Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; dava dilekçesini tekrar ederek, icra takibi taraflarının kanuna açık aykırı ve kamu düzenine ilişkin icra müdürlüğü kararlarının düzeltilmesi için öncelikle icra müdürlüğüne başvuruya zorlanamayacağını, İcra İflas Kanunun'da bu yönde bir düzenleme bulunmadığını, tam aksine kanunda, işlemin "şikayet" yoluyla düzeltilmesi için icra Hakimliğine başvuru düzenlendiğini, müvekkilinin icra müdürlüğünden takibin düzeltilmesini talep etmeden icra mahkemelerine yapılan işlemi şikayet ederek icra emrinin düzeltilmesini talep edebileceğini, belirterek kararın kaldırılmasına, icra emrinde her bir borçlu için ayrı ayrı borç miktarını gösterecek şekilde düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkememizce alınan kanaat edinmeye ve denetime elverişli rapor ile 24/01/2018 tarihinde icra dosyasındaki bakiye borç miktarının 15.756,39- TL olduğu tespit edilmiş olup, mahkememizce şartları bulunmayan takibin iptaline yönelik talebin reddine, 24/01/2018 tarihinde icra dosyasındaki bakiye borç miktarının 15.756,39- TL olduğunun tespitine, takibin iptali talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine, " dair karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'nün 2017/8652 esas sayılı dosyasında alınan 02/07/2019 tarihli dosya kapak hesabında müvekkili olan şirketin sorumlu olduğu miktarın 98.344,66 TL olarak hesaplandığını ve müvekkili olan şirket tarafından 13/09/2019 tarihinde 98.344,66 TL'nin icra dosyasına ödendiğini, ödemenin akabinde icra müdürlüğünce 747,70 TL bakiye borç kaldığına ilişkin borç muhtırasının düzenlendiğini, 13/09/2019 tarihinde müvekkili olan şirket tarafından 747,70 TL'nin icra dosyasına ödendiğini, ilgili icra dosyasında müvekkili olan şirketin sorumlu olduğu tutarı ödediğini ve müvekkili olan şirket bakımından bakiye alacak kalmadığını, dolayısıyla Düzce 5. İcra Müdürlüğü'nce müvekkili şirket yönünden dosyanın infazen kapatılmasında hukuka aykırılık söz konusu olmadığını, ilgili icra dosyasında müvekkili şirketin sorumlu olduğu tutarı ödemiş olduğunu, bu sebeple; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER : Düzce 5....
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlu tarafın müvekkilini yıllardır oyaladığını, davacının davasını zamanında açmadığını, tahliye muhtırasının talep tarihi baz alınarak oluşturulduğunu, tahliye muhtırasının geç gönderilmesinin sebebinin kendileri olmadığını, tahliye muhtırasının yasalara uygun şekilde tebliğ edildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini bildirdiği anlaşılmıştır. DELİLLER: Başakşehir Tapu Müdürlüğü'ne yazılan müzekkereye verilen cevap yazısı, Turhal İcra Müdürlüğü'nün 2017/991 Esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "...Şikayetin KABULÜ İLE; Turhal İcra Müdürlüğü'nün 2017/991 Esas sayılı dosyası üzerinden verilen 22/06/2020 tarihli tensip kararına dayalı TAHLİYE İŞLEMİNİN İPTALİNE..." karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinin tekrarı ile istinaf yasa yolunu başvurulduğu görülmüştür....
Davacı alacaklı takip dosyasının yenilenmesi ile borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasını talep ettiği icra müdürlüğü tarafından takip çıkışı üzerinden tahsil harcının alınmasına karar verildiği, tahsil harcı muhtırasının davacı alacaklıya tebliğ edildiği, davacı tarafından icra müdürlük işleminin iptali için iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır....
Kanunu’nun 28, 29 ve 30. maddelerine göre ilanen tebligat yapılması sureti ile ipotek muhtırasının tebliğine karar verilmesini talep etmiştir....
