Davacı vekili tarafından sunulan belgeden, davacının 28.04.2012 tarihinde Tüm Özel Güvenlik ve Hizmet İşçileri Sendikası Yönetim Kurulu yedek üyeliğine seçildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece .... (Güvenlik ve Savunma İşçileri Sendikası) Sendikasından davacının sendika yönetim kurulu yedek üyesi olup olmadığı ve yedek üye olduğu tarih aralığı sorularak açıklığa kuvuşturulmalı davacının sendika yönetim kurulu yedek üyesi olduğunun tespiti halinde 6356 sayılı Yasa'nın 24.maddesine göre hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesi isabetsiz olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, davalılardan temyiz harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 24/03/2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi....
Olağan Genel Kurul toplantısı yapıldığını ve bu toplantıda yeni dönem için yönetim kurulu üyeleri seçildiğini, 1993 yılından beri Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi olan müvekkilinin; üye ve delegelere ve dahi kendisine usulüne uygun bir çağrı dahi yapılmamış olması nedeni ile kurula katılamadığını ve Yönetim Kurulu üyeliğine seçilemediğini, usulüne uygun bir şekilde ilan edilmeyen, usulüne uygun bir şekilde toplanmayan ve delegelik sıfatı taşımayan "delegelerin" katılımıyla yapılan Genel Kurul ve bu genel kurulda yapılmış olan seçim başta olmak üzere alınan kararların, başta BANKSİS Ana Tüzüğüne, mevzuat ve içtihatlara aykırı olduğunu beyanla, 04/06/2022 tarihli 13. Olağan Genel Kurulunun, kurul kararlarının ve seçimin tüm sonuçlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Örgütlenme faaliyetlerindeki başarısı ve gayreti nedeniyle de Sendika Genel Kurulunun takdirleriyle, örgütlenme sekreteri olarak Sendika Genel Yönetim Kurulu üyeliğine seçildiğini, bu seçim sonucunda, müvekkilimizin sendikaya, sendikanın amaç ve ilkelerine bağlılığı ve azmi etkili olduğunu, seçimden sonraki çalışmalarında da bugüne kadar, bu doğrularından taviz vermeksizin çalışmalarına devam ettiğini, doğrularıyla hareket edeceği bilindiği için, asılsız ve muğlak ithamlarla görevinden uzaklaştırıldığını, müvekkilinin geçici süreyle sendika Genel Yönetim Kurulundaki görevinden el çektirilmesi kararı, her ne kadar Sendika Merkez Disiplin Kurulu kararı gibi görünse de, aslında bir süredir müvekkili aleyhinde yürütülen bir çalışmanın ürünü olduğunu, müvekkilinin görevinin gereklerini sendika ilkelerine uygun olarak eksiksiz yerine getirmediğini, son 6 ay içinde müvekkiline karşı, yok sayma tavrı geliştirildiğini, müvekkilinin başında olduğu, Örgütlenme Dairesindeki işler müvekkili yokmuş...
Haykırın ve Vedat Alkan'ın iş sözleşmesinin 05.01.2019 tarihinde,Furkan Şensoy,Kenan Akın'ın iş sözleşmelerinin 18.01.2019 tarihinde, Rekabi Ateş ve Turan Çakal'ın iş sözleşmesinin 24.01.2019 tarihinde, T1 iş sözleşmesinin 05.02.2019 tarihinde,Mehmet Zabun'un iş özleşmesinin ise 07.02.2019 tarihinde hukuka aykırı ve gerçek olmayan sebeplerle feshedildiğini,Sendika tarafından 23.01.2019 tarihinde sendikaya üye işçilerin listesininde eklendiği bir ihtarın davalıya gönderildiğini,söz konusu ihtarda yer alan üye işçilerin bir kısmının ihtar sonrası iş akitlerinin feshedildiğini,işverenin bu davranışı sonrasında da sendikaya üye bir kısım işçinin sendikadan istifa ettiğini,işverenin "Mevcut ekonomik şartlar,iç ve dış piyasadaki daralma nedeniyle şirketimiz küçülmeye gidecektir.Bu nedenle şahsınızı başka birimde görevlendirme imkanı da bulunmadığından iş akdinize son verilmiştir"şeklinde gerekçe ile iş akdini feshettiğini,05.01.2019 tarihinde fesih bildirimini elden tebliğ aldığını ve de ihtirazi...
İlgili sendika şube başkanının başvurusu üzerine işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen iş müfettişi raporunda, " işyerinde sendikal örgütlenmenin Mart 2013 de başladığını, işyerinde yetki almış örgütlü bir sendika bulunmadığını, gerek işyerinin gezilerek görülmesi ve gerekse alınan çok sayıdaki işçi ve işyeri yetkilisi ifadeleriyle gözlenen vücut dillerinin birlikte değerlendirilmesinde işyerinde gerek işçiler gerekse yetkililer üzerinde ağır bir travma yaşandığı ve yaşanmakta olduğu anlaşıldığı, 18.03.2013 tarihli yönetim kurulu kararından sonra iş akitleri feshedilen 14 işçiden 13 ünün, yine 11.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararı sonrasında işten çıkarılan 10 işçiden 9 unun sendika üyesi olmalarının tesadüfle izah etmenin zor olduğu..." şeklinde tespitler yapıldığı da görülmüştür. Son olarak dinlenen davacı tanıklarını açık beyanları, davalı tanıklarının ise tevil yollu beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı sonucuna varılmıştır....
İlgili sendika şube başkanının başvurusu üzerine işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen iş müfettişi raporunda, " işyerinde sendikal örgütlenmenin Mart 2013 de başladığını, işyerinde yetki almış örgütlü bir sendika bulunmadığını, gerek işyerinin gezilerek görülmesi ve gerekse alınan çok sayıdaki işçi ve işyeri yetkilisi ifadeleriyle gözlenen vücut dillerinin birlikte değerlendirilmesinde işyerinde gerek işçiler gerekse yetkililer üzerinde ağır bir travma yaşandığı ve yaşanmakta olduğu anlaşıldığı, 18.03.2013 tarihli yönetim kurulu kararından sonra iş akitleri feshedilen 14 işçiden 13 ünün, yine 11.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararı sonrasında işten çıkarılan 10 işçiden 9 unun sendika üyesi olmalarının tesadüfle izah etmenin zor olduğu..." şeklinde tespitler yapıldığı da görülmüştür. Son olarak dinlenen davacı tanıklarını açık beyanları, davalı tanıklarının ise tevil yollu beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı sonucuna varılmıştır....
İlgili sendika şube başkanının başvurusu üzerine işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen iş müfettişi raporunda, " işyerinde sendikal örgütlenmenin Mart 2013 de başladığını, işyerinde yetki almış örgütlü bir sendika bulunmadığını, gerek işyerinin gezilerek görülmesi ve gerekse alınan çok sayıdaki işçi ve işyeri yetkilisi ifadeleriyle gözlenen vücut dillerinin birlikte değerlendirilmesinde işyerinde gerek işçiler gerekse yetkililer üzerinde ağır bir travma yaşandığı ve yaşanmakta olduğu anlaşıldığı, 18.03.2013 tarihli yönetim kurulu kararından sonra iş akitleri feshedilen 14 işçiden 13 ünün, yine 11.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararı sonrasında işten çıkarılan 10 işçiden 9 unun sendika üyesi olmalarının tesadüfle izah etmenin zor olduğu..." şeklinde tespitler yapıldığı da görülmüştür. Son olarak dinlenen davacı tanıklarını açık beyanları, davalı tanıklarının ise tevil yollu beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı sonucuna varılmıştır....
İlgili sendika şube başkanının başvurusu üzerine işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen iş müfettişi raporunda, " işyerinde sendikal örgütlenmenin Mart 2013 de başladığını, işyerinde yetki almış örgütlü bir sendika bulunmadığını, gerek işyerinin gezilerek görülmesi ve gerekse alınan çok sayıdaki işçi ve işyeri yetkilisi ifadeleriyle gözlenen vücut dillerinin birlikte değerlendirilmesinde işyerinde gerek işçiler gerekse yetkililer üzerinde ağır bir travma yaşandığı ve yaşanmakta olduğu anlaşıldığı, 18.03.2013 tarihli yönetim kurulu kararından sonra iş akitleri feshedilen 14 işçiden 13 ünün, yine 11.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararı sonrasında işten çıkarılan 10 işçiden 9 unun sendika üyesi olmalarının tesadüfle izah etmenin zor olduğu..." şeklinde tespitler yapıldığı da görülmüştür. Son olarak dinlenen davacı tanıklarını açık beyanları, davalı tanıklarının ise tevil yollu beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı sonucuna varılmıştır....
İlgili sendika şube başkanının başvurusu üzerine işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen iş müfettişi raporunda, " işyerinde sendikal örgütlenmenin Mart 2013 de başladığını, işyerinde yetki almış örgütlü bir sendika bulunmadığını, gerek işyerinin gezilerek görülmesi ve gerekse alınan çok sayıdaki işçi ve işyeri yetkilisi ifadeleriyle gözlenen vücut dillerinin birlikte değerlendirilmesinde işyerinde gerek işçiler gerekse yetkililer üzerinde ağır bir travma yaşandığı ve yaşanmakta olduğu anlaşıldığı, 18.03.2013 tarihli yönetim kurulu kararından sonra iş akitleri feshedilen 14 işçiden 13 ünün, yine 11.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararı sonrasında işten çıkarılan 10 işçiden 9 unun sendika üyesi olmalarının tesadüfle izah etmenin zor olduğu..." şeklinde tespitler yapıldığı da görülmüştür. Son olarak dinlenen davacı tanıklarını açık beyanları, davalı tanıklarının ise tevil yollu beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı sonucuna varılmıştır....
İlgili sendika şube başkanının başvurusu üzerine işyerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen iş müfettişi raporunda, " işyerinde sendikal örgütlenmenin Mart 2013 de başladığını, işyerinde yetki almış örgütlü bir sendika bulunmadığını, gerek işyerinin gezilerek görülmesi ve gerekse alınan çok sayıdaki işçi ve işyeri yetkilisi ifadeleriyle gözlenen vücut dillerinin birlikte değerlendirilmesinde işyerinde gerek işçiler gerekse yetkililer üzerinde ağır bir travma yaşandığı ve yaşanmakta olduğu anlaşıldığı, 18.03.2013 tarihli yönetim kurulu kararından sonra iş akitleri feshedilen 14 işçiden 13 ünün, yine 11.04.2013 tarihli yönetim kurulu kararı sonrasında işten çıkarılan 10 işçiden 9 unun sendika üyesi olmalarının tesadüfle izah etmenin zor olduğu..." şeklinde tespitler yapıldığı da görülmüştür. Son olarak dinlenen davacı tanıklarını açık beyanları, davalı tanıklarının ise tevil yollu beyanlarından işyerinde sendika üyesi işçiler üzerinde baskı yapıldığı sonucuna varılmıştır....