Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dilekçesinde; davalı ile Kadıköy 5.Aile Mahkemesinin 2006/730 esas, 2007/283 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuk 1998 doğumlu Aslı lehine 400.TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, iştirak nafakasının her yıl %10'luk artışına karar verildiğini,iştirak nafakasının aylık 750 TL ye ulaştığını, iştirak nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, müvekkilinin yedi aydır işsiz olduğunu, herhangi bir menkul, gayri menkul malının da olmadığını belirterek, varolan iştirak nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate...

    aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi Davasına dair Küçükçekmece 2.Aile Mahkemesinden verilen 06.01.2016 günlü ve 2015/81 E.-2016/12 K.sayılı hükmün bozulması hakkında Dairemizce verilen 20.06.2016 tarih ve 2016/6054 E.-2016/9599 K. sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

      Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmaz satın alınma tarihi itibariyle edinilmiş mal olmakla birlikte mahkemece taraflar arasında görülen boşanma davasındaki boşanma protokolü ve davacının 16.07.2010 tarihli beyanı üzerinde durulmamıştır. -//- 2013/17315-2014/16370 -2- TMK.nun 166/3. fıkrası gereğince hakimin anlaşmalı boşanmaya karar verebilmesi için, anılan fıkrada öngörülen tüm koşulların gerçekleşmiş bulunması gerekir. Buna göre evlilik 1 yıl sürmüş olacak, taraflar huzurda dinlenilecek, bundan ayrı nafakalar ve çocukların velayeti ile maddi ve manevi tazminat konularında anlaşmaları sağlanacaktır....

        Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların aralarında boşanma ve fer'îleri konusunda protokol imzaladıklarını, protokol hükümlerine göre boşanma kararı verilmesi gerektiğini belirterek; Dairemizce, kararının bozulmasına karar verilmiş ise de tarafların duruşmada anlaşmalı boşanma konusunda anlaşmadıkları görüldüğünden; açılan davanın 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi uyarınca incelmeye alındığı, erkek tarafından açılan, Konya 1....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK 355. maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava; yoksulluk nafakasının ve iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebine ilişkindir. TMK'nun 176/4 maddesi gereğince "tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir." hükmü düzenlenmiştir. 4721 sayılı TMK'nun 182/2 maddesine göre, velayet kendisine verilmeyen eş, müşterek çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır....

          Dosyadaki bilgi ve belgelerden; taraflar arasında boşanma kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, velayeti davalı anneye bırakılan küçük Ezo'ya aylık 1.150 USD iştirak nafakasına hükmedildiği, 24/07/2015 tarihinde kararın kesinleştiği anlaşılmıştır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava katılım nafakalarının indirilmesi,yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir. Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme, HMK'nun 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; İlk derece mahkeme kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun HMK. 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

          .- 2009/1234 K. sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, davacının boşanma protokolünde müşterek çocuk için aylık 250 TL iştirak nafakası ödemeyi ve bu nafakanın her yıl %20 oranında artırılması şartını kabul ettiğini ve mahkemece bu protokol doğrultusunda iştirak nafakasının belirlendiğini, her yıl yapılan %20 artış ile ödenen iştirak nafakasının aylık 575 TL'ye ulaştığını ve bu miktarın davacının ödeme gücünü aştığını belirterek, iştirak nafakasının aylık 200 TL'ye indirilmesine ve yıllık artış oranının da her yıl TEFE oranı olarak belirlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile nafaka miktarının düşürülmesi talebinin reddi ile nafakanın aynen devamına, her yıl nafaka miktarının ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Mahkemesince verilip kesinleşen 2019/675- 2020/33 sayılı ilamın, hüküm kısmının 1. maddesinde "Davanın kabulüne, taraflar arasında düzenlenen 15/01/2020 tarihli boşanma ve hükümlerine dair protokolün tasdiki ile kararın eki sayılmasına" ve 11. maddesinde "Davalıya ait olduğu beyan edilen Kocaeli 489 Ada 2 Parselde kayıtlı taşınmazın kararın kesinleşmesinden itibaren 3 gün içinde davalı tarafça davacıya devredilmesine" hükmünün yer aldığı, Davalı, hükümde 11. maddenin protokole aykırı bir biçimde taşınmazın 1/2'sinin değil de tamamının devredilecek gibi yer aldığını, oysa 1/2'sinin devrine yönelik protokol hükmünün bulunduğunu, çelişkinin tashih yoluyla giderilmesini istediği, mahkemece tashih dilekçesi arkasına kararın kesinleştiği notuyla istemin reddedildiği, bu kez bu red işleminin istinafa konu edildiği, bu talebin de aynı gerekçeyle 20/06/2023 günlü kararla reddedilmesi üzerine istinaf talebinin reddi kararının istinaf edildiği anlaşılmıştır....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkilinin sosyal ve ekonomik durumunda olumsuz anlamda meydana gelen gelişmeler nazara alındığında davaların kabulü gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması, karşı dava ise yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması isteklerine ilişkindir. Karşı dava bakımından verilen karar istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiştir....

            UYAP Entegrasyonu