Görüldüğü üzere, TİS in (f) fıkrasındaki 12 aylık cezai şart, işçinin iş/işyerinin (d) fıkrasına hilafına değiştirilmesi halinde; iki yıllık cezai şart ise, Sendikasının yönetim kurullarında ve başkanlığında görev alarak, kendi isteği ile işyerinden ayrılan bir işçinin bu teşekküllerdeki görevinin sona ermesi üzerine işe başlatılması için işverene başvurması halinde başlatılmaması yahut başlatılıp da uygun iş vermemesi hali için öngörülmüştür. Somut olayda ise; sendika işyeri temsilcisi olarak davalı işyerinde çalışan davacı işçinin iş akdi, işyeri gerekliliğinden kaynaklı nedenle feshedilmiş olup, uyuşmazlık davacının iş veya işyeri değişikliğinden yahut sendika teşekküllerinden ayrılmasından sonra işyerine başlama isteğinden kaynaklı değildir. Belirtilen sebeplerle TİS in 10/f. maddesi ile öngörülen cezai şart koşulları davacı için mevcut değildir....
Noterliği'nin 014864 yevmiye sayılı ihtarı ile davacının işe devam etme isteğini belirtmesinin üzerine yapılan değerlendirmede işe devam edebileceğinin davacıya bildirildiğini ve davacının işe davet edildiğini, ancak davacının bu işe davet ve görevlendirme yazısına cevap olarak gönderdiği 01.09.2021 tarihli yazısında arabuluculuk sürecinde işe başlatma yönünde bir teklif yapılmadığını, bu yüzden görüşmelerin anlaşmama ile sonuçlandığını ve işe iade davası açtığını öne sürerek yapılan bu işe davet teklifinin ise yeni bir iş akdi yapılması için icap niteliğinde olduğundan bahisle teklifi kabul etmediğini belirttiğini, davacının arabuluculuk süresi sonrasında dahi sürekli şekilde sözlü olarak işe davet edildiğini, nihayetinde kendisine işe devam etmesi için ihtar gönderildiğini, işçinin işe iade yönündeki başvurusun samimi olması gerektiğini, işçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvurusunun geçerli bir işe iade...
Genel Müdürlüğü'ne bağlı Halkalı Ihlamurevleri mağazasına iş;, eri sendika temsilcisi olarak atandığını ve durumun 13.06.2008 tarih ve 2008/151 saydı yazı A- Je Çalışma Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü'ne bildirildiğini, İstanbul 4 notu şubenin i 03 2015 tarihli toplantısında davacı işçinin işyeri sendika temsilciliği görevine son vermenin günöcnıe alındığını ve temsilcilikten alınması kararırım alındığını, durumun aynı gün 17.02.20 <6 tarihli yazılarla işyerine ve Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Çalışma İl Müdürlüğü’ne duyurulduğunu, alman yönetim kurulu kararından anlaşılacağı üzere davacı işçinin işyeri sendika temsilciliğinden beklenen görev ve sorumluluklara aykırı davranışları nedeniyle görevinden alındığını, davalı sendika ile davacı işçinin çalıştığı Migros T....
Davacının iş sözleşmesinin 31/07/2013 tarihinde feshedilmesi sonrası davacı tarafça açılan işe iade davasında İstanbul 13. İş Mahkemesi'nin 2013/344 Esas 2014/370 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, feshin geçersizliği ile davacının işe iadesine ve işe iadenin parasal sonuçlarına ilişkin verilen kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nde onanmak suretiyle kesinleştiği, bunun üzerine davacının Bakırköy 41. Noterliği'nden keşide ettiği 05/03/2015 günlü ihtarname ile kesinleşen işe iade kararı gereğince yasal süresi içinde işe başlatılmasını, bir kısım ödemelerin yapıldığı konusunda bir anlaşmazlık bulunmadığı anlaşılmıştır....
