Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İş kazasında işverenin hiç kusuru olmasa bile, şayet sigortalının işe girişi süresinde Kuruma bildirilmemişse, Kurumca yapılan sosyal sigorta yardımlarından 10.maddeye göre sorumlu tutulması gerekir. İşverenin, 506 sayılı Yasanın 10. maddesine dayalı tazmin sorumluluğunun sınırlarının belirlenmesi konusuna çözüm getiren, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun, 15.03.1995 T., 1994/800 E., 1995/166 K. sayılı ilamında “...Hal böyle olunca mahkemece yapılacak , hak sahiplerinin işverenden isteyebileceği tazminat (tavan) miktarını önce kusur durumunu hiç gözetmeksizin belirlemek ve belirlenen tazminat miktarını geçmemek üzere davalının olaydaki kusursuzluğu dikkate alınarak Borçlar Kanununun 43 ve 44. maddeleri (6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 51-52....

    Mahkemece bozma ilamına uyulduğu belirtilmek suretiyle, bozma sonrası sigortalının davaya dahil edildiği, kaza nedeniyle kişinin göremezlik oranının belirlenmesi, göremezlik oranının artması ya da azalması halinde bunların tarihlerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın ATK’na gönderilmişse de, 01/02/2018 tarihli Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 3....

      Uyuşmazlık maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. Zararlandırıcı sigorta olayına maruz kalan sigortalının veya hak sahiplerinin maddi zararının hesabında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Gerçek ücretin ise sigortalının imzası bulunan yeri kayıtlarından saptanacağı, yeri kayıtlarının bulunmaması veya gerçek durumu yansıtmadığının anlaşılması halinde ise işçinin yaşı, kıdemi, mesleki durumu dikkate alınarak, emsal işi yapan işçilerin aldığı ücret gözönünde tutularak belirlenmesi gerektiği, Dairemizin giderek Yargıtay'ın yerleşmiş görüşlerindendir. Somut olayda, davacı sigortalının davalı işyerinde dokumacı kalfası olarak çalıştığı ve 13 yıllık kıdeminin bulunmadığı anlaşıldığından, bilirkişi hesap raporunda .... yazı cevabına göre 13 yıllık kıdemli makine montaj işçisinin alabileceği emsal ücret üzerinden yapılan hesaplamanın hükme esas alınması doğru olmamıştır....

        Sigortalının sürekli göremezlik derecesine itiraz edilmesi halinde; anılan yasal prosedüre uygun olarak sürekli göremezlik derecesinin belirlenmesi, yapılacak inceleme sonucunda sürekli göremezlik derecesinin Kurumca belirlenen oranın altına düşmesi durumunda bu değişiklik, dava dışı sigortalının hak alanını ilgilendirdiğinden ve sigortalının taraf olduğu bir davada sonuçlandırılması gerektiğinden davalı tarafa, sigortalı ile Kuruma karşı göremezlik derecesinin belirlenmesi için dava açmak üzere süre verilmesi, açılacak davanın sonuçlanmasının beklenmesi, sürekli göremezlik derecesinin kesinleştirilmesinden sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir....

        K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere kararın bozmaya uygun bulunmasına göre, davalılar ... ile ....’nin tüm, davacılar ile davalı ...’in aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava 15.06.2007 tarihinde meydana gelen kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece; Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davacıların maddi tazminat istemlerinin kabulüne, manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı ve davalı taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Maddi tazminatın belirlenmesi doğrudur. Ancak davacılar yararına manevi tazminatların takdirinde yanılgıya düşüldüğü, manevi tazminatlar az takdir edildiği gibi davalı ... bakımından talebin aşıldığı anlaşılmaktadır....

          İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 12/12/2019 NUMARASI : 2018/368 Esas - 2019/396 Karar DAVA KONUSU : İş (Kurumun İşverenden Rücuen Tazminat İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sigortalı Hüsnü Çetin'in T4-Ahmet Bekar adi ortaklığına ait yerinde çalışırken 06/07/2012 tarihinde kazası geçirmesi sonucu tedavi görmekte iken 23/08/2012 tarihinde vefat ettiğini, sigortalının kazası geçirmesi sonucu vefat etmesinde davalı işverenlerin kusurlu olduğunu ve sigortalının kazası sonucu vefat etmesi nedeni ile davacı kurumca sigortalının hak sahiplerine 35.272,02 TL gelir bağlandığını ve hastanede almış olduğu sürece tedavi masrafı yapıldığını belirterek kazası sonucu vefat eden sigortalı Hüsnü Çetin'in hak sahiplerine bağlanan gelir ve sigortalıya yapılan masrafları yönünden rücu alacağının tespiti ile şimdilik 1,00 TL peşin değerli gelirinden kaynaklı alacağın gelirin onay tarihinden itibaren, 1,00 TL tedavi masrafından...

          Somut olayda da, davalının hak sahipliğinin mülga 2510 sayılı İskan Kanunu′ndan kaynaklandığı tartışmasız olduğundan davanın reddi gerektiği kanaat ve görüşüne varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          Şirketi tarafından, trafik kazası sonucu ölen sigortalının mirasçılarına poliçe limiti uyarınca ödeme yapıldığının iddia edilmesi karşısında; Sigorta Şirketi’nin, trafik kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir yönünden sorumluluğunun açıklığa kavuşturulması için, ödemeye ilişkin tüm kayıt ve belgeleri ile ödeme iddiasının varlığı usulünce araştırılarak (belge asılları davalı Şirketten celbedilerek, gerekirse sigorta şirketinin kayıtları üzerinde sigorta ve mali mevzuattan anlayan bilirkişiler marifetiyle inceleme yapılarak) ödeme olgusu araştırılmalı ve varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir....

            Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; ... tarafından olayın kazası olduğunun tespit edildiği, hükme esas bilirkişi kusur raporunda olayın meydana gelmesinde, kazalı müteveffanın % 20, davalıların % 80 oranında kusurlu bulunduklarının tespit edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık maddi zararın belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. 3-Tazminatın saptanmasında ilke olarak sigortalının maddi zararı hesaplanırken öncelikle tazminat hesabını doğrudan etkileyecek olan sigortalının gerçek ücretinin açıkça saptanması gerekmektedir....

              ın malullük aylığından faydalanmak için Konya Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesinden 09.11.2006 tarihinde aldığı raporun para karşılığında düzenlenmiş sahte bir rapor olduğunu iddia ettiği, sanığın şikayeti üzerine Konya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce katılanın yeniden kontrol muayenesine tabi tutulduğu, bunun sonucunda Konya Meram Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından 24.04.2012 tarihli rapor düzenlendiği, özür durumunun oranı ile ilgili olarak iki rapor arasında farklılıklar bulunması üzerine Konya İl Müdürlüğü tarafından Gelirler İdaresi Başkanlığına 11.02.2013 tarihinde “sigortalının çalışma gücü kayıp oranının aylığa hak kazandığı 01.12.2009 tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre değerlendirilerek sakatlık indiriminden yararlanıp yararlanamayacağının” sorulduğu ve 15.02.2013 tarihinde Konya Cumhuriyet Başsavcılığına bilgi verilerek Gelirler idaresi Başkanlığından gelecek cevabi yazıya göre işlem yapılacağının belirtilmesi karşısında; sözü edilen hususlar yerine...

                UYAP Entegrasyonu