İflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının alacağının kabul edilen miktar kadar olmadığına ya da sırasına yönelik itiraz, o alacağın sıradan terkini talebini içerdiğinden, şikayet olarak icra mahkemesinde değil, İİK'nın 235/2. maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yoluyla genel mahkemede (Asliye Ticaret Mahkemesinde) ileri sürülmelidir. İflas idaresinin, sıra cetvelini düzenlerken uyması gereken iflas hukuku kurallarına aykırı hareket ettiği veya yaptığı bir işlemin hadiseye uygun olmadığı iddia edilirse, bu halde sıra cetveline karşı şikayet yoluna başvurulur (İİK'nın m.227; m.16). Şikayet sebeplerinden en önemlisi, bir alacaklının kendisine verilen sıraya itiraz etmesidir (m. 235, IV). Buna göre, alacağı sıra cetveline kabul edilen bir alacaklı, alacağının esas ve miktarına değil de, yalnız alacağına verilen sıraya itiraz ediyorsa, bunu şikayet yolu ile icra mahkemesine bildirir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, Söz konusu davanın konusu kıymet takdirine itiraz davası olup, davacı tarafça sırf icra takip işlemlerinin sürüncemede kalması ve bu suretle taşınmazın paraya çevrilmesinin engellenmesi amacıyla iş bu davanın Asliye mahkemesinde açıldığını, Dava konusu edilen taşınmazın Mersin'de olması nedeni ile iş bu kıymet takdirine itiraz davasının Mersin İcra Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir....
e yapıldığı, icra emirlerinin tebliğine ilişkin usulsüzlük iddiası bulunmadığından yapılan icra emri tebliğlerinin usulüne uygun olduğu borçlu tarafından örtülü olarak kabul edildiği, ayrıca taşınmazların satış ilanının Türkiyede Yeniçağ Gazetesi'nde ilan edildiği anlaşılmış olup, trajı düşük bir gazetede taşınmazların ilanının yapıldığı iddiasının gerçeği yansıtmadığı, İİK'nın 127 nci maddesine göre taşınmaz satışlarındaki satış ilanının borçluya tebliği zorunluluğunun yerine getirildiği, bu durumda davacı/borçlu en geç satış ilanının tebliğ edildiği 11.03.2021 tarihinde satışa hazırlık işlemlerine, satış ilanındaki ileri sürdüğü usulsüzlüklere ve dolayısı ile kıymet takdirine muttali olmuş olacağından, bu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde itiraz ve şikayet konusu yapmadığı hususları da ihalenin feshi nedeni olarak ileri süremeyeceği, mahkemenin 2020/37 Esas, 2020/51 Karar sayılı dava dosyasında tarafları ve davacı-davalı sıfatları aynı olan kıymet takdirine itiraz davasında davacının...
Aynı maddenin son fıkrasına göre, kıymet takdirine karşı yapılan şikayet hakkındaki icra mahkemesi kararı kesin olup temyiz edilemez. Kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. (HGK'nın 17.03.1999 tarih - 1999/12- 161 E.- 148 K. sayılı kararı) Mahkeme, bu halde ihale konusu taşınmazın kıymetini yaptıracağı keşif ve bilirkişi incelemesi ile tespit ettirdikten sonra oluşacak sonuca göre bir karar verir. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler....
Ödeme emri kendisine tebliğ edilen borçlu, alacaklının ödeme emri ile iddia ettiği miktarda borçlu olmadığını, daha az borçlu olduğunu iddia etmekte ise ödeme emrinde belirtilen borcun bir kısmına da itiraz edebilir. Ancak bu halde borcun itiraz ettiği kısmını net bir şekilde ifade etmesi şarttır. Zira icra takibi itiraz edilmeyen kısım için ancak bu şekilde devam edebilecek ve alacaklı da itiraz edilen kısmı net bir şekilde öğrenerek buna ilişkin yasal yollara başvurabilecektir. Borçlunun ödeme emrine kısmen itiraz ederken itiraz dilekçesinde borcun ne kadarlık kısmına itiraz ettiğini belirtmeksizin itiraz dilekçesinin ekine borç miktarına ilişkin bir kısım evrakları eklemesi ve bu belgelere itiraz dilekçesinde atıf yapması bu sonucu değiştirmez. Zira, İİK 62/4. Maddesinde yukarıda ifade edilen hususlardan dolayı itiraz edilen kısmın açıkça itiraz dilekçesinde belirtilmesi gerektiğini emredici olarak ifade etmiştir....
