İstinaf Sebepleri 1.Davacı-davalı vekili evlilik birliğinde ortak hayatın yeniden kurulamadığını, davalının ağır kusurlu olduğunu, maddî durumunun iyi olduluğunu, hükmedilen nafaka ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının yüksek olduğunu beyanla, asıl davada kusur tespiti, tedbir ve iştirak nafakası ile maddî ve manevî tazminatlar ve miktarları yönünden, birleştirlen davada tedbir nafakası ve miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. 2.Davalı-davacı vekili, başka bir kadına yaşayan ve evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmeyen davacı-davalı erkeğin tam kusurlu olduğunu, hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası, tedbir yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarlarının çok düşük olduğunu, asıl dava yönünden yargılama masrafı ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla, asıl davada tedbir ve iştirak nafakası, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat miktarları, yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden istinaf başvurusunda...
Asliye(Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Hukuk Mahkemesi'nin 20.10.2012 Tarihli 2012/32 Esas, 2012/13 Karar sayılı ilamının 4. bendinde "çocuk ... için aylık 500,00 TL iştirak nafakasının davacı tarafından alınarak davalı tarafa verilmesine", 5 nolu bendinde ise "çocuk ... için aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasının çocuğun lise eğitimi bitene kadar geçerli olmak üzere davacı tarafından alınarak davalı tarafa verilmesine" karar verildiği görülmektedir. İcra müdürlüğünce lise tahsili bitene kadar devam edeceği belirtilen iştirak nafakası hükmün 5 nolu bendinde belirtilen iştirak nafakası olup, 4 nolu bendde karara bağlanan aylık 500,00 TL iştirak nafakasının çocuğun reşit olması ile sona ermesi gerektiği açıktır. O halde, mahkemece müşterek çocuk ...'...
Dairemizin 30.03.2023 tarihli kararı ile çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının az olduğu gerekçesiyle kararın iştirak nafakası miktarı yönünden bozulmasına, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir. B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; iştirak nafakası miktarı dışında kalan hükümler yönünden verilen kararlar kesinleştiğinden kesinleşen konularda yeniden karar verilmesine yer olmadığına, İlk Derece Mahkemesince iştirak nafakasına ilişkin verilen hüküm bozularak ortadan kalktığından iştirak nafakası yönünden yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, çocuk yararına aylık 750,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Ancak müşterek çocuk Enes'in yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi nazara alındığında taktir edilen aylık 1.000 TL iştirak nafakası tarafların ekonomik ve sosyal durumu ile çocuğun ihtiyaçları karşısında düşüktür. Aylık 1.500 TL iştirak nafakasının müşterek çocuk Enes'in yaşına ve ihtiyaçlarına uygun olduğu değerlendirilerek, davacının müşterek çocuk Enes'in iştirak nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile Enes için iştirak nafakası aylık 1.500 TL olarak belirlenmiştir. Davalının istinaf talebine gelince; HMK'nın 352. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabul edilebilmesi için miktar itibariyle kararın kesin nitelikte olmaması gerekir....
Mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, günün ekonomik koşullarına göre paranın alım gücünün düştüğü gerekçesiyle, davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müşterek çocuklar lehine hükmedilen aylık 115'er TL'lik iştirak nafakasının 185'er TL'lik artışla 300'er TL'ye çıkarıldığı anlaşılmış, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakası artırım istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 182/2.maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. İştirak nafakası takdir edilirken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun karar verilmelidir....
İştirak nafakası çocuk reşit oluncaya kadar veli olan ebeveyne çocuğun giderlerine katkı amacıyla ödenen bir nafakadır. Çocuk 18 yaşını ikmal ettiğinde reşit olduğundan velininde velayet hakkı kalkar. Bu durumda hükmedilmiş olan iştirak nafakası da mahkeme kararına gerek olmaksızın kendiliğinden ortadan kalkar. Tarafların boşanmalarına ilişkin ilam ile velayeti davalıya verilen müşterek çocuk Kübra 31/07/1996 doğumludur. 31/07/2014 tarihinde reşit olmuştur. Davalı lehine bu çocuk için hükmedilmiş iştirak nafakası da çocuğun reşit olduğu tarihte kendiliğinden ortadan kalkmıştır. Ancak bu duruma rağmen davalı tarafından boşanmalarından sonra başlatılan Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/60415 Esas sayılı takibi ile iştirak nafakası davacıdan tahsil edilmeye ve davalıya ödenmeye devam edilmiştir. Davacı çocuğun çalışmaya başladığı tarihten itibaren ödenen nafakanın istirdadını talep etmektedir....
Bu durumda davalı-karşı davacı kadının nafakalara yönelik istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.” şeklinde iştirak nafakasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiğinin belirtilmesine karşın, kararın hüküm fıkrasında “Davalı-karşı davacının ortak çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasına yönelik istinaf isteminin kabulü ile; Diyarbakır 1. Aile Mahkemesinin 27/07/2015 tarih, 2015/573 esas sayılı hükmünün 6 nolu maddesinin kaldırılmasına, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren ortak çocuklardan ...için aylık 500,00 TL,...için aylık 300,00 TL iştirak nafakasının davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” yazılmak suretiyle iştirak nafakası yönünden gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişki yaratılmıştır. İştirak nafakası yönünden hüküm ile gerekçe arasında yaratılan bu çelişki bozma sebebi olup hükmün bu yönden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'nın çalışmaya başladığını, davalı ...'nın ise ... yaşını doldurduğunu belirterek, 50 TL yoksulluk nafakası ile 160 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını, mümkün değil ise indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap – karşı dava dilekçesinde; davanın reddine; küçük ..... için 130 TL olan iştirak nafakasının 200 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafaların boşandıklarını, boşanma davasında davalı kocanın kusurlu olduğunu, ancak müvekkilinin boşanma davası sırasında çalışıyor olması nedeni ile yoksulluk nafakası verilmediğini, müşterek çocuk için ise aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, müvekkilinin şu an işsiz olduğunu, düzenli bir geliri olmadığını, müşterek çocuğa bağlanan iştirak nafakasının yetersiz kaldığını belirterek, davacı için aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, iştirak nafakasının ise aylık 200,00 TL'ye çıkartılmasını...
nın giderlerinin arttığını, Beyza'nın da eğitim giderlerinde artış olduğunu, bu nedenle ...için aylık 500 TL, ...için aylık 300 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini ve bu nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında, ...'nın reşit olması sebebiyle ...yönünden iştirak nafakası taleplerini yardım nafakası olarak ıslah etmiştir. Davalı süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Dava, iştirak nafakasının arttırılması ve yardım nafakası talebine ilişkindir. Mahkemece, kısa kararda; davacı ... yönünden davanın kısmen kabulüne, dava tarihinden itibaren 400TL yardım nafakasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının müşterek çocuk ...yönünden talebinin kısmen kabulüne, ... 8....