Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi’nin 2011/40 Esas, 2012/740 karar sayılı kararı ile davacı karşı davalı lehine hükmedilen aylık 500 TL yoksulluk nafakasının dava tarihi olan 15/04/2019 tarihinden itibaren aylık 900 TL, müşterek çocuk Hür Baran Memiş lehine hükmedilen aylık 250 TL iştirak nafakasının aylık 600 TL ye arttırılmasına, ilerleyen yıllarda TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranında arttırılmasına, davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine,fazlaya ilişkin istemin reddine, Davalı karşı davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılmasına yönelik davasının REDDİNE,"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı/ karşı davacı erkek vekili hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı/ karşı davalı kadın istinaf yasa yoluna başvurmamıştır....

Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/519 Esas, 2012/459 Karar sayılı dosyasında davalı kadın lehine takdir edilen aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye indirilmesine, aylık 500,00 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının iştirak nafakasının indirilmesine yönelik davasının reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davalı kadının yoksulluk nafakasına yönelik istinaf talebinin kısmen KABULÜNE, iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin KABULÜNE, ilk derece mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, -Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, -Lüleburgaz 1....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından asıl davanın kısmen kabulü ve birleşen davadaki taleplerin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Davalı-davacının, davacı-davalının kısmen kabul edilen iştirak nafakasının arttırılması kararına yönelik temyiz itirazlarının, yıllık arttırılan miktar karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kaldığı için reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı-davacının birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince: Davalı-davacı birleşen dava dilekçesinde iştirak nafakasının kaldırılması ve boşanma protokolünün çocuğun eğitim ve sağlık masraflarının baba tarafından karşılanacağı ile ilgili maddesinin iptalini talep etmiştir. Bu isteklerin her biri ayrı ayrı harca tabidir....

    Davalı babanın ise adliyede memur olduğu yaklaşık 1500 TL maaşının bulunduğu anlaşılmıştır.Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre açıköğretim fakültesinde eğitim görmek yardım nafakasına mani değildir. Davacının düzenli bir geliri bulunmamaktadır. Günün ekonomik koşulları ve ülkedeki ekonomik yapı da nazara alındığında davacının eğitimini bir an önce tamamlaması kendi menfaatinedir. Ayrıca davacının çalışarak eğitim hayatını beraber götürmesini beklemek eğitim hayatını zora sokacaktır.Olayları izah taraflara, hukuki niteleme hakime ait bir görevdir. Somut olayda, davacının iştirak nafakasının artırımı yönündeki talebi TMK. 328/2 ve 364/1. maddesi kapsamında yardım nafakası talebini içermektedir....

      yoruma açık ve infazda tereddüte neden olacak şekilde olduğunu, 8 farklı ödeme kalemi bulunduğunu, davacının 21.09.2019 tarihinde evlendiğini, borç altına girdiğini, yeni eşinin de 8 yaşında bir çocuğunun olduğunu, ev kurması ve bakacağı kişi sayısının artmış olduğunu, değişen şartlar karşısında protokolde belirlenen ödemeleri yapmakta zorlanacağını belirterek iştirak nafakası hükmünün yeniden düzenlenmesine, taraflar arasında düzenlenen protokolün 5.maddesinin hakkaniyet ve değişen şartlar gözetilerek iptaline, hükmün uyarlanmasına, boşanma protokolünde bulunan 8 kalem eğitim giderlerinin iştirak nafakasından ayrılarak eğitim gideri olarak belirlenmesine ve eğitim giderlerine davacının ve davalının ortak katılmasına, aylık 1.200,00 TL iştirak nafakasının değişen şartlar nedeniyle indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Davada; 2009 yılından itibaren aylık 150 TL olarak ödenen iştirak nafakasının 600 TL daha arttırılması, 750 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesi talep edilmiş; mahkemece 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde aylık 400 TL'ye yükseltilmesine ve yardım nafakası olarak davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir . Dosya içeriğinden; davacının 12.10.1992 doğumlu olup, eldeki artırım davasını vekili aracılığı ile 23.10.2012 tarihinde açtığı anlaşılmaktadır. Her nekadar mahkemece talep; iştirak nafakasının artırılması istemi olarak değerlendirilmiş ise de; dava niteliği itibari ile yardım nafakası talebine ilişkindir. TMK'nın 364/1 maddesi gereğince; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan alt soyuna nafaka vermekle yükümlüdür....

        Davacı taraf kendi adına yoksulluk nafakasının, müşterek çocuklar adına da iştirak nafakasının artırılmasını talep etmiştir.Davacı ve müşterek çocuklar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan kesinlik sınırı her biri açısından ayrı ayrı hesaplanır. Dosya kapsamından davacı için artırım talep edilip reddedilen kısmın 1 yıllık toplam tutarı 577,00 TL x 12 = 6.924,00 TL olup, kararın reddedilen kısım itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/2. maddesi gereğince miktar itibariyle kesin nitelikte oluğu, bu durumda davacının yoksulluk nafakasının artış miktarına yönelik istinaf başvurusunun miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacının iştirak nafakalarına yönelik istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....

        -TL iştirak nafakasının müşterek çocuğun üniversiteye hazırlanması sebebi ile ihtiyaçlarını ve eğitim giderlerini karşımaya yetmediğini, davalının aylık gelirinin yaklaşık 10.000,00- 15.000,00.-TL civarında olduğunu beyanla, müşterek çocuk için aylık 1.000,00.-TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkememizce yapılan yargılama ile dosyada mevcut tüm delil ve belgelerin incelenmesi sonucunda; Amasya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/854 Esas sayılı dosyası ile müşterek çocuk için aylık iştirak nafakasının 300,00....

        Aile Mahkemesi'nin 2019/797 E 2020/350 K sayılı 15/09/2020 tarihli kararı ile 25/10/2011 doğumlu müşterek çocuk Anıl Engez lehine hükme bağlanan iştirak nafakasının dava tarihi olan 27/12/2019 tarihinden itibaren arttırılarak aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine karar verildiği, dosya kapsamında kararın kesinleştiğine dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, davacının Ankara Yenimahalle'de bir konutu bulunduğu, makine teknikeri olduğu, davalının ise Ankara Etimesgut'ta iki konutu bulunduğu, 2022 yılı Aralık ayı itibariyle aylık 4.500,00 TL kazandığı anlaşılmıştır. Yukarıdaki açıklamalar ve tüm dosya kapsamı uyarınca; tarafların tespit edilen ve gerçekleşen ekonomik sosyal durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ve iştirak nafakasının arttırılmasına dair Ankara 4....

        İlk Derece Mahkemesince Dairemiz kararında iştirak nafakası yönünden istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi, yoksulluk nafakası yönünden ise istinaf kanun yoluna başvurulmamış olması bu yönden de kesinleşme olmasına, ilk derece mahkemesinin kararının sadece 1 nolu bendinin kaldırılmasına rağmen yeniden yapılan yargılamada kesinleşen hükümler ile ilgili olarak yeniden karar verildiği anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince verilen 2019 Esas 2020/841 Karar 17.12.2020 tarihli karar üzerine Dairemizin 2021/394 Esas 2021/922 Karar 26.05.2021 tarihli ilamıyla ile davalının iştirak nafakasının kaldırılması davasının reddi hakkındaki istinafı yönünden incelemenin yapılmış olması ve Dairemiz kararının kesin olması nedeni ile davacının iştirak nafakasının kaldırılması davasının reddine karar verilmesi yönündeki istinaf talebi hakkında karar kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu