Diğer taraftan, Muğla İcra Hukuk Mahkemesinin 2018/407 Esas 2019/226 Karar sayılı kararıyla bakiye borç bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verildiği, istinaf incelemesi sonunda ise Dairemizin 2019/2585 Esas 2020/976 Karar sayılı kararıyla kesin olarak istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği anlaşılmakta ise de, istinaf kararında ayrıca ve özellikle borç bulunmadığı yönündeki gerekçenin hatalı olduğu, bakiye borç bulunup bulunmadığı hususunun alacaklı tarafından yasal süresinde açılacak itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davasında tartışılması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği ancak gerekçeye yönelik açık istinaf bulunmadığından kararın sonucu itibariyle doğru olduğunun belirtildiği, bu durumda istinaf kararıyla kesinleşen hususun yalnızca bakiye borç muhtırasının iptali gerektiği hususu olduğu anlaşılmakla mahkemenin borç bulunmadığı hususunun kesinleştiği yönündeki kabulü de isabetli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili; takip dayanağı ilamda ve icra emrinde apartman yönetiminin taraf olduğunu, vekil edeninin taraf olmadığını bu nedenle vekil edenine karşı borç muhtırası gönderilemeyeceğini açıklayarak borç muhtırasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın açıldığı ve kararın verildiği tarihte, alacaklı ...'ın lehine hükmedilen tutarlardaki hak ediş tarihleri dikkate alındığında 24. İcra Müdürlüğünün 2014/9803 sayılı takip dosyasında kendisine borç muhtırası gönderilen şikayetçi ... ile ilgisi olmadığı, ...'in ... Apartmanındaki bağımsız bölümün 21.12.2009 tarihinde maliki olduğu, alacaklı ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, icra dairesi tarafından ilamın kesinleştiği tarihe kadar geçen dönem için ilam uyarınca yasal faiz, kesinleşme tarihinden sonraki dönem için ise, 17.10.2001 tarihinde yürürlüğe giren 4709 Sayılı Kanunla değişik Anayasa'nın 46/son maddesi hükmü uyarınca, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının hesaplandığı ancak, bakiye borç miktarının 116.181,46- TL olarak belirlendiği, bilirkişi marifetiyle yapılan incelemede bakiye borç miktarının 114.802,60- TL olduğunun tespit edildiği belirtilerek, şikayet konusu 08.01.2020 tarihli bakiye borç muhtırasındaki borç miktarının 114.802,60- TL olarak düzeltilmesine karar verilmiştir....
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; söz konusu takibe karşı şikayet başvurusunda bulunmaları üzerine, Yalova İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/566 esas 2021/908 karar sayılı ilamına karşı istinaf başvurusunda bulunduklarını, o kararın henüz kesinleşmediğini, davalı asıl alacağını tahsil etse de vekalet ücreti alacağı için idareye başvuruda bulunulmadığını, itirazlarının esastan incelenmediğini, 694 sayılı KHK değişikliğinin iş bu davaya uygulanmadığından, kanununun olaya uygulanmasını ve davanın kabulünü talep ettiklerini, bu nedenlerle kararın hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İstinafa getirilen uyuşmazlık ve inceleme konusu karar, 10/03/2021 tarihli bakiye borç muhtırasının iptali istemini içeren şikayet mahiyetinde olup; ihtilafa konu alacak hak veya malın değeri 7.369,87 TL'dir....
Tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin olarak mahkememiz dosyası ve tüm belgeler bilirkişi Turan Nalçacı'ya tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından 21/10/2020 tarihli rapor dava dosyasına sunulmuş, dosya hesabının yapıldığı 09/07/2020 tarihli bakiye borcun 17.674,57 TL olduğu, şikayet konusu 10/07/2020 tarihli borç muhtırasının 11.180,78 TL fazla düzenlendiği tespit edilmiştir. Tüm dosya kapsamı ve belgeler dikkate alındığında; denetime ve hükme elverişli bilirkişi raporu mahkememiz kararına dayanak alınmış ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir." gerekçesiyle şikayetin kabulüyle Ankara 25. İcra Müdürlüğünün 2018/6823 Esas sayılı takip dosyasında 10/07/2020 tarihli borç muhtırasının 17.674,57 TL olarak düzeltilmesine, fazla düzenlenen 11.180,78 TL'lik kısmının iptaline karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/745 Esas sayılı dosyasında takibin geçici olarak durdurulmasına yönelik 20.10.2017 tarihli tedbir kararı var iken icra müdürlüğü'nce takibin devamına yönelik işlem yapılması, borçlunun taşınmazına haciz konulması ve borç muhtırası düzenlenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile şikayetin kabulü ile takip dosyasında 28.12.2020 tarihli icra memur muamelesinin iptali ile borçlu adına kayıtlı taşınmazlara konulan hacizlerin kaldırılmasına ve bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Alacaklı vekilince; borçlu davacı aleyhine başlatmış oldukları icra takibinin borçlunun itirazı üzerine durdurulduğunu, kesinleşen ... 2....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, dosya borcu hesabının yanlış yapıldığı gerekçesiyle bakiye borç muhtırasının iptali yada dava tarihi itibariyle düzeltilmesi istemine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/126 E 2017/386 K sayılı ilamıyla bozulan karardaki hükmün yeniden kurulduğunu, kararın kesinleştiğini, kesin hükmün bağlayıcı olduğunu, itirazın iptali ilamıyla hüküm altına alınan alacakların aynı dosyadan infazının gerektiğini, bu nedenle borçluya icra emri ve bakiye borç muhtırası gönderildiğini, ihtiyati haciz kararı varken takibin durdurulmasının alacaklıyı mağdur edeceğini, teminat alınmadan verilen ihtiyati tedbir kararı nedeniyle borçlunun kaçıramadığı tek taşınmazı üzerindeki haczin kaldırılması halinde geriye dönülmez mağduriyet oluşacağını belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesi talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, takibin durdurulması kararından sonra icra takip işlemleri yapılamayacağından bahisle haczin ve bakiye borç muhtırasının iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir. Mersin 4....
Yukarıda belirtilen nedenlerle, İlk Derece Mahkemesince müşterek çocuğun reşit olduğu tarih itibariyle iştirak nafakası alacağının yasal düzenleme gereği kendiliğinden kalkacağı göz önüne alınarak, 05.12.2019 tarihli ek bilirkişi raporundaki hesaplama uyarınca şikayetin kısmen kabulü ile 03/08/2018 tarihi itibariyle bakiye borç miktarının 81.747,82 TL olarak tespitine karar verilmesi gerekirken, borç muhtırasının 131.212,40 TL üzerinden düzenlenmesine karar verilmesi yerinde değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nun 353/1- b(2) maddesi uyarınca Bodrum 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 19/12/2019 tarih, 2018/785 Esas, 2019/1305 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, şikayetin kısmen kabulü ile Bodrum 2.İcra Müdürlüğü’nün 2018/4610 Esas sayılı dosyasındaki 03/08/2018 tarihli borç muhtırasının iptaline ve bakiye borç miktarının 81.747,82 TL olarak tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
Hukuk Dairesinin esastan red karar tarihinin dosyada infaz tarihi olarak ele alınması gerektiğini beyanla, şikayetin kabulü ile 09/01/2020 tarihli bakiye borç muhtırasının iptalini istemiştir. YANIT : Davalı vekili 01/10/2020 tarihli duruşmada bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, İİK'nın 36/son maddesine göre davanın esastan reddi ya da onama halinde ödemeye karar verildiğini, o zamana kadar mehil vesikasının geçerli bulunduğunu, karar fiilen kesinleşmediğinden ferilerinin de devam ettiğini, bu nedenle bilirkişinin bu yöndeki tespitine katılmadıklarını, mahkeme aksi kanaatte ise nemalandırılan paranın nemasının alacaklıya ödenmesi gerektiğini bildirmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda şikayetin kabulü ile 09/01/2020 tarihli borç muhtırasının iptaline karar verilmiştir....