Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in açıkça "kefalet " yetkisi vermediği, dolayısıyla kefalet yetkisi verilmeden yapılan kefalet sözlemesinin davalıyı bağlamayacağı, ayrıca mahkemece bekletici mesela yapılan 2011/197 Esas 2011/324 Karar sayılı ilamında, davalının açtığı aynı sözleşmeye dayalı menfi tespit davası sonucunda da, kefilin özel yetki vermediği, vekaletname ile kefil yapılması mümkün bulunmadığından, kefilin bankaya borcu olmadığı açıkça tespit edilmiş olup, bu kararın davalı banka tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 19.HD'since sair temyiz itirazları red edilmek suretiyle, bankanın harçtan muaf olmadığı gerekçesiyle yalnızca harç açısından bozulmuş olduğu, diğer yönlerden kesinleşmiş olduğu, dolayısıyla menfi tespit hükmü gereği, davalı kefilin bankaya borcu olmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın ve davacı bankanın takip yapmakta kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davalıya kötü niyet tazmınatı verilmesi talebinin de reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili...

    Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/33 Esas numaralı dosyası ile takip tarihinden sonra açmış olduğu menfi tespit davasında, mahkemesince, 05.02.2014 tarihinde, %20 teminat karşılığında takibin dava sonuçlanana kadar durdurulması için ihtiyati tedbire karar verildiğini, 19.02.2014 tarihinde teminatın yatırıldığını ileri sürerek, tedbir kararı doğrultusunda işlem yapılmasını icra müdürlüğünden talep ettiği anlaşılmaktadır. Tedbir kararının uygulanmasından önce, borçlunun, icra dairesince 14.02.2014 tarihinde konan hacizlerin kaldırılması amacı ile menfi tespit davasında verilen tedbir kararının %20 teminatından başka, 26.02.2014 tarihinde dosya borcu olan 60.919,00 TL'nin tamamını takip dosyasına yatırdığı, bu tahsilat sebebi ile hacizlerin icra müdürlüğünce fekkedildiği, bu aşamadan sonra alacaklı vekilinin dosyadaki tahsilatın ödenmesi isteminin icra müdürlüğünce reddedildiği görülmektedir....

      Taraflar arasındaki asıl ve birleşen itirazın iptali ve menfi tespit davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen itirazın iptali davalarının kısmen kabulüne, birleşen menfi tespit davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde temlik alan asıl ve birleşen itirazın iptali davalarında davacı-birleşen menfi tespit davasında davalı ... Yönetim A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Asıl ve birleşen itirazın iptali davalarında davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı ...Ltd. Şti. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini davalılar Bürokopi Ltd. Şti. ile ...'in kefil sıfatıyla imzaladıklarını, alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibin davalıların itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Takibe konu alacak --- tarihinde muacel hale gelmiş ve mahkememize menfi tespit davasının açıldığı--- takip sayılı dosyası ile ---tarihinde takibe konu edilmiştir. İcra takibi ve icra takip dosyasında tahsile ilişkin her işlem zamanaşımını kesen işlemlerden olup, --- icra takibi ile kesilen süre icra dosyasındaki tahsile ilişkin tüm işlemlerle kesilerek tekrar başlamış olup, tahsile dair son işlem --- değerledeki hisse senetlerinin kıymet taktirinin ve satışının yapılmasına dair işlem olduğundan----- sayılı dosyasının başlatıldığı, ---- tarihi itibari ile dolmadığından, davacı tarafın alacağın zamanaşımına uğradığından bahisle borçlu olmadığına ilişkin menfi tespit talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....

