DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Tarafların Ereğli(Konya) Aile Mahkemesinin 2018/743 Esas 2019/45 Karar sayılı ilamıyla boşandıkları, 2017 doğumlu müşterek çocuk Yusuf Eren Temiz'in velayetinin anneye verildiği, baba ile şahsi ilişki kurulduğu, kararın 06/05/2019 tarihinde kesinleştiği, davacının Eskişehir ilinde, davalı ve müşterek çocuğun Konya ili Ereğli ilçesinde ikamet ettikleri sabittir. İlk Derece Mahkemesince müşterek çocuğun yaşı itibariyle anneye olan ihtiyacı, henüz tuvalet eğitimini tamamlamamış olması, müşterek çocuk ile baba arasında boşanmanın kesinleşmesinden sonra pek fazla şahsi ilişkinin kurulmamış olması, çocuğun üstün yararı dikkate alınarak boşanma ilamında yer alan şahsi ilişkinin yeterli olduğu kanaati ile açılan davanın reddi yerinde görülmekle davacının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Hukuk Dairesinin müstakar uygulamalarına göre günümüzde gelişen ulaşım imkanlarından ötürü aynı şehir ya da farklı şehirde oturma durumuna göre şahsi ilişkinin belirlenmesinin hatalı olduğununun hüküm altına alındığı boşanma ilamı ile kurulan şahsi ilişkinin süresi ve sıklığı nazara alındığında yeterli düzeyde tespit edildiğinin ve annelik duygularının tatminine elverişli olduğunun anlaşıldığı, şahsi ilişkinin davacının talep ettiği şekilde genişletilmesinde çocukların üstün menfaatinin bulunmadığı, bilakis zorunlu öğretim çağında bulunan çocukların eğitim öğretim hayatlarını engeller nitelik arz ettiği gibi velayet görevini yerine getirmesini de engelleyici mahiyette bulunduğu, iletişim araçlarıyla şahsi ilişki talebinin infaz kabiliyeti bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, davanın kül halinde reddine karar verilmesi gerekir iken kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı değerlendirilmiş davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü...
Hukuk Dairesinin müstakar uygulamalarına göre günümüzde gelişen ulaşım imkanlarından ötürü aynı şehir ya da farklı şehirde oturma durumuna göre şahsi ilişkinin belirlenmesinin hatalı olduğununun hüküm altına alındığı boşanma ilamı ile kurulan şahsi ilişkinin süresi ve sıklığı nazara alındığında yeterli düzeyde tespit edildiğinin ve annelik duygularının tatminine elverişli olduğunun anlaşıldığı, şahsi ilişkinin davacının talep ettiği şekilde genişletilmesinde çocukların üstün menfaatinin bulunmadığı, bilakis zorunlu öğretim çağında bulunan çocukların eğitim öğretim hayatlarını engeller nitelik arz ettiği gibi velayet görevini yerine getirmesini de engelleyici mahiyette bulunduğu, iletişim araçlarıyla şahsi ilişki talebinin infaz kabiliyeti bulunmadığından reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, davanın kül halinde reddine karar verilmesi gerekir iken kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı değerlendirilmiş davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava velayetin değiştirilmesi olmadığı takdirde şahsi ilişkinin yeniden belirlenmesi isteminden ibarettir. İlk derece mahkemesince velayet değişikliği talebinin reddine, terditli olarak talep edilen şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin ise kabulüne karar verilmiş, velayet değişikliği talebinin reddi bakımından davacı vekili, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi bakımından ise davalı kadın vekili kararı istinaf etmişlerdir. Tüm dosya kapsamından tarafların Konya 3. Aile Mahkemesinin 2011/709 esas 2012/279 karar sayılı kararı ile boşandıkları, kararın 17.04.2012 tarihinde kesinleştiği, ortak çocuğun velayetinin davalı anneye verildiği, davacı baba ile çocuk arasında '' her yıl davalının Türkiye'ye izne geldiği dönemde izne gelişinin ilk haftası sonu pazar günün saat 12 :00 den üçüncü hafta sonu pazar saat 12.00 ye kadar davalı anneye haber vermek kaydıyla şahsi münasebet'' kurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
Bu sebeple çocukla baba arasında kişisel ilişkinin gözetim altında gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Mahkemece “tarafların ortak belirleyeceği aile yakınlarından birinin eşliğinde çocukla baba arasında ... Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezinde şahsi ilişki tesisine” ilişkin hükmü ise infaza elverişli olmayıp usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca kişisel ilişki sırasında mekan sınırlandırılması getirilmesi kişisel ilişkiden beklenen amaca uygun değildir. Mahkemece, infazda tereddüt oluşturmayacak ve çocuğun üstün yararını tehlikeye düşürmeyecek ve amaca da uygun şekilde kişisel ilişki tesisi gerekmektedir. Bu sebeple mahkemece yapılacak iş, üç kişilik uzman heyetinden rapor alınmak suretiyle, infaza elverişli ve amaca uygun şekilde hüküm kurulması zorunludur....
