Şikayet tarihi itibariyle devam ettiğinden şikayet olunan yararına avukatlık ücreti takdir edilmemiştir. Bu itibarla aşağıdaki hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Daha önce verilen ihtiyati tedbir kararının teminat karşılığı kaldırıldığı anlaşılmakla, HMK 398/8 maddesi uyarınca DAVANIN DÜŞÜRÜLMESİNE, 2-Peşin alınan harcın yeterliliğine, başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 3-Şikayet olunan şikayetin yapılmasına sebep olduğundan lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yargılama giderinin şikayet eden üzerinde bırakılmasına, 5-Kararın taraflara tebliğine, Şikayet eden vekilinin yüzüne karşı , şikayet olunanın yokluğunda kararın tefhim ve tebliğinden itibaren HMK 398/5 maddesi uyarınca 1 hafta süre içerisinde Bakırköy .... Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2022 Katip ... e-imzalıdır Hakim ... e-imzalıdır...
Kararı, şikayet olunan iflas idaresi vekili temyiz etmiştir. Şikayet, iflas sıra cetvelinin iptali talebine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu'nun 235/1. maddesi'ne göre, sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. Hâl böyle olmakla, mahkemece görevsiz olduğu gözden kaçırılarak davanın esası yönünden karar verilmesi doğru olmamış ve hükmün bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan iflas idaresi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, şikayet olunan yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; kıymet takdiri raporunun kendisine usulüne uygun tebliğ edilmediğini bu nedenle ihale konusu aracın değerinin çok altında ihale edildiğini, yeniden keşif yapılarak değerinin tespit edilmesi gerektiğini, satış ilanı ile ihale arasında bir aydan az süre bulunduğunu, satış ilanının düşük tirajlı gazetede ilan edildiği ileri sürerek 15.02.2022 tarihli ihalenin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetçi borçluya kıymet takdiri tebliğinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, yasal sürede kıymet takdirine itiraz etmeyen borçlunun itirazlarını ihalenin feshi davası aşamasında ileri süremeyeceğini, satış ilanının yasal süre içinde tirajı yüksek gazetede yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür (HGK'nun 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı). Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
İncelenen dosya kapsamına göre; her ne kadar anılan taşınmazın ihale bedeli muhammen bedelin üzerinde ise de, zarar unsurunun gerçekleşmediği durumunun istisnaları ihaleye fesat karıştırılması, kıymet takdir raporunun usulsüz tebliği iddiası ile kıymet takdirine itiraz edilmesi (ya da kıymet takdirine itiraz edilmiş ise kesin olarak verilen karara ilişkin yeniden kıymet takdirine itirazın ihalenin feshi davasında iddia edilmesi) ipotek ve rehin takiplerinde İİK 150/e maddesine dayalı takibin düştüğü ve haciz yolu ile takiplerde ise İİK 106. ve 110. maddelerine dayalı haczin düştüğü iddiasında bulunulması olup bu iddialardan biri ile ihalenin feshi davası açılması halinde zarar unsuru gerçekleşmemiş olsa bile esastan inceleme yapılması gerektiği, Diğer taraftan İİK'nun 128/2.maddesi gereğince, satışa hazırlık işlemleri sırasında icra dairesi taşınmazın kıymetini ehil bilirkişi aracılığı ile tayin ve tespit ettirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi -KARAR- Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. İİK'nın 142/1. hükmüne göre, önceki gibi cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise, sıraya dair şikayetlerin icra mahkemesine yapılacağı öngörülmüştür. Anılan hükümde yer alan "alakadarlar" ifadesi, kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibarıyla önce olan ve kendisine pay ayrılan alacaklıları ifade eder. Şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmelidir. Sıra cetvelinde kendisine pay ayrılan ve şikayet sonucundan etkilenecek olan alacaklılar da yargılamaya dahil edilmeli, onlar hakkında da hüküm kurulmalıdır....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi, İİK'nın 169/a. maddesi uyarınca yetki itirazı, borca itiraz ve İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz istemine ilişkindir. Borçlunun ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. Somut olayda, davacı borçlu şikayet konusu işlemi 10/09/2021 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, usulsüz tebliğ şikayeti ve mahkemece düzeltilmesine karar verilen ödeme emri tebliğ tarihine göre, yetki itirazı yasal süresindedir. HMK'nın 355. maddesinde "inceleme istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" düzenlemesine yer verilmiştir....
de İİK'nun 128. maddesinde belirtilen şekilde 7 gün içinde kıymet takdirine itiraz etmediğinden artık bu husus ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemez....
Yine aynı maddenin 7. fıkrasına göre satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada sonradan öğrenilmişse şikayet süresi öğrenme tarihinden başlar. Şu kadar ki, bu süre ihaleden itibaren bir seneyi geçemez. Somut olayda, şikayetçi sair fesih nedenlerinin yanı sıra kendisine yapılan satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmüştür. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 11., Avukatlık Kanunu'nun 41. ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri gereğince, vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda, icra müdürlüğünce yapılan 30/05/2019 tarihli kıymet takdirine şikayetçi borçlu vekili tarafından itiraz edildiği ve itirazın süre aşımından reddine ilişkin Sakarya 3.İcra Hukuk Mahkemesi 2020/221 E.-2021/79 K.sayılı kararının takip dosyası içinde bulunduğu anlaşılmaktadır....
Ancak itiraz sıraya dahil olmakla birlikte alacağın esas ve miktarına da ilişkinse bu durumda şikayet yolu ile tetkik merciinde ileri sürülemez. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda tarafların tacir sıfatına haiz olduğu belirtilerek Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek sıra cetveline şikayet yönünden reddine dair karar verilmiş olup, davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Emsal nitelikteki Yargıtay 23....