Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

gelince: Dava, muvazaalı senedin iptali ve haczin kaldırılması istemine ilişkindir....

    Tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm de taşımadığından haczin kaldırılması istemi ancak 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabilir. Buna rağmen icra müdürlüğünce 26.08.2022 tarihli haczin kaldırılması işlemi hatalı olduğu gibi, davaya konu 31.08.2022 tarihli haczin konulduğu tarihte davaya konu taşınmazlar artık davacılar adına kayıtlı olduğundan borçluya ait olmayan taşınmaza tesis edilen haciz işlemi de isabetsizdir. Bu durumda, şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir....

    Dairemezin kaldırma kararından sonra yapılan yargılama sonucunda Mahkeme; davacı tarafın şikayet dilekçesinde özetle, icra müdürlüğünce 25/10/2016 tarihli müdürlük kararının usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek bu kararın kaldırılması, Başakşehir Tapu Müdürlüğü'nde kayıtlı taşınmazlardaki 23/02/2015 tarihli hacizlerin, yine Pendik Tapu Müdürlüğü'ndeki 19/02/2015 tarihli hacizlerin kaldırılmasının hatalı olduğu belirtilerek, aynı taşınmazlara tekrar haciz konulması için tapulara müzekkere yazılmasının talep edildiği, İstanbul 4....

    Şikayet İİK'nun 266. maddesi gereğince teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılmasıdır. Takibe başlandıktan sonra bu konuda karar verme yetkisi icra mahkemesine geçer. Somut olayda; alacaklı tarafından takip başlatılmadan 09.01.2018 tarihinde 78.413,32 TL üzerinden ... 9. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2018/2 D. İş sayılı dosyasıyla ihtiyati haciz kararı alındığı, takip kesinleşmeden takipteki toplam borç miktarı olan 81.041,78 TL’yi karşılayacak tutarda 81.045,00 TL’nin borçlu tarafından nakit teminat olarak yatırıldığı görülmüştür. O halde; ilk derece mahkemesince verilen şikayetin reddi kararı yerinde olup, İİK'nun 266. maddesi uyarınca ihtiyati hacizlerin kaldırılması için ihtiyati haciz kararında belirtilen borç miktarı kadar teminat alınması yeterli iken, Bölge Adliye Mahkemesi’nin şikayet tarihi itibariyle dosya borcunun ulaştığı miktar üzerinden ödeme yapılması halinde ihtiyati haczin kaldırılmasının mümkün olduğuna dair gerekçesi isabetsizdir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, davacı 3. kişinin, borçlunun ortak murislerinden kalan mirasını hükmen reddettiğini, muristen kalan taşınmazlara borçlunun borcundan dolayı konulan hacizlerin kaldırılması gerektiğini ve alacaklı tarafça yeterince satış avansı yatırılmadığından haczin İİK 106. maddesi gereğince düştüğünü, icra müdürlüğünün hacizlerin kaldırılması taleplerinin reddine verilen kararının kaldırılması istemi ile şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği, kararın davacı tarafından istinaf edildiği anlaşılmıştır. Takipte borçlu sıfatı bulunmayan üçüncü kişinin, mülkiyeti kendisine ait taşınmaza konan haczin kaldırılmasını icra mahkemesinden şikayet yolu ile isteme hakkı vardır. Zira 4721 sayılı TMK'nun 705/1. maddesi; "Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması tescille olur....

      Mahkemece, ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine, itirazının süresinde olduğunun kabulü ile talep gibi işlem yapılmasına, ancak hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmekte ise de; hükmün gerekçesi ile bir bütün olarak değerlendirildiğinde, hacizlerin kaldırılması istemi ile ilgili işlemin icra müdürlüğünce gerçekleştirilebileceğinden bahisle bu yöndeki istemin reddedildiği aşikardır....

      fekkinin talep olunduğunu, icra müdürlüğünün bu talep üzerine müvekkili şirketin araçları üzerindeki hacizlerin kaldırılması yönündeki talebin reddi ile banka hesapları üzerindeki hacizlerin fekkine şeklinde karar verdiğini, konkordato mehlinden önce uygulanan tüm hacizlerin konkordatonun tasdiki ile İİK 308/ç maddesi uyarınca hükümden düştüğünü beyanla, 12/03/2020 tarihli bir kısım hacizlerin kaldırılmasının reddine ilişkin memurluk işleminin iptali ile İİK 308/ç uyarınca dosyada mevcut tüm hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....

      kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu ve anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği gerekçesi ile şikayetçi borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2016/13324 Esas sayılı takip dosyasında davalı tarafça borçlu belediye başkanlığı hakkında ilamlı takip başlatıldığı, alacaklı vekilinin 04/10/2018 tarihinde icra müdürlüğüne alacağın haricen tahsil edildiğini ve tahsil harcının yatırıldığını belirterek hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, icra müdürlüğü tarafından talep doğrultusunda işlem yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Her dava ve şikayet açıldığı (yapıldığı) tarihteki hukuki durum gözetilerek hükme bağlanır (28/11/1956 tarih ve 15/15 sayılı İBK. ve HGK'nun 17/03/1954 tarih ve 3/40- 49 sayılı kararı). Somut olayda; şikayete konu takip dosyasında, haciz konulan banka hesabından şikayet tarihinden sonra gönderilen paranın alacaklılara ödendiği ve alacaklı vekilinin hacizlerin kaldırılması talebi üzerine icra müdürlüğünce, ilgili bankaya haczin kaldırılmasına dair yazı yazıldığı anlaşılmaktadır....

        kaldırılması talebinin itiraz kabul olmak üzere reddine" karar verildiği ve bu işlemin şikayet konusu yapıldığı anlaşılmıştır....

        UYAP Entegrasyonu