Temyiz Sebepleri Şikayetçi borçlu vekili; şikayet ve istinaf dilekçesindeki iddialarını tekrar etmekle birlikte, ek olarak tebligatların usulsüz olmasından dolayı kıymet takdirine itiraz edilemediği, satışa müdahale edilemediği, zarar unsuru oluştuğunu, kıymet takdiri raporunun da usulsüz tebliğ edilmesinden dolayı kıymet takdirine itiraz edemeyerek düşük bedelle satılmasına müdahale de edilemediğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ihalenin feshi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK’nın 134. maddesi 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet eden vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayet eden vekili, şikayet edilenin haczine öncelik verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin haczinin sıra cetvelinde dahi gösterilmediğini, karşı tarafın alacağının muvazaalı olduğunu, gerçekte böyle bir alacağın bulunmadığını belirterek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, şikayet edenin sıra cetvelindeki hem sıraya hem de alacağın esasına itiraz ettiği, bu nedenle genel mahkemenin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş, hüküm şikayet eden vekili tarafından temiz edilmiştir....
Kıymet takdirine itiraz üzerine icra mahkemesince verilen kararlar kesin nitelikte olsa da, usulüne uygun olarak kıymet takdirine itiraz edilmiş olması halinde ve bu hususun ihalenin feshi davasında ileri sürülmesi halinde kıymet takdirine itiraz sonucu verilen kararın ve karara dayanak olan raporun ihalenin feshi davasında denetlenmesi gerekir. Yukarıda belirtildiği gibi kıymet takdirine itiraz sonucu icra mahkemesince aldırılan rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan, ihalenin feshi davasında yeniden rapor aldırılmasını gerektirir yasal bir zorunluluk bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca istinaf dilekçesinin ikinci sayfasının 2 numaralı paragrafında anlatıldığı gibi ihalenin feshi davasındaki kıymet takdirine itirazın, mahkemece belirlenen muhammen bedelin düşük olduğu iddiasına ilişkin olmayıp, ihale tarihi itibariyle döviz kurlarındaki fiyat artışları ile inşaat maliyetlerindeki artışlar dikkate alındığında ihale bedelinin düşük olduğu iddiasına dayanmaktadır....
İstinaf Sebepleri Davacı borçlular vekili şikayet nedenlerini tekrarla kıymet takdiri raporunun usulüne uygun tebliğ edilmediğini, kıymet takdirine itiraz edemediklerini ve satış tarihine çok yakın zamanda kıymet takdirini öğrendiklerini belirterek mahkeme kararının kaldırılması ile ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayet konusu ... İli, ... İlçesi, ......
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; ilk üç sırada şikayetçinin alacağının bulunduğu, şikayetçinin dördüncü sıradaki alacaklının alacağına itiraz ettiğini, paylaştırmadan pay almaması gerektiğini iddia ettiği, şikayetçinin şikayet olunana fazla pay ayrıldığını ileri sürdüğü, şikayet olunan alacaklının alacağının miktarına yönelik uyuşmazlık bulunduğu, şikayetçinin hem alacağa hemde sıraya itirazının bulunduğu ve genel mahkemede dava açması gerektiği gerekçesiyle, şikayetin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-İİK'nın 142/1. maddesi, "cetvel suretinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde her alacaklı, takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel mündericatına itiraz edebilir." hükmünü, 142/son maddesi, "itiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dairse şikayet yoluyla icra mahkemesine arzolunur." hükmünü içermektedir....