Hukuk Dairesi'nin Kaldırma kararı sonrası karar gereği şahsi ilişkinin şekli süresi ve yatılı olacak şekilde şahsi ilişki düzenlenip düzenlenemeyeceği hususlarında rapor alınmış olup bilirkişilerin konusunda uzman, raporların bilimsel verilere ve dosya kapsamına uygun olması, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olması nedeniyle 13.06.2022 tarihli düzenlenen heyet raporuna itibar edilmiş olup, değişin koşullar karşısında ve 13.06.2022 tarihli heyet raporunda T3 hem çocukların yaş durumları, ihtiyaçları hem de kendisinin işlerinin yoğunluğu dolayısıyla çocukları yatılı olarak alma imkanını olmadığı tespitinde bulunulmakla yatısız olarak şahsi ilişki tesisine karar verilmiş bu minvalde, Davacının müşterek çocuklarla ilgili kurulan şahsi ilişkinin düzenlenmesi talebinin KABULÜ..."gerekçesi ile; "Davanın KABULÜ İLE; Davacının müşterek çocuklarla ilgili kurulan şahsi ilişkinin düzenlenmesi talebinin KABULÜ İLE; Kumluca 1....
Davalı vekili süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararı kabul etmediklerini, öncelikle belirlenen şahsi ilişki sürelerinin baba ile çocuk arasındaki bağı koparacağını, çocuk 15 yaşına gelene kadar 4 yılda toplamda 5 kez müvekkili ile görüşebileceğini, şahsi ilişkinin bu şekilde tesisinin çok zor olduğunu, nafakanın artırılmasını gerektirecek hiçbir sebep bulunmadığını, müvekkili lehine vekalet ücreti de takdir edilmediğini belirterek, davanın tümden reddi ile müvekkili lehine vekalet ücretine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....
SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılmasına, ilk derece mahkemesi kararının 2. bendinde ortak çocuk ile davacılar arasında kişisel ilişkinin düzenlendiği bölümün hükümden çıkarılmasına, yerine “Davacıların, ... mah./köyü, ...''de tescilli, ... kızı, ... doğumlu,... T.C. Kimlik numaralı ... ile davacılar ... T.C. Kimlik numaralı ... ve... T.C. Kimlik numaralı ... arasında şahsi ilişki tesisine buna göre; her ayın son haftası Cumartesi günü saat 18.00'den Pazar günü 18.00'e kadar, dini bayramların 2. günü 18.00'den 3. Günü 18.00'a kadar şahsi ilişki düzenlenmesine, cümlesinin yazılmasına, hükmün kişisel ilişkiye yönelik bu bölümünün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.08.06.2022 (Çrş.)...
Davacı vekili yasal süresinde katılma yoluyla sunduğu 27.07.2021 tarihli istinaf dilekçesinde özetle; sosyal inceleme raporuna dair itirazlarının dikkate alınmadığını, ortak çocukların uzmana verdikleri beyanlarının uzman tarafından değerlendirilmediğini, bu nedenlerle kişisel ilişkinin kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE: Dava; kişisel ilişkinin kaldırılması, aksi halde yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin kabulü, davacı tarafından, kişisel ilişkinin kaldırılmasına yönelik talebin reddi yönünden süresinde istinaf talebinde bulunulmuştur. Kişisel ilişki kamu düzenine ilişkin olduğundan karar tarihinden sonra gelişen olayların da göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Kişisel ilişki de aslolan çocuğun yüksek yararına, bedensel ve zihinsel gelişimini sağlamaya en uygun çözüme ulaşmaktır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafın şahsi ilişkinin kaldırılması davasının REDDİNE, Davacı tarafın şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının KABULÜNE, Samsun 2. Aile mahkemesinin 2018/632 Esas 2018/787 Karar sayılı ilamı ile tarafların müşterek çocuğu Hiranur ile davalı baba arasında kurulan şahsi ilişkinin YENİDEN DÜZENLENMESİNE, buna göre tarafların müşterek çocuğu Hiranur ile davalı baba arasında; Her ayın, ikinci ve dördüncü haftasına denk gelen Cumartesi günü saat 09.00’dan Pazar günü saat 17.00’a kadar, dini bayramların birinci günü saat 10.00’dan ikinci günü saat 17.00’a kadar, İlk ve orta öğretim okullarının yarıyıl tatilinin başladığı ikinci haftası Cumartesi günü saat 10.00'dan aynı hafta sonu Cuma günü saat 17.00'a kadar, her yıl 1 Temmuz günü saat 09.00’dan 30 Temmuz saat 17.00’a kadar davalı tarafça davacı yanından müşterek çocuğu bizzat alınıp süre sonunda teslim edilmek sureti ile KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASINA, " karar verilmiştir....