DEĞERLENDİRME/GEREKÇE: İşbu dava Sendikal Tazminat Talepli İş İade istemine ilişkindir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2019 NUMARASI : 2017/739 2019/546 DAVA KONUSU : İş (Sendika Temsilciliğinden Kaynaklı İşe İade Ve Tazminat İstemli) KARAR : İlk derece mahkemesinden verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş ve dosya Dairemize gönderilmiş olmakla; dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; "...Davacı T1 davalı şirketin Ankara'daki işyeri bünyesinde 03.12.2007 tarihinde teknik servis çalışanı olarak çalışmaya başlamıştır. Davacı bu tarihten iş akdinin geçersiz ve haksız olarak feshedildiği 03.11.2017 tarihinde kadar aralıksız olarak çalışmıştır. Davacının iş akdi 03.11.2017 tarihinde işverence mail yolu ile gönderilen ve telekonferans yolu ile teyit edilen fesih bildirimi ile fesih edilmiştir. Ekte sunulan fesih bildiriminden de anlaşılacağı üzere, müvekkilin iş akdinin feshine gerekçe olarak, müvekkilin çalışmakta olduğu 'lRSP- Teknik Servis....
Bu konuda tek hüküm, sendika işyeri temsilcileri ile ilgili olup, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 24/4. maddesinde düzenlenmiştir. İşveren, yazılı rızası olmadıkça işyeri sendika temsilcisinin işyerini değiştiremez veya işinde esaslı tarzda değişiklik yapamaz. Aksi halde değişiklik geçersiz sayılır. 6356 sayılı Kanun'un 23. madde ve devamında sendikal güvencelerin düzenlendiği görülmektedir. Aynı Kanun'un 25. maddesi son cümle uyarınca, İşçinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemeyecektir. Sendika temsilcisi olduğunu iddia eden davacının işyerinde görevinin değişitirilmesi sebebiyle eski görevine iade isteğine ilişkin açtığı davada, mahkemece işverenin tasarruf yetkisine giren bir konuda işlem tesis edilemeyeceği ve işe iade davasının da şekil şartları gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Davacı ile birlikte aynı tarihte iş akdi feshedilen 9 işçiden 3’ünün açtığı işe iade davası dosyasında, mahkemelerce feshin geçersizliği ile davacı işçilerin işe iadelerine, davacıların sendikal tazminat isteklerinin ise reddine karar verildiği, Dairemizce feshin sendikal nedenle yapıldığı gerekçesiyle kararların bozularak ortadan kaldırılmasına, davacı işçilerin işe iadelerine ve sendikal tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır. (7. HD’nin 2015/25890, 25891 ve 36411 E sayılı dosyaları) Emsal dosyalarda .... Sendikası, cevabi yazısında, ........
İstinaf başvuru sebep ve gerekçeleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlık dikkate alınmak sureti ile yapılan inceleme ve değerlendirme sonucu; Dava; davacı işçinin iş akdinin haklı bir neden olmaksızın, sendika üyesi olmasından kaynaklı sonlandırıldığı iddiasıyla açılan işe iade, boşta geçen sürelere ilişkin ücret alacağı ve sendikal tazminat talebine ilişkindir. Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir. Sendikalar Kanununun 25. maddesinin üçüncü fıkrasına göre; "İşveren sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında... çalışmaya son verme bakımından herhangi bir ayrım yapamaz." Yani işveren, işçinin iş akdini sendika üyesi olması veya olmaması ya da sendika üyeliğinden çekilmesinden dolayı feshedemez. Ayrıca yine işveren, iş akdinin feshinde sendikalı-sendikasız işçi ayrımı yapamaz....
İş Kanununda 7036 sayılı kanun ile yapılan değişiklikte madde 3'e göre; işe iade davalarında arabulucuya başvuru dava şartı olarak belirlendiği, 11 maddeye göre; davacının fesih bildirimi tebliğinden itibaren 1 ay içinde işe iade talebiyle arabulucuya başvurması gerektiği, anlaşmaya varılamaması halinde son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren 2 hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabileceği belirtildiği, dosyada yapılan incelemede İşe iade davasının yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır....