Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; Uyuşmazlık; haciz tutanağının iptali istemine ilişkin şikayet ve kıymet taktirine itiraza ilişkindir. Davacın haczedilen menkullerin kıymetinin icra müdürlüğünce yapılmasına yönelik şikayeti kıymet takdirine yönelik şikayet olup, kıymet takdirine ilişkin her türlü şikayet hakkında verilen ilk derece mahkeme kararları niteliği gereği kesindir. Belirtilen nedenle, istinaf yoluyla incelenmesi talep edilen ilk derece mahkemesi kararı, İİK'nın 128/a ve 363/1 maddeleri gereğince niteliği itibariyle kesin olduğundan, kıymet taktirine itiraz yönünden davacının istinaf başvurusunun usulden reddine karar vermek gerekmiştir. Haciz tutanağında; alacaklı ve borçlunun adı soyadı, alacağın miktarı, haczin hangi gün ve saatte, nerede ve kimin huzurunda yapıldığı, haczedilen mallar ve takdir edilen değerleri, yediemine teslim edilmiş ise yedieminin adı soyadı yerleşim yeri adresi vb hususların yazılması gereklidir. Bununla birlikte; Yargıtay 12....
Bu şartların bulunması halinde takibe konu alacağın niteliğine göre sıra cetvelindeki yerinin doğru olmadığı iddia olunmuşsa, itiraz etmeyenleri etkilememek kaydı ile önce sıralamaya itiraz edenin ve itiraz edilen sıranın yerindeliğinin denetimi yapılacaktır. (YHGK'nın 05.03.2008 tarih ve 161 E., 213 K. sayılı ilamı) Süresinde itiraz ya da şikayet yoluna başvurulmayan icra dosyalarındaki alacaklılar yönünden sıra cetveli kesinleşmiş olduğundan, bu alacaklılar lehine ya da aleyhine hüküm tesis edilemeyeceği gibi, düzenlenecek yeni sıra cetvelindeki hukuki durumları da önceki sıra cetveline göre herhangi bir değişiklik göstermeyecek, kesinleşen miktardan daha fazla pay almaları mümkün olmayacaktır. Sıra cetveline şikayetin kabulü halinde, bundan yalnızca şikayetçi alacaklının yararlanması, şikayetçi olmayan aleyhine kesinleşen hukuki durumun ve pay miktarının yeni cetvelde nazara alınması gerekmektedir. Somut olayda, sıra cetvelinde, şikayet olunanın alacaklı bulunduğu ... 2....
Şikayet edilen ihale alıcısı cevap dilekçesinde; ihale bedellerinin yasal süre içerisinde yatırıldığını, satışın süresi içinde talep edilmesi nedeniyle hacizlerin düşmediğini, icra mahkemelerine yapılan şikayet ve itiraz dosyalarında takibin durdurulmasına dair bir karar olmadığından bu şikayetler kesinleşmeden ihale yapılmasına engel bir durum bulunmadığını, satış sıralamasının hatalı yapılmasının fesih nedeni olmadığını, zira alacaklının haczettirdiği mallardan dilediğinin satışını isteme hakkına sahip olduğunu, kıymet takdir raporunun usulüne uygun kesinleştiğini, gazetenin 50.000 tirajlı olmakla yeterli olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini ve HMK gereğince kötü niyetli olarak şikayet yoluna başvuran borçlular aleyhine idari para cezasına hükmedilmesini istemiştir. III....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; alacağın tamamı tahsil edildiğinden dosyanın infazen işlemden kaldırıldığı gerekçesiyle şikayetin konusu kalmadığından esas hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına, dava açılmasına sebebiyet verildiğinden yargılama giderlerinin şikayet olunandan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1) Şikayet sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 142. maddesi uyarınca sıra cetveline karşı her alacaklı ilgilisine dava açarak itiraz edebilir. Hükümde bu hak, alacaklılara tanınmış olup, kural olarak borçlunun düzenlenen sıra cetvelindeki sıraya itiraz hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece, aktif dava ehliyeti olmayan şikayetçinin itirazının bu sebeple reddi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 2) Bozma nedenine göre, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmekle; davacı, her ne kadar gazete ilanında banka tarafından yapılan keşiflerde verilen ihale ilanlarının tamamen yalnış olup doğruyu yansıtmadığı, bu taşınmazın 4 kattan oluştuğu, ilk iki katının oturma ruhsatlı olduğu, diğer iki katın ruhsatının olmadığı, imar afındanda faydalanılmadığı, bankanın mülkiyetin değerinin üzerinde bir değer belirlendiği, yalnış bilgilendirme yapıldığını beyanla taşınmazın ihallesinin iptalini, yeniden değerlendirilerek doğru bilgiler verilerek yeniden ihale yapılmasını talep etmiş ise de; ihaleye konu taşınmazın kıymet takdirine ilişkin raporun 18/07/2020 tarihinde davacı/borçlu şirketin ticaret sicil adresine tebliğ edildiği, davacı tarafça bu tebliğin usulsüzlüğüne dair süresi içerisinde yapılmış bir şikayet bulunmadığı gibi kıymet takdirine itiraza ilişkin bir dava da açılmadığı ve bu haliyle taşınmaz için belirlenen değerin itiraz edilmeksizin kesinleştiği ve kesinleşen değer üzerinden satış işlemlerine devam...
Dava konusu uyuşmazlığın yediemin ücretine ilişkin şikayet olması nedeni ile istinaf yoluna başvurulamayacak, dolayısı ile kesin kararlardan olduğundan istinaf talebinin usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Meskeniyet şikayeti yönünden istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Kıymet takdirine yönelik itiraz yönünden mahkeme kararının nitelik itibariyle kesin olması nedeniyle (İİK. 128/a maddesi gereğince) istinaf talebinin USULDEN REDDİNE, 3- a-)Peşin alınan harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına, b-) İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına; Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda kıymet takdirine itiraz yönünden İİK.'...
ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; 02.12.2021 tarihli kıymet takdir raporunun borçluya tebliğ edilmediğini ileri sürerek tapunun 3 parselinde kayıtlı 15 bağımsız bölüm numaralı taşınmaza ilişkin ihalenin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklılar cevap dilekçelerinde; satış dosyasında sadece bir kıymet takdiri bulunmakla, bunun da borçluya tebliğ edildiğini, süresi içerisinde yapılmış bir kıymet takdirine itiraz bulunmadığını, satışın usulüne uygun olarak gerçekleştirdiğini ileri sürerek şikayetin reddini talep etmişlerdir. III....
Hukuk Dairesinin 2022/1856 Esas, 2022/9263 Karar sayılı ilamı ile "...icra mahkemesine başvuru tarihine göre şikayet konusu olan 89/1 haciz ihbarnamesinin 22.01.2019 tarihli ihbarname olup, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemelerince şikayet konusu olmayan 23.02.2018 tarihli 89/1 haciz ihbarnamesi değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmesi yerinde görülmemekle birlikte, işbu şikayet tarihinden sonra ve İlk Derece Mahkemesi karar tarihinden önce, 18.4.2019 tarihli 89/2 haciz ihbarnamesi düzenlenerek 23.4.2019 tarihinde, devamında da 08.5.2019’da 89/3 haciz ihbarnamesinin 3. kişi bankaya tebliğ edildiği, bu suretle işbu şikayetten elde edilmek istenen gayenin fiilen gerçekleşmiş olduğu anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesince konusuz kalan şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve HMK'nun 331. maddesinin 1. fıkrası uyarınca şikayetin yapıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdirine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin reddi...
Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da (İİK'nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla İcra Mahkemesi'nde (İİK'nın m.142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda, şikayeçi vekili, müvekkilinin alacağının imtiyazlı alacak olduğunu, öte yandan takip borçlusunun yediemin otopark ücreti alacağının ... Bakanlığı Ücret Tarifesine göre belirlenen Yasal miktardan fazla olduğunu ileri sürmüştür. Şikayetçi tarafın ileri sürdüğü bu hususlar gözönünde bulundurulduğunda, itirazın sadece sıraya ilişkin olmadığı, alacağın esasına da itiraz edildiği anlaşılmış olup, iş bu uyuşmazlıkla ilgili asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, İİK 142. maddede düzenlenen cetvele itiraz davasıdır. Uyuşmazlık, görevli mahkeme noktasında toplanmıştır, İİK nun 142. maddesinin son fıkrası uyarınca sıra cetveline ilişkin itiraz yalnız sıraya ilişkin ise şikayet yolu ile tetkik merciine arz olunur. İtiraz sıraya dahil olmakla birlikte alacağın esas ve miktarına da ilişkinse bu durumda şikayet yolu ile tetkik merciinde ileri sürülemez. Alacaklının itirazı, itiraza konu ettiği alacağın esas ve miktarına ilişkin olmayıp sadece sırasına ilişkinse, bunun şikayet yolu ile icra tetkik merciine arz olunması gerekir. Şikayet ise, takip hukukunun temel kurumlarından olup, icra dairelerinin yolsuz işlemleri hakkında ilgililere icra tetkik merciine başvurmaları ile bu yolsuz işlemlerin kaldırılması veya düzeltilmesi imkanını tanıyan İİK 16- 18 ve 22. maddelerinde düzenlenmiş bir yasa yoludur. Bu özelliği itibarı ile şikayet olunan, şikayete konu olan işlemi yapan icra dairesidir....