          MUHALEFET ŞERHİ Menfi tespit davasındaki kötü niyet tazminatını düzenleyen İİK nun 72/5 maddesinde “…borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir” hükmü yer almaktadır. Madde metninde yer alan “kötü niyet” kavramını; alacaklının, icrai açıdan takip başlatamayacak oranda açık bir belge ve bilgiye rağmen bu yola tevessül etmesi olarak özetlemek mümkündür. Ancak burada alacaklıya izafe edilecek kötü niyet olgusunun sorgulanacağı “takibin” hangi zaman dilimine tekabül ettiği önem kazanmaktadır. Bir başka deyişle; haksız ve kötü niyetlilik; “takip talebi” tarihi itibarıyla tespit edilecek bir unsur mu olacak, yoksa menfi tespit davası tarihine kadar devam eden süreç içindeki toplam tutum ve davranışı mı ifade edecek?...

            Mahkemece, davacının talebinin davalıya takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine yönelik olduğu, her ne kadar yenileme emrinin iptali şeklinde icra hukuk mahkemesine şikayet yoluna başvurulmuş ise de talep sonucunun şikayet başvuru yolunun unsurlarını oluşturmadığı için görev dava şartının resen gözetilerek görevsizlik kararı verildiği, asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla davanın görüldüğü, davalının davacıdan alacağı bulunmadığı beyanıyla davayı ilk celsede kabul ettiği, kabulün davayı sona erdiren taraf işlemi olduğu, davalı alacaklının maddi hata nedeniyle davacı aleyhine işlem yaptığı gerekçesiyle menfi tespit davasının kabulüne, kötü niyet olmaması nedeniyle tazminat talebinin reddine, HMK' nın 312. maddesi gereğince davalının dava açılmasına sebebiyet vermemesi ve kabulü nazara alınarak davalı aleyhine giderlere hükmedilmemesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni" Davacı-davalı:....Koz.Pet.Ür.San.Ltd.Şti. vek Av... ile davalı-davacı:...vek.Av. ....., aralarındaki karşılıklı menfi tespit-itirazının iptali davası hakkında Mersin Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 28/07/2006 gün ve 8/497 sayılı hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Dosyada, karşı davaya ilişkin 965.40.YTL bakiye karar ve ilam harcının yatırıldığına ilişkin bilgi ve belgeye rastlanmadığı gibi, davacının karşı davayı da temyiz ettiği anlaşıldığından bu dava için nisbi temyiz harcı yatırdığına ilişkin belgeye de rastlanmamıştır. Harç yatırılmadan müteakip işlemlerden olan temyiz incelemesi yapılamayacağından (Harçlar K. m.27/3,32) eksik harcın yatırılması için HUMK 434/3.maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 19.10.2007 gününde oybiriliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki menfi tespit, cezai işlemin iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, cezai işlem konulu idare kararının iptaline yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  aralarındaki itirazın iptali-menfi tespit davası hakkında .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen 2018/598 esas, 2019/920 karar sayılı ve 28.11.2019 tarihli hükmün davalı (temlik alan) vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Hükmü temyiz eden davalı ....'nin harç muafiyeti söz konusu olmadığından, temyiz harcının yatırılması gerektiği dikkate alınarak mahkemece 267,80 TL temyiz yoluna başvuru harcı ve 913,26 TL temyiz karar harcı (nispi) yatırılması konusunda muhtıra çıkartılarak HMK'nın 366. madde yollamasıyla HMK'nın 344.madde uyarınca işlem yapıldıktan sonra sonucuna göre gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 10.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Av. ... aralarındaki menfi tespit-itirazın iptali davası hakkında İzmir 8. Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 16.01.2013 gün ve 2012/159-2013/6 sayılı hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Asıl davanın davacı-birleşen davanın davalı vekili hem asıl hem de birleşen dava yönünden hükmü temyiz etmiş olup maktu temyiz harcı yatırdığı görülmüştür. Oysa birleşen davada temyiz edilmiş olduğundan birleşen davada hüküm altına alınan karar ve ilam harcı üzerinden hesaplanarak temyiz nisbi harcının ikmali için HUMK'nun 434/3 maddesi uyarınca işlem yapıldıktan sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu