Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, reddedilen tedbir nafakası ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise davacı-davalı kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat talebi, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı ve kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 03.11.2015 günü duruşmalı temyiz eden davalı-davacı ... ... ile vekili Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-davacı ... ile vekili .... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; hem yoksulluk nafakası hem de iştirak nafakalarına yapılan artış miktarlarının düşük olduğunu, vekalet ücretinin yanlış hesaplanıp eksik vekalet ücretine hükmedildiği belirterek verilen kararın kaldırılmasını talep ettiği görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, yoksulluk nafakasının ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının artırımına ilişkindir. Davacı taraf; hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının düşük oluşu ve vekalet ücretinin yanlış hesaplandığına yönelik olarak süresinde istinaf talebinde bulunmuş ve kararın bu yönlerden kaldırılmasını talep etmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak Nafakasının İndirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm iştirak nafakasının indirilmesi istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 12.10.2009 (Pzt.)...

      Dava; yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması istemine ilişkindir. 6763 sayılı yasanın 41. maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesinde ön görülen 1.500,00 TL kesinlik sınırı 02/12/2016 tarihinden itibaren 3.000,00 TL'ye çıkarılmış, ek 1. madde ile de parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında arttırılacağı düzenlenmiş olup, 01.01.2021 tarihinden itibaren kesinlik sınırı 5.880,00 TL'dir. Yargıtay HGK'nın 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 Esas - 235 Karar sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltme incelemelerinde yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacı yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması talebinde bulunmuştur. Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde eş ve çocuklar için hükmedilen nafakaların ayrı ayrı kabul veya reddedilen yıllık nafaka miktarı değerlendirilir (Yargıtay 3....

      Davalı vekili süresinde verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacının mahkemece belirlenen nafakaları keyfi olarak süresinde ve tam ödememesi nedeniyle nafakaların tahsiline yönelik icra takibi yapıldığını, davacının, müvekkilinin çalıştığını bilerek yoksulluk nafakası ödemeyi kabul ettiğini, davacının anlaşmanın üzerinden çok uzun bir zaman geçmeden kabul ettiği nafaka miktarlarının azaltılması yönünden bu davayı açtığını, nafakanın indirilmesi ve kaldırılmasının hakkaniyete uygun olmayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; '' Davacı vekili müşterek çocuklar lehine hüküm altına alınmış bulunan iştirak nafakasının indirilmesi, davalı lehine hüküm altına alınmış bulunan yoksulluk nafakasının ise kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Müşterek çocukler T1 ve Merve Gamze Kayabaş'a iştirak nafakasının tayin olunduğu 2015 yılından bu yana dört yaş büyümüş, infak/iaşe/eğitim giderleri artmıştır....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tedbir ve yoksulluk nafakaları, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddi ile iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkeme kararlarının infazda güçlük yaratmayacak nitelikte kurulması gerekmektedir. Tarafların velayetleri anneye bırakılan ortak çocukları lehine hükmedilen tedbir nafakalarına ilişkin ilk derece mahkemesi hükmünde, tedbir nafakalarının başlangıç ve bitiş tarihleri açıkça gösterilmemiştir. Bölge adliye mahkemesince davacı annenin bu yöndeki istinaf talebi ise reddedilmiştir....

        Uyuşmazlık ve hüküm * yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 16.07.2007...

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2021 NUMARASI : 2021/1187 2021/1338 DAVA KONUSU : İştirak Nafakalarının Artırılması KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; tarafların Salihli 1. Aile Mahkemesinin 2020/586 esas 2020/518 karar sayılı 23/09/2020 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandığını, boşanma sonucunda müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verildiğini, her bir çocuk için 250 TL olmak üzere toplam aylık 750 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen zamanda paranın satın alma gücünün düştüğünü ve çocukların ihtiyaçlarının arttığını, bu nedenle davanın kabulünü talep etmiştir....

          ilişkin talebin reddiyle ilgili verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamakta olup, davacı vekilinin bu yöne ilişen temyiz itirazlarının reddi ile artırıma ilişkin verilen hükmün ONANMASINA, 2) Birleştirilen davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;Tarafların gelir durumları, çocukların yaşları, eğitim durumları ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, ödenen iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun bulunmamış, davanın iştirak nafakasının indirilmesi yönünden kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl dava yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması, karşı dava yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; tarafına bağlanan aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının aylık 500,00 TL'ye, müşterek çocuğa bağlanan aylık 250,00 TL iştirak nafakasının da artırılarak aylık 750,00 TL'ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu