nın beraatine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının onama istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Müşteki vekili 13.02.2009 havale tarihli şikayet dilekçesinde, sanığın borçlu şirketin ortağı olduğunu, borçlu aleyhine yapılan takibin kesinleşmesi üzerine sanığa borçlunun kendisinde olan hak ve alacakları için birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ancak sanığın gerçeğe aykırı olarak itiraz ettiğini ileri sürerek şikayette bulunmuş olup, birinci haciz ihbarnamesi 16.01.2009 tarihinde tebliğ edilmesine ve mahkemece görevlendirilen bilirkişinin, diğer yıllara ait defterlerin ibraz edilmemesi nedeniyle kapanış tasdikleri yapılmadığı için sahibi lehine kesin delil olma özelliklerine haiz olmayan 2006 ve 2007 yıllarına ait defterler üzerinde inceleme yapmak suretiyle düzenlediği rapor dayanak yapılarak sanığın beraatine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçlunun şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebligatının usulüne uygun yapılmadığını ileri sürerek tebliğ tarihinin 03.07.2015 olarak düzeltilmesini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmüştür. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin birinci fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren yedi gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
DAVA Şikayet eden üçüncü kişi vekili dilekçesinde; 89/1 haciz ihbarnamesinin şirket çalışanı olmayan ... isimli kişiye usulsüz tebliğ edildiğini, 89/1 haciz ihbarnamesi usulüne uygun olmadığı nedenle 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin gönderilemeyeceğini ileri sürerek 89/1 haciz ihbarnamesinin öğrenme tarihinin 09.07.2019 olarak düzeltilmesini ve hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin şirket çalışanlarına usulüne uygun tebliğ edildiğini beyan ederek şikayetin reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayet edene gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ evrakında adı geçen ... isimli şahsın Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına yazılan müzekkere cevabı ile Kolluk araştırması neticesine göre şirket çalışanı olmadığı tespit edildiğinden tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, ... 3....
Bu durum, 3.kişiye 2. haciz ihbarnamesi ile bildirilir, 2. haciz ihbarnamesi ile 3. kişiye ayrıca süresinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya malı teslim etmesi istenir. 3. şahıs tarafından 2. haciz ihbarnamesine de cevap verilmez ise, bu halde 3. kişiye 3. haciz ihbarnamesi gönderilir ve 3. kişiden 15 gün içerisinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi halde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir....
Sonuç olarak, şikayete konu 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin tebliğinde bilgisine başvurulan ve haber bırakılan, 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğinde ise haber bırakılan komşunun ismi yazılmadığından tebligatlar usulsüz olup, T.K.'nun 32. maddesi uyarınca öğrenme tarihinin tespitiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin bu tarihe göre düzeltilmesine, usulüne uygun olarak 89/1 haciz ihbarnamesi çıkarılmadan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri çıkarılamayacağından veya çıkarılmış olsa bile hükümsüz sayılacaklarından, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin de iptaline, İİK’nun 89. madde prosedürü usule uygun şekilde tamamlanmadan konulan hacizlerin kaldırılmasına aşağıdaki şekilde oy birliğiyle karar vermek gerekmiştir....
Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması gerekir. Bununla birlikte; İİK.’nun 168/3. maddesi gereğince takibin müstenidi olan senet kambiyo senedi vasfını haiz değilse, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde şikayet yoluna başvurulması gerekmektedir. Somut olayda, Dairemizin 16/04/2018 tarihli, “Alacaklı vekili tarafından 24/06/2016 tarihli dilekçe ekinde mahkeme dosyasına sunulan ve ... 4....
Buna göre, şikayete konu 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin tebliğinde bilgisine başvurulan ve haber bırakılan, 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğinde ise haber bırakılan komşunun ismi yazılmadığından tebligatlar usulsüz olup, Bölge Adliye Mahkemesi’nce, T.K.'...
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlusu Fatih Sandal, alacaklısı ise Yiğit Sakızcı olan Giresun İcra Dairesinin2018/12394 Esas numaralı dosyası kapsamında müvekkili T1 çıkarılan 89/1 Haciz ihbarnamesinin 30/06/2022 tarihinde müvekkiline usul ve yasaya aykırı şekilde tebliğ edildiğini, müvekkilinin usulsüz tebliğden haberdar olamadığı için de ihbarnameye cevap verme imkanı olmadığını, müvekkiline çıkarılan 89/2 haciz ihbarnamesinin 05/09/2022 tarihinde yine 89/1 haciz ihbarnamesinde olduğu gibi usulsüz bir şekilde tebliğ edildiğini, bu tebligattan da müvekkili haberdar olamadığı için haciz ihbarnamesine cevap veremediğini, son olarak 89/3 Haciz İhbarnamesinin 25/10/2022 tarihinde diğer haciz ihbarnameleri gibi usulsüz tebliğ olduğunu, müvekkilinin tebligattan haberdar olamadığı için menfi tespit davası açamadığını, ilk olarak tebliğe çıkarılan 89/1 haciz ihbarnamesi zaten usulüne uygun şekilde müvekkile tebliğ edilmediği için 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI;Davacı şirkete gönderilen 1.haciz ihbarnamesinin herhangibir şerh verilmeksizin "işyeri daimi çalışan Aysel Emir" imzasına tebliğ edildiği, davacı şirketin İmamoğlu Mağazasının yetkilisinin ise Deniz Özalevli olduğu, tebligat yapılan çalışanın yetkili olmadığı , tebliğ memuru tarafından tüzel kişinin yetkilisinin tebliğ anında hazır olup olmadığı tespit edilmeden tebligat yapılmasının kanuna aykırı olduğu, 1.haciz ihbarnamesi usulüne uygun tebliğ edilip kesinleşmeden 2. ve 3. haciz ihbarnamelerinin gönderilemeyeceğinden 2. ve 3.haciz ihbarnamelerinin iptalinin gerektiği, 1.haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin ise tebligat kanununun 32.maddesine göre öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, 1.haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin iptaline, 1.haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin 06.12.2018 olarak düzeltilmesine, 2. ve 3. Haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğünün 2021/8336 Esas sayılı dosyasında yürütülen icra takiben ilişkin olarak 10/09/2021 tarihinde birinci haciz ihbarnamesinin 14/09/2021 tarihinde üçüncü şahıs olarak Bakanlıklarına tebliğ edildiğini, borçlu Hastanenin Bakanlıklarına bağlı bir sağlık kuruluşu olduğunu, tüzel kişiliğinin bulunmadığını, tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesinde Bakanlıklarının hem üçüncü şahıs şahıs hem de takip borçlusu konumunda gösterildiğini belirterek, davalarının kabulü ile taraflarına gönderilen birinci haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesini istemiştir....