Vergi Dairesi Müdürlüğü hasım gösterilmek suretiyle vergi mahkemesinde açılan davaya ait dilekçede ödeme emrinin iptali istenmesine karşın, davacının 14.6.2005 tarihinde ödeme emrinin kaldırılması istemiyle Maliye Bakanlığına başvurması ve bu başvuruyu reddeden yazının tebliğ tarihinin dava dilekçesinde davaya konu yapılan işlemin tebliğ tarihi olarak gösterilmesi nedeniyle, davanın Maliye Bakanlığına yapılan şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmış olduğunu kabul ederek, husumeti Maliye Bakanlığına yöneltmek suretiyle hüküm kuran vergi mahkemesi ısrar kararı temyiz edilmiştir. Davaya konu yapılan hukuksal işlemin, dava sebeplerinin, hukuksal dayanaklarının, kanıtların ve davacının yargı yerinden yargılama sonunda varılmasını beklediği istemi belli eden dava dilekçesidir. Bu nedenle yargı yerleri, dava dilekçesinde davaya konu yapıldığı gösterilen işlemin hukuka uygunluğuyla sınırlı olarak hüküm kurmak zorundadır....
. … tarafından, müvekkilinin insani ikamet izni başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali yolunda verilen İstanbul ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının uygulanması talebinin reddine dair işlemin istemiyle … Valiliği'ne karşı açılan davada, İstanbul ......
Bu durumda, davacının belediye binasına girmesine izin vermeyen davalı idare işlemini, idari eylem olarak nitelendirilmek ve idari eylemlerin iptal davasına konu olamayacağını belirtmek suretiyle davanın incelenmeksizin reddi yolunda verilen mahkeme kararının bu kısmında hukuki isabet görülmemektedir. 2- Davalı idarenin 11.7.2006 tarihli işleminin iptali istemine gelince; Davacının kimliğinin tespit edilememesi nedeniyle belediye binasına alınmasına izin verilmemesine ilişkin dava konusu 11.7.2006 tarihli işlemin bizzat davacıyı ilgilendirdiği hususunda bir duraksama bulunmamaktadır. Bu itibarla dava konusu işlemle doğrudan meşru, güncel ve kişisel menfaati ihlal edilen davacının, bu işlemin iptali istemiyle açmış olduğu davayı, dava konusu işlemin davacıya yönelik olmadığı gerekçesiyle ehliyet yönünden reddeden mahkeme kararının, bu kısmında da hukuka uygunluk görülmemektedir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava Konusu İstem: Davacı adına tescilli …tarih ve …. sayılı, … tarih ve … sayılı beyannameler ile …. sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşya nedeniyle, dahilde işleme rejimi hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle, eşyaya isabet eden gümrük vergilerinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 37. maddesi uyarınca bir ay içinde ödenmesi yolunda tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararının bildirilmesi ve tahsilat işlemlerine devam edilmesine yönelik olarak tesis edilen işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır....
İdare Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının açıldığı tarihi olan) 29.12.2015 tarihinde açıldığı, bu hâlde anılan dava konusu işlemin iptali istemi yönünden davanın süre aşımından reddi gerektiği; işbu davada davacı şirketin anılan işlemin iptali isteminin yanısıra ödenen tutarın da iadesi talebinde bulunduğu, bu istemin işlemin iptali talebine ilave bir tam yargı (tazminat) talebi niteliğinde görülebileceği, bu nedenle de söz konusu iade talebi yönünden dava açma süresinin (işlemin iptali talebinden farklı olarak) 2577 sayılı Yasanın 12. maddesi kapsamında "işlemin icrası" olarak kabul edilebilecek ödeme tarihinden başlatılabileceği, buna göre davanın ödenen tutarın iadesine ilişkin kısmının ödeme tarihi olan 30.10.2015 tarihinden itibaren süresi içinde açıldığı kabul edilebileceği, bununla birlikte, işleme yönelik iptal davasının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi karşısında, bu suretle (süresinde dava konusu edilmemekle) tahakkuku kesinleşen bir amme alacağının davacı şirketçe...
