Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayet açısından: Çocukların ayrılık döneminde anne ile yaşamaları, çocuk Esra'nın yaşının küçük olması, kardeşlerin birlikte büyümelerinin onların gelişimine olumlu katkı yapacak olması, SİR raporunda velayetin öncelikle anneye verilmesi gerektiğinin belirtilmesi ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında velayetin anneye verilmesinin doğru olduğu anlaşıldığından davacı-davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. HMK'nın 355.maddesi uyarınca şahsi ilişki açısından yapılan incelemede: Çocuk Esra ile baba arasında terditli kişisel ilişki kurulması hatalı olmakla birlikte çocukların yaşları da gözetildiğinde Temmuz ayında tesis edilen kişisel ilişki süresinin uzun olduğu anlaşılmakla Dairemizce kişisel ilişki resen yeniden düzenlenmiştir....

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından davanın kabulü, kusur belirlemesi, velayet, kişisel ilişki, aleyhine hükmedilen yoksulluk ile iştirak nafakası ve tazminatlar yönünden; davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, yoksulluk ve iştirak nafakası ile tazminatların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- İlk derece mahkemesince verilen hüküm yalnızca davalı erkek tarafından istinaf edilmiş olup davacı kadın tarafından istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğundan davacı kadının; kusur belirlemesi, yoksulluk ve iştirak nafakası ile tazminatların miktarlarına yönelik katılma yoluyla temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı erkeğin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun...

    (Muhalif) KARŞI OY YAZISI İştirak nafakası çocuk için getirilmiş bir haktır. Miktarını belirlemede hakim özgürdür. Çocuk ana ve babasına karşı da korunmalıdır. Çocuk kendisi için yetersiz iştirak nafakası isteyen ana ya da babasına karşı da korunmalıdır. İştirak nafakası isteği bağlı bir hak bile değildir. Çünkü "kendiliğinden" verilir. Aile mahkemesi bu konuda tam yetkilidir. İştirak nafakasında istek aşılamaz şeklindeki değerli çoğunluğun görüşüne açıkladığım sebep ve düşüncelerle katılabilme olanağım bulunmamaktadır....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Velâyetin Değiştirilmesi-İştirak Nafakası- Çocukla Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, iştirak nafakasının miktarı, vekâlet ücreti ile yargılama giderleri yönünden; davalı-davacı tarafından ise velâyet, iştirak nafakası ve kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin tüm, davacı-davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuğun ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen iştirak nafakası azdır....

        Ayrıca mahkemece her ayın 2. ve 4. haftası çarşamba günleri akşam 18.00 ile 21.00 saatleri arasında kurulan kişisel ilişki ile her ayın l.ve 3. haftası cuma günü akşam 18.00 ile pazar günü 18.00 saatleri arasında kurulan kişisel ilişki, okul çağında bulunan çocuğun eğitim durumunu engelleyici nitelikledir. Kişisel ilişki ana-babalık duygularını tatmine elverişli ve de çocukların da ana-baba sevgi ve şefkatini tatmasına yeterli olmalıdır. Bu bakımdan, aynı şehir-ayrı şehir ayrımına gidilmeksizin ve küçüğün eğitim durumu ve üstün yararı dikkate alınarak daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

          CEVAP Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılmasında davalı erkeğin kusurlu olmadığını, davanın, boşanmaya ilişkin kısmının kabulü ile ortak çocuğun velâyetinin, ortak çocuk yuvaya başlayana kadar anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedilmesine ve kadının maddî her türlü talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

            ‘ın dede, oğul ve torun oldukları, aralarındaki akrabalık ilişkisiyle tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, örgüt oluşturmak için sanık sayısının yeterli ve sanıkların bazı olaylar açısından aralarında iştirak iradesinin bulunduğu anlaşılmış ise de, sanıkların aralarında gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişki ile işbölümü ve suç işleme iradesinde devamlılığın saptanamadığı ve örgüt mensubu olarak kabul edilen kişiler arasında organize olmuş bir birliktelikten söz edilemeyeceği anlaşılmakla, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilmeden, yüklenen suçtan sanık ......

              Asliye Ceza Mahkemesinin,18.03.2016 tarihli ve 2015/559 Esas, 2016/157 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 104, 43, 62, 53 üncü maddelerin birinci fıkraları uyarınca 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir. 2. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.09.2020 tarih 14-2016/194324 sayılı onama istemli Tebliğnamesiyle dosya Dairemize gönderilmiştir . II. TEMYİZ SEBEPLERİ Sanığın Temyiz İsteği Sübuta ve teselsül hükümlerinin uygulanmasına ilişkindir . III. OLAY VE OLGULAR Suç tarihi itibariyle on beş yaşını bitirmiş on altı yaşı içerisinde bulunan mağdure ile sanığın yaklaşık bir buçuk yıldır arkadaşlık yaptıkları, 11.08.2015 tarihinde sanık ...'...

                Aile Mahkemesinin 2006/1074-2008/35 Ek sayılı ilamı ile tarafların müşterek çocukları ....için hüküm altına alınan aylık 50 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 02.11.2012 tarihi itibariyle 150 TL arttırılarak aylık 200 TL'ye çıkarılmasına" cümlesi ile "müşterek çocuk ile baba arasında şahsi ilişkinin kaldırılmasına ya da çocukla baba arasında gözetim altında şahsi ilişki kurulmasına ilişkin talebin reddine," cümlesinin tamamen çıkarılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.01.2019 (Pzt.)...

                  Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Müşterek çocuğun üstün menfaatleri de gözetilerek babalık duygularını tatmine elverişli, çocukların da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, daha uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Velayeti davacı anneye verilen müşterek çocuk ile davalı baba arasında uygun süre ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmesi gerekmiştir. Ayrıca kişisel ilişkinin davacıya infaz sorumluluğu yükleyen "davalının yanına bırakılacak şekilde" kurulması da isabetli bulunmamıştır....

                  UYAP Entegrasyonu