Yargısal ve bilimsel içtihatlarda “usulî kazanılmış hak” ya da “usulî müktesep hak” olarak adlandırılan bu ilke Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 10.02.1988 tarih ve 87/2-520 Esas, 1988/89 Karar sayılı ilamında “Mahkemenin bozma kararına uymasıyla meydana gelen bozma gereğince işlem yapma ve hüküm verme durumu, taraflardan birisinin lehine ve diğeri aleyhine hüküm verme neticesinin doğuracak bir durumdur ve buna usulî kazanılmış hak denilmektedir...” şeklinde tanımlanmıştır. Bu anlatımlar ışığında somut olay incelendiğinde, yerel mahkemece bozma öncesindeki ilk hükümde 51.881,21 TL mahrum kalınan kira bedelinin tahsiline karar verilmiş olup, bu karar davacı tarafından temyiz edilmediğinden, ilk hükümde belirtilen mahrum kalınan kira bedeli bakımından davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.04.2004 gününde verilen dilekçeler ile geçit hakkı kurulması ve zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi, tazminat, mahrum kalınan kira bedeli tahsili, maddi manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 11.06.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı kurulması, zilyetliğe elatmanın önlenmesi, mahrum kalınan kira bedeli tahsili, maddi ve manevi tazminat istemleriyle sulh hukuk mahkemesinde açılmıştır....
Açıklanan tüm bu yasal düzenleme ve ilkeler çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde, dava dilekçesinde çekişme konusu taşınmazda davalının fuzuli şagil durumunda oldukları ileri sürülerek taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunulmuş, talep sonucu kısmında da bu istem tekrar edilmiştir. Görüleceği üzere dava dilekçesinde açıklanan maddi vakıalar, davalılar arasındaki kira sözleşmesinin davacı yönünden bağlayıcı olmadığı iddiasını da içermekte olup, hukuki nitelendirme de davacı tarafından bu iddiaya (maddi vakıaya) uygun olarak yapılmış ve açık bir şekilde TMK'nın 683 ve 995. maddeleri uyarınca taşınmaza el atmanın önlenmesi ile ecrimisil istenilmiştir....
Hemen belirtmek gerekir ki, dava konusu 4 parsel sayılı taşınmazdaki 19 numaralı bağımsız bölümün davacı adına kayıtlı olduğu, kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmayan davalının davacıya ait taşınmazı haklı ve geçerli bir neden olmaksızın kullanıldığı saptanarak elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı vekilinin elatmanın önlenmesine yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine. Davalı tarafın ecrimisile yönelik temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere; ecrimisil, kötüniyetli zilyedin geri vermekle yükümlü olduğu bir şeyi haksız olarak alıkoyması nedeniyle kayıt malikine ödemekle yükümlü olduğu en azı kira geliri, en çoğu ise mahrum kalınan gelir kaybı olan bir tür haksız kullanım tazminatıdır....
HD.’nin 2014/194 Esas sayılı ilamına göre ecrimisil "zilyet olmayan malikin malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat" olduğundan aralarındaki kira sözleşmesine dayalı olarak zilyet bulunan davalıların durumunun bu tanıma da uymadığı ve kira sözleşmesine dayanılarak açılan bir alacak davasının da olmadığı...” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmazda mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Somut olayda, Mahkemece “... davacı tarafça elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmiş ise de, elatmanın önlenmesi davasının açılabilmesi için haksız bir işgalin bulunmasının gerektiği oysa burada kullanmayı haklı kılacak bir kira sözleşmesinin var olduğu, ayrıca Yargıtay 1....
Kira sözleşmeleri yazılı veya sözlü yapılabileceği gibi zımni- üstü kapalı olarak da yapılabilir, yeterki taraflar kira sözleşmesinin esaslı unsurlarında anlaşmış olsunlar. Taraflar arasında keşide edilen ihtarnameler kira ilişkisinin esaslı unsurlarından bedel konusunda bir anlaşma sağlamadığı takdirde kira ilişkisinin gerçekleştiğinin kabulüne olanak bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin varlığı için tarafların bir şeyin kullanılması konusunda anlaşması ve kiralanan için kiracı tarafından bir bedel ödenmesi zorunludur. Kira ilişkisinin varlığını ve kira miktarını ispat yükü kiralayana, kira ücretinin ödendiğini ispat yükü ise kiracıya aittir. El atmanın önlenmesi talebine gelince, Harçlar Kanun'unun 16. maddesinde değer esası düzenlenmiştir. Elatmanın önlenmesi isteğinin gayrimenkulün aynına taallük eden davalardan olduğu ve gayrimenkulün değerinin nazara alınacağı kabul edilmiştir. Bu durumda hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün olduğu açıktır....
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, İntifa (Oturma) Hakkına Dayalı Elatmanın Önlenmesi, Kişisel Hakka Dayalı tazminat(Ecrimisil) ve Manevi Tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça İntifa (Oturma) Hakkına Dayalı Elatmanın Önlenmesi, Kişisel Hakka Dayalı tazminat (Ecrimisil) ve Manevi Tazminat istemlerine yönelik olarak dava açılmıştır. Dairemiz taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar yönünden görevlidir. Davacı taraf dava konusu taşınmazın maliki olmadığı gibi mülkiyet hakkına dayalı olarak ta bu davayı açmamış, kişisel hakka dayalı olarak bu davayı açmıştır. İntifa hakkı TMK.nın 794. ve devamı maddelerinde, oturma hakkı ise 823 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : El atmanın Önlenmesi, Eski Hale Getirme, Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, el atmanın önlenmesi ve eski hale getirme yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil yönünden kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait dava konusu 3559 parsel sayılı taşınmazın davalılar tarafından altı oyulmak suretiyle depo haline getirildiğini belirterek, el atmanın önlenmesini, eski hale getirilmesini ve geriye dönük 5 yıl için şimdilik 10.000 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalılardan alınmasını istemiş, 03/01/2013 havale tarihli dilekçe ile ecrimisil isteğini 74.461,46 TL olarak artırmıştır....
Taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nın 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesini isteyebileceği gibi salt zilyetliğe dayalı olarak TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümleri gereğince istemde bulunma hakkına da sahiptir. Davacı, dava konusu taşınmazın kiracısı olduğunu, davalının bu taşınmaza haksız olarak müdahale ettiğini bu nedenle kiracısı olduğu taşınmazdaki davalının haksız müdahalesinin önlenmesini ve uğramış olduğu zarar karşılık ecrimisil talep ettiği anlaşıldığına göre, davacının kira ilişkisinden kaynaklanan şahsi hakka dayalı olarak elatmanın önlenmesi talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, dava salt zilyetliğe dayalı bir dava olmayıp, hakka dayalı bir davadır. O halde, konusu TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması davası olmadığına göre uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Somut olayda dava el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin olup dava dilekçesinde, davalının akdi ve kanuni her hangi bir sebebe dayanmaksızın taşınmazı kullandığı belirtilmiştir. Dava dilekçesinde kira sözleşmesine dayalı tahliye yolunda bir istek bulunmamaktadır. Mahkemece uyuşmazlığın dava dilekçesinde açıklanan dava sebebi ve talep sonucuna göre incelenip işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, davanın tahliye ve kira alacağına yönelik olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi hatalı olmuştur...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir....