"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl ve birleşen dosyada sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davada şikayetin reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Asıl ve birleşen dosyada şikayetçi vekili, şikayet olunanın alacaklı olduğu İstanbul 2. İcra Müdürlüğünün 2014/29633 E. sayılı takip dosyasında 16.01.2015 ve 10.032015 tarihlerinde sıra cetvelleri düzenlendiğini, sıra cetvellerinde 1. sırada şikayet olunanın yer aldığını ve tüm bedelin şikayet olunana verildiğini, bedeli paylaşıma konu üçüncü şahıslarda borçlu lehine doğmuş alacaklar üzerinde müvekkilinin haciz tarihinin şikayet olunanın haciz tarihinden önceki tarihli olduğunu ileri sürerek, asıl ve birleşen dosyalarda sıra cetvellerinin iptalini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, müvekkilinin ilama bağlı alacağının işçi alacağı olduğundan rüçhanlı alacak olarak değerlendirilerek hacze iştirak etmesine karşın, İİK'nın 206. maddesi hükmü dikkate alınmadan müvekkil alacağının sıra cetvelinde 1. sıraya konulmadığını ve kambiyo senetlerine bağlı diğer alacaklarla aynı dereceye konularak garameten paylaştırma yapıldığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vergi dairesi vekili, 6183 sayılı yasanın 21. maddesi hükmü dikkate alınarak düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, müvekkilinin ilama bağlı alacağının işçi alacağı olduğundan rüçhanlı alacak olarak değerlendirilerek hacze iştirak etmesine karşın, İİK'nın 206. maddesi hükmü dikkate alınmadan müvekkil alacağının sıra cetvelinde 1. sıraya konulmadığını ve kambiyo senetlerine bağlı diğer alacaklarla aynı dereceye konularak garameten paylaştırma yapıldığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vergi dairesi vekili, 6183 sayılı yasanın 21. maddesi hükmü dikkate alınarak düzenlenen sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Dosya tüm kapsamıyla birlikte değerlendirildiğinde davanın, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takibe karşı borca itiraz mahiyetinde olduğu anlaşılmıştır. İİK'nun 168. maddesi uyarınca icra müdürü, takip konusu belgenin kambiyo senedi olup olmadığını, alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkının bulunup bulunmadığını incelemekle ve takip talebini anılan maddeye aykırılık halinde reddetmekle yükümlüdür. Aksi halde takip şikayet üzerine veya re'sen İİK'nun 170/a maddesine göre icra mahkemesince iptal edilir. İİK'nun 170/a maddesi borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayetini özel olarak düzenlemiş ve İİK'nun 168/3. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden itibaren 5 günlük süreye tabi kılmıştır. Öte yandan İİK'nun 16. maddesi şikayeti düzenlemiş olup; şikayet, icra dairesinin icra ve iflas hukuku ile ilgili hükümlerini uygulamaması veya yanlış uygulaması nedenine dayanır....
Sayılı emsal içtihadında belirtildiği üzere; "Şikayetçi, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25. maddesi hükmüne göre de, hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez." Yine Y.12. HD.nin 27.09.2010 T., 8528/21169 EK. Sayılı ve 2009/23590 E. 2010/5162 K. sayılı emsal içtihatlarından da anlaşıldığı üzere; İnceleme icra mahkemesine sunulan şikayet dilekçesinde ileri sürülen şikayet sebepleri ile sınırlı olarak yapılır. Somut olayda; dava dilekçesinde ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğuna dair bir şikayet yoktur. Diğer taraftan dava dilekçesinde gecikmiş itirazda bulunulduğuna dair bir ibare de yoktur. Ödeme emri davacıya 01.09.2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu durumda borca itirazların İİK.nun 168/5....
İİK'nın 170/a maddesinde alacaklının takip hakkı ve senedin kambiyo vasfının, süresinde ileri sürülen itiraz veya şikayet sırasında mahkemece re’sen dikkate alınacağı düzenlemiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 778/1-b maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 703/2. maddesi uyarınca; çift vadeli olarak düzenlenen senetler bono vasfında sayılamaz....
Davacı tarafça dava dilekçesinde yetki itirazı ile birlikte takibe dayanak senedin bono vasfında da olmadığının iddia edildiği, takibe dayanak bono incelendiğinde bononun keşide yerinin Konya olarak belirlendiği anlaşılmakla, Konya İcra Müdürlüğünün yetkili olduğu anlaşıldığından, yetki itirazının reddine karar verilmesinde ayrıca senedin sonradan doldurulduğunun yazılı delil ile ispatlanamadığı, yine davacıya hile ile senet imzalattırıldığı iddiasının da ispatlanamadığı, ciro silsilesinde bir bozukluğun bulunmadığı, senedin unsurlarının tam olduğu, bu şekilde davacı tarafın kambiyo vasfına yönelik itirazı da yerinde olmadığı anlaşılmakla, kambiyo vasfına yönelik şikayetin de reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması HÜKÜM : Hükümlülük Gereği görüşülüp düşünüldü: Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafiinin, suçun vasfına, şikayet süresinin geçtiğine, etkin pişmanlık hükmünün uygulanmadığına ve katılan ...'ya yönelik eylem bakımından beraat kararı verilmesi gerektiğine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 17.01.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
e likit borcu bulunmadığını, alacağın muhtacı muhakeme olduğunu, bu sebeple ilk haczin müvekkilinin alacaklısı olduğu dosya üzerinden konulduğunu, ayrıca şikayet olunan ...'in alacağının zamanaşımına uğradığını ileri sürerek, .... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2006/13363 Esas sayılı takip dosyasından tanzim edilen 30.01.2014 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ... vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 1. sıradaki 1. İcra Müdürlüğü dosyasının kambiyo takibi olduğu, bu dosyada alacaklının haciz talebinin yerine getirilme tarihinin 18.08.2011 olduğu, 2. sıradaki 7. İcra Müdürlüğü dosyasında yapılan kambiyo takibinde ise haciz tarihinin 10.02.2012 olduğu anlaşılmış olup, ilk haciz .... 1. İcra Müdürlüğü dosyasında konulmuş olmakla 1. sıraya alınmasında yasaya aykırılık bulunmadığı ve borçlu ...'...
Tüm dosya kapsamına göre; Antalya Genel İcra Müdürlüğünün 2021/11371 Esas sayılı dosyası üzerinden borçlu aleyhine 70.000 TL bedelli senede dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin borçluya 19/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği, icra mahkemesine başvurunun yasal 5 günlük süre içerisinde olduğu anlaşılmaktadır. Takip dayanağı senedin keşidecisinin borçlu davacı, lehtarının alacaklı, keşide tarihinin 25/09/2018, vade tarihinin 25/03/2019 tarihi olduğu anlaşılmaktadır. Senedin metin kısmında vade tarihinin "25/09/2018" tarihi olduğu, keşide tarihi ile senet metninde belirtilen tarihin aynı tarih olması birlikte değerlendirildiğinde, senedin tek vade tarihi içerdiğinin kabulü gerekip, aksi durumunun aşırı şekilcilik olacağı ve senedin kambiyo senedi vasfına haiz olduğu anlaşılmaktadır. Keşide tarihinin senedin metin kısmına yazılarak, bu tarihin tekrar edilmiş olması, senedin çift vade içerdiği anlamına gelmez....