Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili tarafından, 25/06/2021 tarihinde süre tutum dilekçesi verildiği, ancak, istinaf taleplerinden feragat edildiğine dair 29/07/2021 tarihli dilekçe sunulduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde icra müdürlüğünce yapılan kapak hesabına ilişkin şikayet niteliğindedir. a)Davacı tarafın istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede; Kütahya İcra Müdürlüğünün 2019/2160 Esas sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin itiraz üzerine durdurulduğu, Kütahya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019//723 Esas 2020/439 Karar sayılı ilamı ile davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptaline dair karar verildiği, bu karar sonrasında icra müdürlüğünce 29/01/2021 tarihli kapak hesabı yapılarak bakiye borç miktarının hesaplandığı, davacı taraça, söz konusu kapak hesabına ilişkin şikayette bulunulduğu anlaşılmaktadır....

, şikayetçiye bilirkişi ücretini yatırması için usulüne uygun kesin süre verildiğinin kabul edilemeyeceğinden bahisle şikayetin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulması üzerine; Mahkemece, kısmi bozulan kararın tensibinin 4 nolu bendinde "şikayetçilere tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde kapak hesabına itiraz ettikleri için 250 TL bilirkişi ücreti yatırılmasına, verilen kesin süreye uyulmaz ise şikayetçilerin kapak hesabına itirazdan vazgeçmiş sayılacakları ihtarlı meşruhatlı davetiye tebliğine" denildikten sonra, şikayetçi ...'...

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/08/2019 NUMARASI : 2019/1213 ESAS- 2019/833 KARAR DAVA KONUSU : KAPAK HESABINDA YER ALAN FAİZE İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili 05/07/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Büyükçekmece 2. İcra Müdürlüğünce düzenlenen 24/06/2019 tarihli muhtıranın ve bu muhtıraya esas kapak hesabının iptalini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece şikayet hakkında karar verilmesine yer olmadığını şeklinde hüküm tesis edilmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/586 esas sayılı dosyası ile itirazın kaldırılması talep edildiğini, takibin devamı ile 24.10.2019 tarihli kapak hesabında ortaya çıkan alacakların haricen tahsil edildiğin, tahsilat sonrası davacı tarafından dosya kapak hesabı talebinde bulunulduğunu, icra müdürlüğü tarafından yapılan kapak hesabına haricen tahsil edilen miktara da yer verildiğini, söz konusu hesabın tamamen icra müdürlüğü marifetiyle hazırlandığını, davacı tarafın 04/11/2019 tarihinde 91.908,49 TL ödeme gerçekleştirildiğini, icra müdürlüğü tarafından hazırlanan kapak hesaplarının herhangi bir hukuki sonuç doğurmadığını, davalı tarafa husumet yöneltilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek şikayetin usulden reddini, aksi halde husumetten reddini, şikayet edenin kapak hesaplarının iptalinin reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir....

    İcra Dairesi'nin 2018/1102 E.sayılı dosyasında yapılan 30.06.2021 tarihli kapak hesabına karşı şikayet taleplerinin kabulü ile yeni bir kapak hesabı yapılmasına, satışın durdurulmasına, mahkeme aksi kanaatte ise satış bedelinin asıl alacak miktarını geçen kısmının alacaklıya ödenmemesine yönelik karar verilmesine, taşınmazı bizzat borca karşılık alacaklı alır ise de mahkeme kararı sonuçlanmadan tapunun verilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kapak hesabının temlik sözleşmesinin ilgili maddeleri gereği hesaplandığının sabit olduğunu, kapak hesabının dosyada aynen uygulanmasını talep ettiklerini, davacıya dosyanın önceki alacaklısı olan Türkiye Halk Bankası AŞ tarafından 24/01/2017 tarihinde Beşiktaş 17. Noterliği aracılığı ile çekilmiş olan ihtarın 5....

    Kararı şikayetçiler temyiz etmiştir. 1-) Şikayetçi ...’nun temyiz itirazları yönünden; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz taleplerinin reddine, 2-) Şikayetçi borçlu ...’nun temyiz itirazlarına gelince, şikayetçinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; 11.06.2015 tarihli tensip zaptının 4. bendinde, “şikayetçilere tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde kapak hesabına itiraz ettikleri için 250 TL bilirkişi ücreti yatırılmasına, verilen kesin süreye uyulmaz ise şikayetçilerin kapak hesabına itirazdan vazgeçmiş sayılacaklarına, ihtarlı meşruhatlı davetiyenin tebliğine” şeklinde karar verilmiş olup, tensip zaptı şikayetçilere tebliğ edilmiştir....

      ŞİKAYET Alacaklının icra mahkemesine başvurusunda; 04.04.2017 tarihli dosya kapak hesabının hatalı olduğunu, borçlunun itiraz dilekçesinde itiraz ettiği kalemlerin toplamının 107.058,05 TL olduğu halde itiraz ederken dilekçeye yanlışlıkla 155.432,16 TL olarak yazdığını, bu hata nedeniyle takipte kesinleşen kısım 262.864,18 TL olması gerekirken 214.490,07 TL üzerinden hatalı dosya hesabı yapıldığını, daha düşük olan 214.490,07 TL dikkate alınarak hesaplama yapılması nedeniyle faiz, icra vekalet ücreti hesaplamalarının da hatalı olduğunu ileri sürerek müdürlükçe düzenlenen 04.04.2017 tarihli dosya kapak hesabının iptaline karar verilemesini talep etmiştir. II....

        İcra Müdürlüğü'ne ibraz ettiği 28.06.2021 tarihli dilekçesi ile dosya kapak hesabının yapılmasını ve hesabın kaydedilmesini talep ettiği, müdürlükçe 17.08.2021 tarihinde dosya kapak hesabının yapıldığı ve davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafından kapak hesabı ile belirlenen tutarın dosyaya yatırıldığı, davacı vekilinin 18.08.2021 tarihli dilekçesi ile icra müdürlüğünün kapak hesabına itiraz ettiği ve hesabın yeniden yapılmasını talep ettiği, müdürlüğün 19.08.2021 tarihli kararı ile dosyanın infaz edilerek kapatılmış olması sebebi ile talebin reddine karar verildiği, davacı vekilince 27.08.2021 tarihinde kapak hesabının iptali talebi ile İstanbul 2....

          107.058,05- TL olduğunu, davalı Kurumun itiraz ettiği kısmın 107.058,05- TL olması ve faize itiraz ettiği kısmın da 26.804,16- TL olması nedeniyle 396.726,39- TL olarak istenen toplam alacaktan, itiraz ettiği 107.058,05- TL+26.804,16- TL kısım çıkarıldığında itiraz edilmeyen kısım olarak 262.864,18- TL kaldığını, takipte kesinleşen kısım 262.864,18 TL olduğundan, bu husus dikkate alınmadan, takip çıkışı 214.490,07 TL üzerinden hesaplama yapıldığını, yapılan bu hesaplamanın hatalı olduğunu, dosyanın uzman hesap bilirkişisine tevdi edilerek hesaplama yapılmasına ve şikayetlerinin kabulü ile 04.04.2017 tarihli kapak hesabının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

          Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 20/03/2018 tarihli kararla önceki bakiye borç muhtırası kısmen iptal edilmiştir. İş bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. İcra mahkemesi kararları bir kısım istisnai hükümler hariç icra edilmesi için kesinleşmesi şart olan kararlardan değildir. İş bu karar gereğince icra müdürlüğünce dosya kapak hesabı yapılması ve takibe devam edilmesi kural olarak kanuna aykırı değildir. Ancak yapılan dosya kapak hesabına karşı şikayet getirilebilir. Alınan bilirkişi raporunda icra mahkemesi kararları ile oluşan duruma göre dosya kapak hesabı yapılmış icra dairesince fazla hesaplama yapılmadığı, aksine noksan hesaplama yapıldığı..." gerekçesi ile "şikayetin reddine" karar verilmiştir....

          UYAP Entegrasyonu