Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığa hırsızlık suçundan verilen mahkumiyet kararında mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b ve 143. maddesi uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasının aynı Kanun'un 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirilmesi sırasında hesap hatası sonucu 2 yıl 1 ay hapis cezası yerine 1 yıl 13 ay hapis cezasına hükmedilerek eksik ceza belirlenmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama HÜKÜM : Hükümlülük Gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemenin suçun oluştuğuna yönelik kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2015 NUMARASI : 2015/318-2015/671 Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 1.50 TL bakiye temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine, 39.80 TL fazla alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 02.05.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....

        Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 5. maddesinin 1-a bendindeki istisna hükmü iştirak kazançlarına ilişkin olup, somut olayda, iştirak kazancıyla ilgili bir giderin, faaliyet sonucu bir gider fazlasının zarar yazılması veya davacı şirket nezdinde istisna edilen kazanca ilişkin bir faaliyet sonucu oluşmuş bir zararın değil, sadece davacı şirketin sahibi olduğu iştirak hisselerinin satışı ile elden çıkması nedeniyle oluşan zararın dönem matrahından indirilmesi söz konusudur. Nitekim, davacı şirketin iştirakleri olan şirketin hisselerinin satışı sonucu davacı şirketin iştirakler hesabında hisse senetlerinin maliyet bedeli ve iştirak edilen şirketin sermayesinin tamamlanması için ödenen tutar kadar bir zarar oluşmuş, diğer bir ifade ile şirket aktifine kayıtlı bu hisselerin değerlerini kaybetmeleri sonucu şirket özsermayesinin bu oranda azaldığı görülmektedir....

          çalışmaya başladığı, denizcilik sektöründe uzun yıllardır tecrübesi olan,öncesinde kendisine ait iki şirketi bulunan, Hollanda merkezli yabancı bir firmada çalışan davacının dava tarihi itibari ile asgari ücret ve pirim geliri üzerinden aylık 3.000,00 TL gelir elde ettiğine ilişkin savunmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı, iştirak nafakasının niteliği de göz önüne alındığında, davacının iştirak nafakalarının kaldırılması ya da azaltılmasına ilişkin bu istemin haklılığı, hakkaniyet ve ahde vefa ilkesine uyarlığı yönünde başkaca bir iddia ve delil bulunmadığı, böylece iştirak nafakalarının ulaştığı miktar itibariyle öngörülemeyen, katlanılamaz nitelikte olmadığı sonucuna varılarak, mahkemece davacının iştirak nafakalarının kaldırılması/indirilmesi davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

          Nafaka artırma davasında nafakaya hükmedildiği tarihten, dava tarihine kadar geçen süre zarfında, çocuğun yaşının büyümesi, ihtiyaçlarının artması ve ekonomik göstergelerdeki değişim ile nafaka yükümlüsünün gelir durumu nazara alınarak; iştirak nafakasının, TMK. 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktarda artırılmasına karar verilmesi gerekir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davacının katkısı da nazara alınarak, küçük için iştirak nafakasının artırılmasına karar verilmiş olması hakkaniyete uygundur. Bu kapsamda davalı erkeğin iştirak nafakasının artırılmasına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların ekonomik sosyal durumları, yaşam standartları, davacı annenin de çocuğun ihtiyaçlarına katılma durumu, çocuğun yaşı, ihtiyaçları, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında iştirak nafakasına yapılan artırım yüksektir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece;davanın kısmen kabulü ile, davalı kadın yararına belirlenen aylık 600 TL nafaka ve yasal şartlar ile artış uygulanarak ödendiği belirtilen 1.190,00.TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 15/01/2021 itibariyle aylık 500 TL iştirak nafakası olarak belirlenmesine, bu tutara her yıl Ocak ayı itibariyle TÜFE oranında artış yapılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu verilen nafakanın indirilmesi ve TÜFE oranında artışa bağlanması kararının hakkaniyete ve hukuka aykırı olduğundan yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın iştirak nafakasının azaltılması davası olduğu anlaşılmıştır....

          Aile Mahkemesi'nin 2017/2218 Esas sayılı ilamı ile anlaşmalı olarak boşandıklarını, müşterek çocuğun protokol gereğince anneye verildiğini, müşterek çocuk yararına her ay 2.500 TL iştirak nafakasına, iştirak nafakasının "her yıl Tüfe %5 oranında artırılmasına" hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini, Ağustos 2021 itibari ile iştirak nafkasının aylık 4.377 TL'ye yükseldiğini, müvekkilinin daha sonra Ankara 20. Aile Mahkemesi'nin 2019/793 Esas sayılı dosyasına iştirak nafakasının azaltılması talebi ile dava açtığı, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne ve 2.500 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren davalı babadan alınarak davacıya verilmesine, nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasına karar verildiğini ancak dosyanın istinaf edildiğini, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1....

          Cevap ve karşı dava dilekçesi: Davalı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; isnat edilen olguları kabul etmediklerini, müvekkilinin tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ekonomik durumunun kötüleştiğini belirterek asıl davanın reddine, iştirak nafakasının 1800 TL ye indirilmesine karar verilmesini talep ve karşı dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; asıl davanın kısmen kabulüne, dava tarihinden geçerli olmak üzere nafakanın aylık 1000 TL artırılarak aylık 2500 TL'ye çıkarılmasına, karşı davanın reddine nafakanın yıllık ÜFE oranında artırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı davacı vekili asıl davanın kabulünü, karşı davanın reddini, Davacı davalı vekili nafaka miktarını İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava iştirak nafakasının artırımı davası, karşı dava ise iştirak nafakasının indirilmesi talebinden ibarettir....

          Dava, anlaşmalı boşanma protokolü ile belirlenen yoksulluk nafakası ve davalıya ödenmesine karar verilen kira yardımının kaldırılması, aksi halde nafakanın indirilmesi davasıdır. İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

          UYAP Entegrasyonu