Bu ilke uyarınca, mahkemelerce iptali istenilen idarî işlemle sınırlı olarak inceleme yapılması gerektiğinden, talebin incelemeye elverişli olabilecek nitelikte açık, belirli ve somut olması gerektiği kuşkusuzdur. Bu itibarla, düzenleyici işlemlere karşı açılan iptal davalarında, iptali istenilen düzenleyici işlemin tarih ve sayısı ile tebliğ veya uygulama tarihinin gösterilmesi zorunlu olmakla birlikte, idarî işlemin unsurları açısından hukuka aykırılık bulunduğu iddiasıyla düzenleyici işlemin tamamının iptali istenebileceği gibi, düzenleyici işlemin eksik düzenleme ya da başka bir nedenle belirli maddelerinin/ibarelerinin hukuka aykırılık sebepleri de belirtilmek suretiyle iptalinin istenebilmesi de mümkündür. Ancak, her durumda iptali istenilen düzenleyici işlemin tarih ve sayısı, tebliğ tarihi ve iptali istenen maddelerinin açıkça belirtilmesi ve bu kısımların davacının menfaatini nasıl etkilediğinin ortaya konulması gerekmektedir....
Kuşkusuz, mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm açılacak tapu iptali ve tescil davasıdır. Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Somut olayda; davacı 05.11.2008 tarihli işlemin iptali için açtıkları davanın usulden reddedildiğini ileri sürerek hem işlemin iptalini hem de işlem nedeniyle davacı taşınmazı kapsamına alınan kısmın tapusunun iptalini talep etmektedir. Bir davada olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelemeyi yapmak ise mahkemeye aittir. Davacının dayandığı vakıalara göre istem sonucu 3402 sayılı Yasanın 41. maddesine göre yapılan işlemin iptaline yöneliktir....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: 1995 yılında radyo yayınına başladıktan sonra yayınlarına ara veren davacı şirketin yeniden yayın yapmasına izin verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali yolundaki mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine Danıştay tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararının uygulanması amacıyla … tarih ve … sayılı toplantıda alınan 11 no.lu Kurul kararı uyarınca davacı kuruluşun İstanbul il merkezine yönelik 99.3 MHz frekansından yapmış olduğu radyo yayınının durdurulmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmektedir....
İdare Mahkemesince, davacının 1/30 oranında aylıktan kesme cezası ile cezalandırılması yönünde tesis edilen ve dava konusu işlemin dayanağı olarak gösterilen … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesi'nde açılan davada, anılan Mahkemenin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile söz konusu işlemin iptaline karar verildiği, davacının görevinin devamında yarar olmadığına dair herhangi bir somut bilgi ve belgenin bulunmadığı, ayrıca görev süresinin uzatılmamasına ilişkin işlemin dayanağı olan aylıktan kesme cezasının yargı kararı ile iptal edilmesi karşısında, dayanağı kalmayan dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....
Dava dilekçesinin incelenmesinden; -Dilekçenin konu kısmında, silah taşıma ruhsatının süresinin uzatılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin idari işlemin ve anılan işlemin dayanağı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmeliğin 16. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi ile bağlantılı olan aynı maddenin 4. fıkrasının iptali ve yürütülmesinin durdurulması istemine yer verilmesine rağmen, sonuç ve istem kısmında, anılan Yönetmeliğin 16. maddesinin 4. fıkrasının iptalinin istenildiği, açıklamalar kısmında ise başvurunun reddine ilişkin bireysel işleme yönelik de hukuka aykırılık iddialarına yer verildiği halde bireysel işleme yönelik iptal istemine sonuç kısmında açıkça yer verilmediği, bireysel işlemin de dava konusu edilip edilmediği hususunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya konulmadığı, - Bireysel işlemin dayanağı olan Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yönetmeliğin 16. maddesinin 4.fıkrasının iptali ile birlikte aynı maddenin 1....