikayet olunanlar arasında garameten paylaştırılmasına karar verilmişse de, şikayet olunanların taşınmazlar üzerindeki haczinin süresinde satış istenmemesi sebebiyle düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile satış bedelinin müvekkilinin alacaklı olduğu dosyalar arasında garameten paylaştırılmasını şikayet ve talep etmiştir.....
Şti'nin müvekkiline olan borcundan ötürü 42 AD 882 plakalı araca 22.07.2010 tarihinde haciz koyduklarını, 07.07.2011 tarihinde satış istediklerini, yapılan ihalenin feshine karar verildiğini, bunun üzerine ek ihale yapılması gerekirken müvekkilinin haczinin düştüğüne yönelik yazı yazıldığını, haczin düşmediğini, şikayet olunan alacaklıların hacizlerinin düşmüş olduğunu, müvekkilinin sıra cetvelinde yer almasının gerektiğini ileri sürerek, 20.02.2012 tarihli sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan ... vekili, borçlunun aracına koydukları haczin düşmediğini, haczin düşmediğine dair yazılan yazıya karşı şikayetçi tarafından açılan davanın reddedildiğini savunarak, şikayetin reddini talep etmiştir....
ın çalıştığı müvekkili şirkete maaş haczi gönderildiğini, müvekkili şirket hesaplarına haciz konulması üzerine yapılan araştırmada işbu icra dosyası kapsamında gönderilen maaş haczinin 21.07.2020 tarihinde ... isimli şahsa tebliğ edildiğinin görüldüğünü, müvekkili şirkette hiç bir zaman ... adında bir şahıs çalışmadığını, hatta bunun müvekkili şirkete ait hizmet listesi ile sabit olduğunu ve 2020 Temmuz ayında müvekkili şirketin ... adında bir çalışanı bulunmadığının hizmet listesi ile tespit edileceğini, dolayısıyla Bursa ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası kapsamında gönderilen maaş haczinin müvekkili şirkete usulsüz olarak tebliğ edildiği, usulsüz tebliğ edilen maaş haczinden müvekkili şirketin haberinin olmadığı, bu nedenle ...'ın müvekkili şirkette çalıştığı süre zarfında ...'ın maaşından kesinti yapılamadığı, müvekkili şirketin borcun sorumlusu ...'...
-K A R A R- Şikayetçiler vekili, müvekillerinin alacağının işçi alacağı olduğunu ve sıra cetvelinde birinci sırasında yer alması gerekirken, şikayet olunanlardan sonraya alındığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan Vergi Dairesi Müdürlüğü vekili, müvekkilinin haczinin şikayetçinin haczinden önceki tarihli olduğunu, ilk kesin hacze iştirak edebilecek alacakların İİK'nın 100 ve 101. maddelerine göre belirleneceğini, İİK'nın 206. maddesindeki sıraların aynı deredece hacze iştirak etmiş alacaklılar arasında uygulanacağını, şikayetçilerin hacze iştirakinin mümkün olmadığını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ... Türk Katılım ... A.Ş. vekili, sıra cetveline konu .... ve.... plakalı araçlar üzerinde rehinlerinin bulunduğunu, bu sebeple alacaklarının rüçhanlı olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili,....Esas sayılı takip dosyasında düzenlenen 14.05.2014 tarihli sıra cetvelinde ilk sırada pay ayrılan şikayet olunanın başlattığı icra takibinde ödeme emrinin bu yönde özel yetkisi olmayan borçlu vekilince tebliğ alınmasının geçersiz olduğunu, borçlu şirket yetkilisinin takipten bir hafta evvel vefat etmiş olması nedeniyle şirketin temsilcisiz kaldığını önceki tarihli vekaletnameye dayanılarak, borçlu vekilince ödeme emrinin dairede tebliğ alınmasının danışıklı olduğunu, dolayısıyla şikayet olunanın ihtiyati haczinin de kesinleşmediğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile ilk sıraya ayrılan payın müvekkilinin 2. ve 3. sıradaki dosyalarına dağıtılmasını talep ve şikayet etmiştir....
Bir kısım şikayet olunanlar vekilleri, şikayetin reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; 6183 sayılı Yasa'nın özel nitelikte olduğu, belli bir süre içerisinde satış ifa edilmediği veya istenilmediği takdirde haczin düşeceğine ilişkin hüküm bulunmadığı, Vergi Dairesinin hacizlerinin ayakta olduğu, Vergi Dairesi haciz tarihlerinin 22.07.2009 ve 24.03.2012 olduğu, şikayetçi haczinin ise 02.10.2012 olduğu, vergi dairesi haczinin öncelikli olduğu, iş kazasından doğan tazminat alacağının işçi alacağı niteliğinde olduğu, davacının işçi alacağının ilama bağlı olduğu, ilama esas davanın açıldığı tarihin Vergi Dairesi dışındaki şikayet olunanların takiplerinden önce olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Karar, şikayet olunan Belediye vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayet konusu edilen sıra cetveline konu paranın dağıtımında, şikayet olunan ......
Mahkemece, davanın kabulü ile devre tatil üyelik sözleşmesinin iptaline, sözleşme nedeniyle verilen senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile 06.08.2011 vade tarihli 200.00.TL bedelli ve 08.08.2011 vade tarihli 6.600.00.TL bedelli senedin iptaline, davacının maaş haczinin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Her ne kadar mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de; Davacının, 25.12.2013 tarihli mahkeme kararından sonra temyiz aşamasında 23.07.2014 tarihli dilekçe ile davadan feragat ettiği anlaşıldığından bu hususta mahkemece bir karar verilmesi gerektiğinden, kararın bozulması gerekir. 2-Bozma nedenine göre; davalının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir....