Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Av. ... aralarındaki itirazın iptali, menfi tespit ve alacak davaları hakkında ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 18/11/2015 gün ve 2011/688 E. - 2015/646 K. sayılı hükmün asıl davada davalı birleşen davalarda davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Hükmü temyiz eden asıl davada davalı birleşen davalarda davacı vekilinin, hükmü hem asıl hem de birleşen dava yönünden temyiz ettiği, ancak birer adet maktu ve nispi harç ile temyiz yoluna başvurma harcı yatırdığı anlaşılmaktadır. Birleşen davalar bağımsızlıklarını koruduğundan, temyiz edilen her bir dava için ayrı ayrı maktu veya nispi harç ve temyiz yoluna başvurma harcı yatırılması gerekir....

    "İçtihat Metni"Asıl ve birleşen dosyada davacı ...vek.Av.... ile asıl ve birleşen dosyada davalı ....vek.Av.... aralarındaki menfi tespit-itirazın iptali davası hakkında .... Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 14/04/2014 gün ve 2010/372-2014/121 E.K.sayılı hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av....'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Birleşen davalar bağımsızlıklarını korur....

      Av.... aralarındaki birleşen itirazın iptali-menfi tespit davaları hakkında .... Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 22.05.2014 gün ve 2009/1029 E. 2014/155 K. sayılı hükmün asıl ve birleşen dosya davalısı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı .... yetkili temsilcisi ..., davacılar vekilleri Av. ... ve Av. ... ile davalı vek. Av. ...'ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı şirket yetkili temsilicisi ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

        Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/18 Esas sayılı dosyası ile Menfi Tespit davası ikame ettiğini, her ne kadar davalı tarafça açılan menfi tespit davası ile işbu dilekçemizle ikame ettikleri dava, aynı hukuki ilişkiden kaynaklı olarak davalı tarafın borçlu olup olmadığının tespitine ilişkin olsa da davalı tarafça açılan dava mahiyeti itibariyle bir tespit davası olup verilebilecek hüküm menfi tespit davasının reddi, davalının borçlu olduğu yönünde verilse dahi işbu hükmün yöneltmiş oldukları ilamsız icra takibi üzerindeki itirazın kaldırılması ve takibin devamı yönünde herhangi bir nitelik ihtiva etmeyeceğinden davalı tarafın açmış olduğu menfi tespit davası ile işbu itirazın iptali davasının herhangi bir şekilde derdestlik ilişkisi teşkil etmediğini ve işbu davayı ikame etmekte hukuki yararları olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında gerçekleşen mal satımı ilişkisi sonucu teslim edilen malların bedellerine ilişkin olarak müvekkili şirket tarafından 2022 yılı içerisinde farklı...

          Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Kanun koyucu tarafından, tahsil edilmesi istenen alacak, kamusal nitelikte imtiyazlı olduğundan sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsilinin sağlanması istenmiş, bu nedenle kamu alacağına ilişkin takip kesinleştikten sonra, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılması yönünde herhangi bir hüküm öngörülmemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki icra takibinin iptali ve menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekilleri davalı sigortanın kaza sonucu müvekkiline ödediği 5.000 TL sigorta bedelinin alkollü olduğu ileri sürülerek rücuan alınması için yapılan haksız icra takibinin iptali ile davalının borçlu olmadığının tesbitini istemiş zamanaşımı talebinde de bulunmuşlardır. Davalı vekili davacı tarafın icraya paraya yatırdığını, bu davanın konusunun kalmadığını, davacının alkollü olduğunu ve açılan davanın yersiz ve mesnetsiz olduğunu ileri sürerek reddini savunmuştur....

              Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2001/716 Esas sayılı dava dosyasında itirazın iptali davası açılmıştır. Davacı (itirazın iptali davasının davalısı) itirazın iptali davasında itiraz ve def’ilerini savunma olarak ileri süreceğinden bu iki çek yönünden menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava koşulu olup, bu yön mahkemece re’sen gözetilmeden işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Öte yandan anılan itirazın iptali davasında diğer çekler yönünden verilen ve kesinleşen hüküm menfi tespit davasında kuvvetli delil teşkil edeceğinden söz konusu itirazın iptali davasında verilecek hükmün kesinleşmesi beklenilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile karar verilmesinde isabet görülmemiştir....

                Her ne kadar bozma ilamının 2. bendinin 5. paragrafında; dava dışı yüklenici şirket tarafından yeterli imalat yapılmadığının belirlenmesi durumunda, davacının normal kooperatif üyesi olarak değerlendirilmesi ve şimdiki gibi menfi tespit isteminin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de, mahkemece menfi tespit talebi yönünden yapılması gereken, bozma içeriğinde bahsi geçen bilirkişi incelemesi sonucunda tespit edilecek davacı borç miktarı nispetinde, dava değeri de dikkate alınarak, hüküm kurulması olup, bozma ilamından şimdiki gibi menfi tespit isteminin reddine karar verilmesine ilişkin kısım çıkarılarak, bozma gerekçelerinin kısmen değiştirilmesine karar vermek gerekmiştir....

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 15/07/2008 Nosu : 249/239 Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalılardan ... AŞ.vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılardan ... Varlık Yönetim AŞ.vek.Av.Nilüfer Bahar gelmiş, diğer davalı ile davacı tarafından kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl dava, takipten önce açılan menfi tespit davası, birleşen dava ise itirazın iptali davasıdır. Mahkemece yalnızca asıl dava hakkında hüküm kurulmuş, birleşen dava ile ilgili hüküm kurulmamıştır. Hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

                    İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir düzenlemeye 6183 sayılı Kanunda yer verilmemiş olması karşısında, 7 günlük hak düşürücü süreyi geçiren borçlunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit davası açma olanağı bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623- 717 ve 26.04.2006 gün ve 2006/21-198-249 sayılı Kararları). Ancak, 6183 sayılı Kanunun 79/4. maddesi menfi tespit davası açılabileceğine izin vermiş olmakla birlikte bu yol, üçüncü kişiler bakımındandır. Herhangi bir nedenle itiraz süresininin geçirilmesi halinde üçüncü kişi, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibariyle amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır....

                      UYAP Entegrasyonu