Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a ciro edildiğini, nihayetinde ... tarafından 18.07.2022 tarihinde çekin bankadan tahsil edildiğini, her iki taraf ticari defter kayıtlarına göre; davacı firmanın, davalı firmaya herhangi bir borcu olmadığı tespit edildiği görüş ve kanaatini bildirmiştir. Davanın ispat yükü bakımından değerlendirilmesinde: "Her davada olduğu gibi, menfi tespit davalarında da ispat yükü büyük önem taşır. Çünkü, kendisine ispat yükü düşen taraf bunu yerine getirmezse, açtığı ya da aleyhine açılan davayı kaybeder. İspat yükünün hangi tarafa düştüğünü belirtilen MK'nın 6. maddesi gereğince; “Yasada aksi ön görülmüş olmadıkça, iki taraftan her biri iddiasını ispatla yükümlü olduğundan özellikle menfi tespit davalarında ispat yükünün davacı veya davalı sıfatıyla ilgisi yoktur. Yani, ispat yükü, davacıya düşebileceği gibi davalıya da düşebilir." (İtirazın İptali Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, ... , Sayfa: 883, Ankara, 2023, ... Yayınları 9....

    İcra Müdürlüğü'nün ...Esas sayılı takip dosyasında takibe konu edilen senedin muvazaalı olarak düzenlendiğinden bahisle iptali gerektiği gerekçesiyle senedin ve icra takibinin iptali hususunda tedbir kararı verilmesini talep etmiş ve bu talebin Değişik İş dosyasıyla davanın esasını açmadan tedbir talebinde bulunmuştur. Tedbir isteyenin dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar eda davası niteliğinde bulunan menfi tespit davasında ileri sürülebilecek hususlardan olup, başlanmış bir takibin bulunması halinde de İİK 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davasında değerlendirilebilecek iddialardır. Menfi tespit davası açılması halinde verilebilecek tedbir kararı da İİK 72/3-4 maddelerinde özel olarak düzenlenmiştir, ayrıca bu nedenle genel tedbir düzenlemesi olan HMK 389. maddesi hükümleri somut olayda uygulanamaz....

      Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre itirazın iptali davasının reddine, menfi tesbit davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, itirazın iptali davası yönünden davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer, davalının ise tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacı 01.08.2001 tarihinde itirazın iptali davası açmış, davalı da 27.11.2001 tarihinde karşı dava olarak aynı alacakla ilgili menfi tesbit davası açmıştır. İtirazın iptali davasından sonra aynı alacakla ilgili menfi tesbit davası açılmasından hukuki yarar bulunmamaktadır. Hukuki yarar yokluğu dava şartı olup mahkemece re’sen gözetilerek menfi tesbit davasının bu nedenle reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulünde isabet görülmemiştir....

        İcra Müdürlüğü'nün 30.11.2018 tarihli kararı ile ilamsız icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, geçen süre zarfırıda banka tarafından, müvekkili aleyhine itirazın iptali ya da itirazın kaldırılması için her hangi bir dava açılmadığını, menfi tespit talebine konu .... İcra Müdürlüğünün......

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 21.6.2011 tarihli dilekçe ile davadan feragat etmiştir. Davadan feragat davayı sona erdiren işlem olup, yargılamanın her aşamasında yapılabilir. Feragat nedeniyle işlem yapılmak üzere hükmün bozulması gerekir. SONUÇ: Açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 30.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            aralarındaki menfi tespit davası hakkında Tefenni Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 11.02.2009 gün ve 22-18 sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Dosya içinden nisbi temyiz harcının ve temyiz başvuru harcının yatırılmadığı anlaşılmakta olup, sözkonusu harçlar ödenmedikçe müteakip işlem olan temyiz incelemesine başlanamayacağından HUMK'nun 434/3.maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 15.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz eden davalı taraftan maktu temyiz harcı alınmış, kurulan hükümdeki miktarı ile ilgili nisbi temyiz harcı alınmamıştır. HUMK'nun 434/3 maddesine göre işlem işlem yapıldıktan sonra sonucuna göre gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Mahkemece, davacının ibraz ettiği üç adet ödeme belgesinin davalı tarafından kabul ve ikrar edildiği, takip kesinleştikten sonra yapılan ödemeler nedeniyle açılan menfi tespit davasına bakma görevinin İcra Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, karar kesinleştikten sonra talep halinde dosyanın icra mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 22.01.2013 tarih, 2012/15114 Esas, 2013/1042 Karar sayılı ilamıyla; "mahkeme tarafından dava İİK.nun 71.maddesine dayalı menfi tespit davası olarak nitelendirilmiş ise de, dava dilekçesinden anlaşıldığı üzere davanın teminat amacıyla verilen çekin ödendiği iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkin bulunduğu, öte yandan İİK.nun 71.maddesinin menfi tespit davası ile ilgili olmayıp madde başlığından da anlaşılacağı üzere “İcra Mahkemesi Kararıyla Takibin Talik veya İptali”ni hükme bağladığı, menfi tespit davasıyla icra takibinin talik veya iptali...

                  Ancak yukarıda açıklandığı üzere, anılan tutarın davacı tarafça ödenmiş bulunduğu da belirlenmiş olmakla, davacı tarafça eda davası açılması mümkün iken, tespit davası açılmasında hukuki yararının bulunmadığı, menfi tespit isteminin yukarıda açıklanan kesin hüküm kapsamı dışında kalan kısım yönünden, davanın hukuki yarara ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerektiği kanaatine varılmıştır....

                    Tur Ltd Şti'nin tespit açtığı menfi tespit kısmen kabul kısmen reddi ile davalı-karşı davacının açtığı itirazın iptali davasının kısmen kabul kısmen reddi ile kaçak elektrik tutarının 9.289,48 TL olarak belirlenmesine, davacı karşı davalının menfi tespit isteminin ve davalı-karşı davacının itirazın iptali isteminin bu miktar üzerinden kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillernce temyiz edilmiştir. ../... S:2 Esas Karar 2010/1397 2010/10156 1-Birleştirilen davalar bağımsızlıklarını koruduklarından mahkemece asıl dava ve birleştirilen dava yönünden ayrı hüküm kurulması gerekirken bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 2-HUMK.nun 388/son ve 389.maddeleri uyarınca hükümde taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Asıl dava menfi tespit davası olup 14.219,88 YTL üzerinden açılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu