Esas olarak, uygulamada ölçümleme olarak adlandırılan işlemden kaynaklanan prim borcu tahakkuku işleminin iptali istemine ilişkin davalarda; asgari işçilik tutarının hesaplanmasında, özel bina inşaatlarında binanın ruhsatında kayıtlı alanı (binanın ruhsatı mevcut değilse bu husus mahallinde yapılacak keşifle belirlenmelidir) ile Bayındırlık Bakanlığı birim maliyet bedeli çarpımı sonucu bulunacak yaklaşık maliyet bedeline işin yapım tarihinde yürürlükte bulunan Kurumca tespit edilmiş asgari işçilik oranının uygulanması sonucu elde edilecek miktarın asgari işçilik tutarı olarak kabul edilmesi, ihale konusu işlerde ise müteahhide ödenen toplam istihkak tutarının işin yapımı tarihinde yürürlükte olan asgari işçilik oranı ile çarpımı sonucu bulunacak asgari işçilik miktarına itibar edilmesi gerekir....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, davacı şirkete, ihaleli iş nedeniyle yapılan inceleme sonucunda tahakkuk ettirilen fark işçilik ve prim borcunun iptali, istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtilen şekilde, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Eldeki davada, 12.11.2009-27.12.2009 tarihleri arasında T.... Bankası ......
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı taraf nezdinde işçi statüsü ile 25/04/2005- 04/12/2017 tarihleri arasında bütçe planlama ve raporlama müdürü olarak çalıştığını, davalı şirketin iş sözleşmesini feshettiğini, fesih ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının ödendiğini, ancak bir kısım işçilik alacalarının ödenmediğini, iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra, çalıştığı dönemlerle ilgili olarak, hak etmesine rağmen, iş sözleşmesinden kaynaklanan, bir kısım tazminat ve ücret alacaklarının tarafına ödenmediğini, bu nedenle dava açmak zorunda kaldığını belirterek davasının kabulü ile, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile, davalı tarafla arasındaki iş sözleşmesinden kaynaklanan, bir kısım tazminat ve ücret alacakları olan, kısmi prim alacağı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti, UBGT ücreti alacağının tahsiline karar verilmesini talep ettiği, anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi İhale sonucu 15.11.2005 tarihinde yapılan sözleşme ile başlanıp 14.11.2008 tarihinde kesin kabulü yapılan; yurtdışı ve yurtiçinden malzeme ve yedek parça temini, ambara teslimi, montaj ve kuruluma nezaret, personel eğitimi, tesis performans garantisinin temini, ... teknik yardım, ticari faaliyete başlamada yardım işlerine dair eksik işçilik nedeniyle yapılan resen prim tahakkuku işleminin iptaline; bu olmazsa asgari işçilik oranı belirlenerek, taşeronun ve ayrı bir ihale sonucu yaptığı montaj işi nedeniyle davadışı şirketin ödediği primlerin tenzil edilerek 6111 sayılı Kanun hükümlerinden faydalanmaya ilişkin davanın yapılan yargılaması sonunda; davalı Kurumun her işle ilgili asgari işçilik incelemesi yapma yetkisi olduğu gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen hükmün süresi içinde temyizen incelenmesini tarafların avukatlarının istemesi ve davacı avukatının duruşma talep etmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu...
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı kurum’un sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davalı kurum tarafından tahakkuk ettirilen ek işçilik primi ve gecikme zammına ilişkin Kurum işleminin iptali ile 80.242.632.898 TL borcu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. 16.12.2005 tarihli Üyelerden......’ın muhalif kaldığı 16.12.2005 tarihli üç kişilik bilir kişi heyeti raporuna göre yapılan işler için uygulanması gereken asgari işçilik Oranı % 8,31 kabul edilerek yapılan hesaplama sonucu, davalı Kuruma yapılması gereken işçilik bildiriminin 34.325.300.804 TL olduğu kuruma bildirilen 3.146.665.535 TL düşüldükten sonra 31.088.635.269 TL işçilik bildiriminin eksik olduğu bu eksik işçilik nedeni ile 11.036.465.520 TL prim ve 55.292.692.255 TL 31.03.2002 tarihine kadar hesaplanan gecikme zammı olmak üzere toplam 66.329.157.775 TL davacının borcu bulunduğu görüşü bildirilmiş, Muhalif üye ......
Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili özetle; davacının 01/03/2010 - 27/11/2011 tarihleri arasında davalı işyerinde mağaza müdürü olarak çalıştığını, iş akdinin iftira atılmak suretiyle ve haksız olarak fesih edildiğini, son maaşının net 1.900,00 TL olduğunu, işyerinde fazla mesai yaptığını genel tatil günlerinde de çalıştığını ancak karşılığı ücretlerin ödenmediğini, işyerinde prim uygulaması olduğunu, işverenin sayımlarda eksik çıktığını bahane ederek maaşında ve prim alacaklarında haksız kesinti yaptığını iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, kesilen maaş ile prim alacakları, manevi tazminat ve ödenmeyen ücret alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R 1) Eksik işçilik miktarı üzerinden hesaplanan prim ve gecikme zammının davacı işverene tebliğine dair 13.07.2009 tarih ve 9105068 sayılı yazının tebliğine dair tebliğ belgesinin onaylı bir örneği, 2) Davacının tebliğ edilen prim ve gecikme cezası borcuna karşı itirazı olup olmadığı araştırılarak var ise itiraz dilekçesi, Prim Tahakkuk İtiraz Komisyonu kararı ile bu kararın davacıya tebliğine ilişkin tebliğ belgesinin onaylı bir örneği, 3) Davacının itirazı reddedilmiş ise prim ve gecikme zammından sorumlu olmadığına dair İş Mahkemesine dava açıp açmadığına dair Kurumda bilgi ve belge var ise onaylı bir örneği, Kurumdan istenerek alınacak yanıt ve belge eklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İdare veya yargı makamları tarafından belirlenen ücretlerin prim hesabına esas alınabilmesi için bu tür kazançlara hak kazanmak yeterli olmamakta, işçilik alacaklarına ilişkin taraflar arasında çıkan uyuşmazlıkta mahkemece verilen karar sonrasında işçiye (sigortalıya) ödeme yapılmış olması aranmakta, bu durumda, yargı kararı ile hak kazanılan ücret niteliğindeki kazançların primlerinin sigortalı payının infaz sırasında sigortalıya yapılan ödemeden düşülmesi işverenin Kurum'a karşı prim yükümlülüğünü kaldırmadığı da dikkate alınmak suretiyle, ödemenin yapıldığı ayın prime esas kazanç matrahına dâhil edilmesi, hizmet akdi daha önceki bir tarihte sona erdiği takdirde ise yapılan ödemelerin çalışmanın geçtiği son ayın prime esas kazancında gözetilmesi gerekmektedir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, davanın Kurum'a müracaat etmeden açıldığını, prim borcu alacaklarının zamanaşımı başlangıcının borçlunun faaliyet döneminden değil, Kurum'un prim alacağını tespit ettiği dönemden itibaren başladığını, müvekkili Kurum Ordu Belediye Başkanlığı'na yazdığı yazıda işçilik prim borcu bulunmadığını belirtmiş olsa da aynı yazıda " bu yazının adı geçenin bu inşaat dolayısıyla kurumca aklandığı anlamına gelmediği, ileride bu iş nedeni ile başka prim borcu tahakkuk ettirilmesi halinde takip ve tahsili için yasal yollara başvurma hakkının saklı bulunuğunun" da belirtildiğini, bina inşaatı ile ilgili olarak 750 TL maliyet bedeline % 9 asgari işçilik % 25 eksiği uygulanarak yapılan araştırma sonucunda Kurum'a yeterli işçilik bildirilmemesi nedeniyle hesaplanan 43.067,74 TL fark işçilik miktarı üzerinden tahakkuk eden 14.858,37 TL sigorta primi hesap edildiğini, Kurum tarafından davacıya yeterli işçilik bildiriminde bulunmaması nedeniyle prim borcu...
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Prim Belgeleri” başlığını taşıyan 79’uncu maddesinin 12’nci fıkrasında;....gerçek veya tüzel kişilerce yapılan inşaatlardan dolayı yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının Kurumca araştırılacağı, usul ve esasları yönetmelikle belirlenecek bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğunun anlaşılması durumunda, bildirilmemiş olan işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, gecikme zammı ile birlikte sigorta müfettişince inceleme yapılması istenilmeksizin işveren tarafından ödendiği takdirde, işyeri hakkında sigorta müfettişine inceleme yaptırılmayabileceği belirtilmiş; 16’ncı fıkrasında; Kuruma, yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının araştırılmasına ilişkin yöntem, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının tespitinde ve Kuruma yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının araştırılmasında dikkate alınacak asgari işçilik oranlarının saptanması ve asgari işçilik oranlarına yönelik itirazların incelenerek...