İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/05/2019 NUMARASI : 2018/135 2019/221 DAVA KONUSU : İş (Sigortalının Aylığa Hak Sahipliğinin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının babasının 2013/26 sayılı SGK genelgesi gereği 01/10/1972- 04/10/2000 ve 08/08/2001- 02/08/2003 tarihleri arasında ölen 1479 sayılı Kanun'a tabi sigortalıların hak sahibi kız çocuklarına ölüm aylığı bağlanabilmesi için gelirin brüt asgari ücretin altında olması grektiğini, davacının bağkurlu babası Lütfi Gürsoy'un 07/05/1986 tarihinde vefat ettiğini, davacının Emekli Sandığı kapsamındaki kocası Ahmet Bakırdaş'ın aldığı aylığın brüt asgari ücretin üstünde olduğu tespit edildiğinden babası üzerinden aldığı ölüm aylığının iptal edildiğini, müvekkil kurumca yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1074 KARAR NO : 2021/832 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ISPARTA İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2020 NUMARASI : 2020/222E - 2020/469K DAVA KONUSU : İş (Sigortalının Aylığa Hak Sahipliğinin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; davacının, davalı kurumun 70 sigorta sicil numarası ile sigortalısı olduğunu, uzun yıllar yurtdışında yaşadığını ve Türkiye'ye dönüş yaptığını, davalı kuruma 02.03.2020 tarih ve 3715028 sayılı dilekçesi ile kendisine yaşlılık aylığı bağlanması için talepte bulunduğunu, bu talebinin reddedildiğini, davacının hem yurtdışında fiili çalışma süresi hemde ülkemizde fiili çalışma süreleri bulunduğunu, bunun dışında davacının yurtdışı sigortalılığının başlangıç...
İş Mahkemesi Tarihi : 12.12.2013 No : 2008/153-2013/859 Dava, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresinin belirlenmesi, aylığa hak kazandığının ve ödenmeyen aylıkların ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 10.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi'nden geçip kesinleşen hükme dayalı davacı konut yapı kooperatifinin hak sahipliğinin tespiti, davacı payına düşecek mesken ve dükkanların kura ile belirlenmesi ve davacıya isabet edecek olan miktarın verilmesi isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (23.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır.SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : SİGORTALI MURİSLERİNİN HAK SAHİPLİĞİNİN BELİRLENMESİ İSTEMLİ Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı kararı, 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, inceleme konusu karar, Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin bozma ilamı sonrasında yerel mahkeme tarafından verilen hükme ilişkin olduğundan, temyiz incelemesi Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun anılan kararına göre, dosyanın YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 07.09.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, davacının ölüm aylığını kesen Kurum işleminin iptali ile davacıya babasından dolayı 15.02.2008 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine şeklindeki hükümde bir isabetsizlik yok ise de, her bir aylığa hak ediş tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, faizin başlangıç tarihi olarak dava tarihinin belirlenmesi usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, faiz başlangıç tarihi yönünden düzeltilerek onanmalıdır. ./.....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, dava konusu taşınmazların önceki tarihli muvafakatname ile devralan kişiden kendisinin devraldığı, bu nedenle hak sahibi olduğu ileri sürülmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : 6292 sayılı Kanuna göre 2/B alanlarında bulunan taşınmazların hak sahiplerine satılması mümkün olup, söz konusu hak sahipliğinin noter tarafından düzenlenecek muvafakatname ile devri de imkan dahilindedir. Dava konusu uyuşmazlık, hak sahipliğinin birden fazla kişiye devredilmesi halinde, devir alan kimselerden hangisinin hak sahipliğini kullanarak taşınmazı satın alabileceğinin ortaya konulmasını gerektirmektedir....
ın ilk mahalli iskan komisyonu kararının alındığı tarihten önce (24.08.1995) Bağ-kur kaydının bulunduğundan bahisle hak sahipliğinin iptal edilmesinin idari istikrarın bozulmasına, kişinin ve toplumun devlete olan güven hissinin zedelenmesine yol açacağı açık olduğundan söz konusu prensip gözetilmeksizin tesis edilen dava konusu idari işlemde hukuka ve hakkaniyete uyarlık görülmemektedir” gerekçesiyle hak sahibi olarak belirlenmelerine dair 24.08.1995 tarih, 105 sayılı karar ile anılan hak sahipliğinin güncellenmesi için alınan 17.05.2006 tarih, 28 sayılı ve 24.11.2008 tarih, 28 sayılı kararların iptaline dair Türkoğlu Mahalli İskan Komisyonunun 13.12.2011 tarih, 2011/26 sayılı karara dair işlemin iptaline karar verildiği, anılan kararın Danıştay 8. Dairesince onanarak 28.11.2014 tarihinde kesinleştiği görülmektedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/1717 KARAR NO : 2019/426 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OSMANCIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2017 NUMARASI : 2015/522 ESAS - 2017/1003 KARAR DAVA KONUSU : İş (Sigortalının Aylığa Hak Sahipliğinin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkilinin davalı iş yerinde 17/05/2005 tarihinde çalışmaya başladığını, iş akdinin davalı tarafça sonlandırıldığı 01/10/2014 tarihine kadar çalıştığını, davalı iş yerinin müvekkilinin 2.192 günlük bir sigorta primini yatırdığını, yaklaşık 1.182 günlük bir sigorta pirimini yatırmadığını, bu nedenle 17/05/2005 tarihinden 01/10/2014 tarihleri arası hesaplama yapılarak sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Davaya konu olay nedeniyle davacı kurum sigortalısı hakkında; 1- Davacının kurumca kabul edilen 2926 sayılı Kanun ve 5510 sayılı Kanunun 4,b/4 maddesi kapsamında zorunlu ve isteğe bağlı sigortalılık sürelerini açıkça belirtir Kurum cevabi yazısı, 2- Kurumca kabul edilen sigortalılık sürelerine göre tahsis talep tarihi itibariyle prim borcu olup olmadığı, aylığa hak kazanıp kazanmadığı, 3-Kurumu bağlamamak kaydıyla, davacının 2926 sayılı Kanun kapsamında Kuruma yapılan prim ödemelerine göre isteğe bağlı sigortalılık kapsamında karşıladığı sigortalılık süresinin hangi tarihler arasında olduğu, bu halde tahsis talep tarihi itibariyle prim borcu olup olmayacağı ve aylığa hak kazanıp kazanmayacağı, 4- Kurumu bağlamamak kaydıyla, davacının 2926 sayılı Kanun kapsamında 29/06/2006-11/05/2012 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalı sayılması halinde tahsis talep tarihi itibariyle prim borcu olup olmayacağı ve aylığa hak kazanıp kazanmayacağı, hususları Kurumdan ayrıntılı sorularak, cevabi yazının...