Bu halde, mahkemece ek rapor aldırılarak, 31/10/2018 tarihi itibariyle takipte kesinleşen miktar dava dışı borçlu yönünden 255.965,41 TL hesabıyla ve müteselsil kaydı bulunmayan vekalet ücreti ve yargılama gideri ile ferilerinin yarısından sorumlu olduğu noktasından hareketle hesaplama yaptırılması, dava dışı borçlu yönünden yapılan ödeme dikkate alınarak bakiye borç bulunup bulunmadığının belirlenmesi, var ise davalı borçlunun takip konusu ilamda hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderinin yarısından sorumlu olduğu dikkate alınarak bu miktarı geçmeyecek bakiye borcun davalı borçludan istenebileceği gözönünde tutulmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken eksik incelemeyle karar verilmesi nedeniyle karar, usul ve yasaya aykırıdır....
İcra Mahkemesinin 2017/431 Esas sayılı dosyasında alınan rapor ibraz edilerek, yeniden hesap yapılmasının talep edildiği, borçlu tarafça 06.02.2020 tarihinde 14.01.2020 tarihli hesaba göre belirlenen borç miktarının icra dosyasına yatırıldığı, icra müdürlüğünce dosya bilirkişiye tevdi edilmeksizin UYAP üzerinden hesaplama yapıldığı, 15.06.2020 tarihinde alacaklı tarafça ödemenin mahsubu ile bakiye borç için haciz talebinde bulunulduğu, icra müdürlüğünce 17.06.2020 tarihli kararı ile hesaplamaya ilişkin şikayet yoluna başvurulması gerektiğinden haciz talebinin reddine karar verildiği, Davacı alacaklı tarafça bakiye alacak hesabının yapılması için icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece dosyanın uzman hesap bilirkişisine tevdi edildiği, 23.12.2020 tarihli bilirkişi raporu ile 06.02.2020 ödeme tarihi itibari ile 11.741,99 USD( 70.429,63 TL ) bakiye dosya alacağının bulunduğunun belirlendiği, mahkemece şikayetin kabulü ile bakiye borç miktarının bilirkişi raporu doğrultusunda tespitine karar...
Davalının istinaf talebinin incelenmesinde; Dava; kesinleşen takipte, bakiye borç muhtırasının iptaline ilişkin şikayettir. Kdz. Ereğli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2014/662 esas sayılı takip doyasının incelenmesinde; davalı acaklının davacı borçlu aleyhine 54.784,84 TL asıl alacak, 20.050,79 TL işlemiş faiz talepli ödenmeyen maaş ve ikramiye alacaklarına ilişkin ilamsız icra takibi başlattığı, takibin kesinleştiği, davalı alacaklı tarafından 30/10/2014 tarihinde davacı borçlu taraf ile protokol imzalanarak anlaşma sağlandığının bildirildiği ve hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, davalı borçlu tarafından icra dosyasına bir kısım ödemelerin yapıldığı, davalı alacaklının 15/05/2019 tarihli talebi üzerine dosya kapak hesabının yapılarak 15/05/2019 tarihli 34.692,65 TL bakiye borç miktarını içerir muhtıranın davacı borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince muhtıradaki miktarın düzeltilmesine karar verilmiştir....
Borçlu vekili, İcra Mahkemesine başvurusunda; İcra dosyasında hesaplanan 10.12.2012 tarihli dosya kapak hesabında dosya borcunun fazla hesaplandığını açıklayarak, kendilerine gönderilen borç muhtırasının iptalini istemiştir. Mahkemece, şikayetin kabulü ile; ......2011/10645 Esas sayılı dosyasındaki 10.12.2012 tarihli borç muhtırasının 60.828,83 TL asıl alacak ve 4.799,64 TL işlemiş faiz alacağı olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu tarafından, temyiz incelemesinin sonuna kadar takibe dayanak ilamın icrasının geri bırakılmasına ilişkin karar icra dosyasına sunulmuş bulunduğundan, icranın geri bırakılması kararı geçerli bulunduğu süre içerisinde icra dosyasına yatırılan paranın alacaklı tarafından tahsil edilmesi mümkün değildir. Bu durumda; alacaklı tarafça, icra dosyasına yatırılan paranın tahsil edilebilir hale gelmesine kadar, alacağa faiz istenilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır....